Paylaş
Yeni kitabı Okumalar Okuması, hem kendi okurluk serüveni hem de birçok ismin ve eserin yeniden okunmasını sağlayacak güzel bir kitap.
Deneme türü, bilgelik ister.
Bir denemeci öncelikle çok okuyacak, çeşitli disiplinlerde gezecek ve okuduklarını, öğrendiklerini, gördüklerini, yaşadıklarını sindirecek.
Zira, iyi bir deneme okuru hazımsızlığı hemen anlar.
Denemeci bencil değildir, başka yazarları da kendi edebiyat sofrasına konuk eder, onlara da yer verir.
Çok sevdiğim deneme benim için en zor türlerden biridir. Edebî lezzetinin kıvamını bulmak için çok çaba harcamak gerekir.
Ayrıca bir not ekleyelim: Denemecilik tehlikeli bir iştir. Çünkü kendinizi okutmadan, tavsiye ettiğiniz yazarları okutamazsınız. Kısacası, kendi edebiyat kaderinizden çok, tavsiye ettiğiniz yazarın kaderiyle oynarsınız. Denemecinin okunurluğunu, çalışmalarını öğrenmeniz kolaydır. Yazıların sağlamasını yapabilirsiniz. Birçok deneme kitabının arkasındaki kaynakçaya baktığınızda, belki de okuyup okumamaya, kitabın sayfalarını açmadan karar verebilirsiniz.
Dizin, size sözü edilen yazarların zengin listesini gösterir.
Oysa roman, öykü, şiir için böyle bir sağlama olanağınız yok.
Bana bu saptamaları yazdıran, ünlü denemecilerin yapıtları kadar, Alberto Manguel’in yeni kitabı Okumalar Okuması.
Onun kitaplarında her zaman denemenin ‘a,b,c’si vardır.
Manguel, izlenimleri, gözlemleri, okumaları, edebiyat ustalığında harmanlayıp, üstün nitelikli yapıtlar ortaya çıkarır.
Okumak zevkinden yoksun olan biri bile, onu okuyunca hemen bir kitaba sarılır, evinde kitap bulunmayan taş devrinden biri bile bir tablet aramaya çıkar.
Denemecinin önemi nerededir, bilir misiniz? O, kendi yazısını okuturken, beraberinde bir romancıyı, bir şairi, bir eleştirmeni, bir öykücüyü de okutur.
Alberto Manguel, benim için kendini sadece kendi kitaplarını değil bütün edebiyatçıları okutmaya adamış bir bilge yazardır. Daha önce Okumanın Tarihi ile dünyada ve Türkiye’de çığır açan yazarın yeni kitabı Okumalar Okuması sekiz başlıktan oluşuyor.
Kimim Ben?
Ustanın Dersi
Muhtıralar
Cinas
İdeal Okur
İş Olarak Kitaplar
Suç ve Ceza
Akıl Almaz Kütüphane
Her okurun, hatta yazarın Manguel’in kaleminden çıkan Nokta yazısını okuması şart. Onun işlevinin, onun lüzumunun farkına varmak için.
Nokta’yı okurken, iyi şair Ülkü Tamer’in Virgülün Başından Geçenler’i anımsadım. İkisinde de ince ironi dikkatinizi çekecek.
“Bir toz tanesi kadar minik, dolmakalemin sadece bir gagalaması, klavyede bir kırıntı olan nokta, yazma sistemlerimizin takdir edilmeyen kanun koyucusudur.”
İdeal Okurun Tanımına Yönelik Notlar yazısı, benim kitapta en çok sevdiğim deneme. Çünkü bütün yazarlar okurlarla varoldukları için okur üzerine çeşitlemeler yapmışlardır. Hepsi de bence nesnel bir anlayışla değil, öznel bir anlayışla kendi okurlarından yola çıkarak bazı sonuçlara varmışlardır.
Okur bölümü hem yazarlar hem okurlar için muazzam bir bilgi içeriyor.
Özellikle okurların bu bölüme önem vermelerini isterim, çünkü ne kadar ideal okur olduklarını bu test niteliği taşıyan yazıdan sonra anlayabilirler.
Hangi kitabı niçin sevdiklerini, hangi kitapta gelgitler yaşadıklarını, hem nesnel hem öznel bir anlayışın sınırlarını bu yazıdan çıkarmak mümkün.
Beğendiğim bu yazıdan alıntı yapmayı düşündüm sonra da vazgeçtim. Çünkü bir okur çeşidini yazmak diğer seçeneklere ihanet olurdu.
Bu yazı öyle bir okur gergefi sunuyor ki, her yazar ve okur bu yazıdan bazı ilkeler, kurallar çıkarabilir.
Denemenin en hoşuma giden yanlarından biri de yazının başındaki alıntılardır. O bize bazı ipuçları verir. Bu kitabın alıntı haritası, Alice Harikalar Diyarında adlı eserden çizilmiş. Haliyle Alice gibi bir harikalar diyarında dolaşıyoruz. Çünkü kitap aslında Manguel’in de kendi hayatında en önem verdiği metinlerden birisi.
İdeal Kütüphanenin Tanımına İlişkin Notlar’da iyi bir okur kendini bulur. Manguel’in dediği gibi sevdiği kitapların varlığını arar.
Ben kütüphanelerde büyüdüğüm, onlara çok şey borçlu olduğum için bu yazı bir ölçüde benim hayatımdan kesitler içeriyor.
Her kütüphaneseverin kutsal mekânıdır kütüphaneler. Aradığı kitabı bulup okumaya başlamak bir anlamda ibadettir.
Bütün yazarların anılarında mutlaka bir kütüphane vardır.
İlk okumalar hiçbir zaman unutulmaz, özellikle büyük kentlerden uzaklarda, özellikle köylerdeki kütüphaneler, orada yaşayan birçok yazar için ilk edebiyat öğretmenleridir.
Sevin Okyay’ın çevirisini de özellikle övmeliyim. Okyay o kadar titiz çevirmiş ki, Manguel’in dilindeki lezzeti Türkçede de alabiliyorsunuz.
Okumalar Okuması, okumanın nasıl bir yüce duygu, nasıl bir şifa kaynağı olduğunu ispatlıyor.
Doğan Hızlan’ın seçtikleri
Mehmet Seyda
İhtiyar Gençlik
Bilge Kültür Sanat
Eylem Tok
Mihr
Hayy Kitap
Doğan Kuban
Osmanlı’nın İstanbul’u
YEM
Richard Lloyd Parry
Karanlığı Yiyenler
OkuyanUs
Paylaş