Hüsamettin Bozok’un ardından

Hüsamettin Bozok, (1916-2008) Türk dergiciliğinde önemli bir yeri olan Yeditepe sanat/edebiyat dergisi ve Yeditepe Yayınları’nı kurdu.

Yeditepe Şiir Armağanı’nı düzenledi. Yeditepe Dergisi 439 sayıya ulaştı, kitap yayınlarının sayısı da 250’yi buldu.

Yeditepe, edebiyatın ve sanatın bütün türlerine sayfalarında yer verdi.

Bozok, Yeditepe’yi şöyle tanımlar:

"Yeditepe hiçbir zaman okul olmadı ama yüzü Batı’ya dönük, yenilikçi, avangard bir sanattan yana oldu. Serbest bir kürsü gibiydi."

Gerçekten de onda bütün türlerle ilgili haberleri, en iyi yazarların kaleminden eleştirileri bulurduk. Onun müziğe merakını, aldığı plakları dinletmekten zevk aldığını yakın dostları bilir, ben de evinde müzik dinleyenlerdendim.

Dergi yönetim yerlerinin bambaşka bir özelliği vardır. Oralarda yazarlara rastlarsınız, yazısını okuduğunuz kişilerle tanışırsınız, dostluğun ilk adımını atarsınız. Bazen de bir şiiri, bir yazıyı ilk siz okursunuz.

Yeditepe, böyle bir yönetim yeriydi.

* * *

İLK sayısı 1950 yılında yayımlanan Yeditepe’yi ve Yeditepe Yayınları’nı uğraşı edebiyat olanlar dışında çok az kimse bugün anımsayacaktır.

Yeditepe dergisini biraz da arkadaşlarının, dostlarının isteği, desteği sonunda çıkarır.

Sivas’tan Fazıl Hüsnü Dağlarca’dan bir mektup alır:

"Bizim kuşağın dergisini ancak sen çıkarırsın!"

Soğuk, özensiz, tekdüze kapaklı, baskılı kitapların dönimini kapattı. İyi ressamların, iyi illüstratörlerin çizgileriyle yayınladı yapıtları. Sadece kapakları değil iç sayflarda da desenler olurdu.

Bozok’un yayımladığı kitaplar, o zamanın kitapların arasında gerek içeriği gerek biçimiyle farklıydı, yayıncılıkta önemli bir aşamaydı.

Kendi de bir yazar olduğundan seçmeyi bilirdi, birçok yazarın ilk kitabını onun yayınları arasında okuduk. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın ilk şiir kitabını, Asaf Halet Çelebi’nin toplu şiirlerini de Om Mani Padme Hum başlığıyla gene o yayınladı.

Edebiyat, sanat konusunda çağdaş bir zevkin temsilcisiydi. Birçok yazarın meslek yaşamında onun yeri vardır.

Onun gibi editörler artık çok az, çünkü o bir kültür adamıydı, edebiyatı, müziği, resmi izlerdi, sergilere giderdi, zaman zaman bir yazarı, bir ressamı, bir besteciyi öne çıkarır, onun üzerine yoğunlaşırdı. Türkiye’yi olduğu kadar dünyayı da takip ederdi.

* * *

YAZILARI yayınladığı dergi ve kitaplar, onu edebiyat, yayın dünyasında yaşatacak.