Paylaş
Ilgım, özel müzelerin yönetimindeki aksaklıklardan söz ediyordu mektubunda, belki de özel müzelerin yönetiminin de özelleştirilmesi gerekiyor, diye düşündüm...
Denizli’de yapılan heykel çalışmalarından bu kataloglarla haberdar oldum. Büyük kentler dışında -Ankara, İzmir, İstanbul- yapılan etkinlikler, sempozyumlar, müzeler ne yazık ki medyaya yansımıyor.
Oysa bu kentler dışında yapılan çalışmalar bence çok daha önemli.
Kömürcüoğlu Uluslararası Taş Heykel Kolonisi’nin bu yıl dördüncü yılı.
Ilgım, mektubunda çalışmanın önemine değiniyor:
“Bu olay aslında son derece önemli, İtalyanların Carrera’da yaptıkları türden bir etkinlik ama ne yazık ki fazlaca bilinmiyor.
Şimdilerde Nihat Bey (Kömürcüoğlu), bu işin devamlılığını garantiye almak için bir de Vakıf kurma telaşında.”
Denizlili işadamı Nihat Kömürcüoğlu, kataloğun başında bu çalışmaların önemine değiniyor ve sürekliliğini savunuyor.
Bir işadamının yaşadığı ve çalıştığı kentte bu tür çalışmalar yapması, gerçekten takdir edilmesi gereken bir davranış.
Üstelik bu çalışmaları devlet de çevre de destekler.
***
ILGIM, katalogdaki Egeli Heykel Ustaları Taşı Hâlâ Yontuyorlar başlıklı yazısında Anadolu’nun birçok medeniyetin beşiği olduğunu bir reklamla bize iletiyor: “Seneler evvel Yunanistan’ın milli hava yolu Olympic Airways’in ön kapılarının yanına bir harita konulmuştu. Rumca ve İngilizce alt yazılı bu harita tamamiyle bizim Batı Anadolu’muzu gösteriyordu.
Altındaki yazıda ise kısaca; ‘bu topraklar pek çok medeniyete beşiklik etti’ deniliyordu.”
Hepimizi heyecanlandıran; Ege Taş Heykel Akademisi.
Hierapolis Kazısı Başkanı Prof. Francesco D’Andria, heykel kolonisi için bakın ne yazmış?
“Heykel Kolonisi Projesi gelişmeye devam etmektedir ve gençler için taşocaklarından çıkartılan taş blokların sanat eserine dönüştürülmesi için gerekli bilgi ve becerinin edinildiği bir okula dönüştürülmektedir.”
D’Andria, Carrera beyaz mermerinin çıkarıldığı ocaklardaki çalışmalara da buradakilerin katıldıklarından söz ediyor.
O memleketin doğal kaynaklarının sanat alanında kullanılması, özellikle heykel için burası bir malzeme sunuyor.
Heykel ve arkeoloji çalışmaları denince, mutlaka bu alana çok emek vermiş, yazılarıyla nice objeyi kurtarmış bir addan söz etmek zorunlu, Özgen Acar!
Acar, katalogdaki Heykelin Anavatanı Anadolu! yazısında; dünyadaki en eski heykelden bugüne kadar örneklerle heykelin tarihini özetliyor.
Çeşitli kıtalarda ve ülkelerde heykelin başlangıcını ve kısa tarihini inceledikten sonra yazının önemli bölümü şu ara başlıkla başlıyor:
“Heykelin anavatanı
Bu yöneliş, bizi ‘heykelin anavatanı’ olan Anadolu’ya götürür.”
***
DENİZLİ’deki heykel çalışmalarını bundan sonra daha yakından izleyeceğim.
Paylaş