CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, pazartesi akşamüstü Ankara’daki Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ni gezdi.
Yöneticilerin eşliğinde bütün standların önünde durup, açıklamaları dinledi. Cumhurbaşkanı, Müze’yi ilk kez milletvekili seçildiğinde gezdiğini, daha sonra da yoğun çalışmalardan müsaade bulup, ziyaret edemediğini söyledi. Ankara’ya gelen bütün konuk devlet adamlarının programına bu müzenin ziyaretini de koyduklarını, ancak kendisinin uzun uzun nihayet bugün gezebildiğini söyledi. Müze’de Özil Koleksiyonu da sergileniyordu. 28 sanatçının 34 eserinin sergilendiği bölümün başlığı “Savaş, Güç ve İnanç” adını taşıyordu. Müzedeki eski eserlerle yeni eserler arasındaki yaratıcı gelgitler de Cumhurbaşkanı’na ve beraberindeki heyete anlatıldı. Anadolu Medeniyetleri Müzesi 1997 yılında, “Avrupa Yılın Müzesi Ödülü”nü almıştı. Ankara’ya gelen ya da Kapadokya’ya giden, oradan dönen bütün yabancı turistler de mutlaka bu müzeyi ziyaret ediyorlar. Müze gezisinden sonra Çengelhan Rahmi Koç Müzesi’ne geçildi. Akşam yemeği de orada yenildi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, müzeye 17.30’da geldi. Elbette onu yazılı ve görsel basın mensupları karşıladı. Cumhurbaşkanı yemekte, müzikten söz etti. Çünkü yemekten sonra Ankara Üniversitesi bünyesinde kurulan Dörtlü’nün konserini dinledi. * * * KONSERİN davet sahibi de 1946 yılında kurulan Ankara Üniversitesi’nin rektörü Cemal Taluğ’du. Konser öncesi yemekte Cumhurbaşkanı, İstanbul’daki öğrenciliği sırasında Şan Sineması’nda Münir Nurettin Selçuk’un yönettiği Türk Musikisi İcra Heyeti konserlerine gittiğini belirtti. Saat 20.00’de Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ndeki konserden önce Rektör Cemal Taluğ, konserin başlangıç mahiyetini ve hedefini anlattı. Taluğ, üniversite bünyesinde bütüncül bir konservatuvar kurulması için bu konseri düzenlemişti. Üniversiteye, tam bir konservatuvar için nelerin gerekli olduğunu ve bu konuda isteklerini YÖK’e bildirdiklerini belirtti. Ayrıca bu konserin bu müzede verilmesini sağlayan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’a da teşekkür etti. Konserin adı şöyle belirlenmişti: “Ankara Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Yeniden Yapılanma Süreci ve ‘Ankara Üniversitesi Solistleri’ Dinletisi”. Hedeflenen süreç, dağıtılan broşürde şöyle özetlenmişti: “Ankara Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nın geleceğe yönelik üstlendiği görevler, Opera, Koro, Dans, Çalgı, Bestecilik ve benzeri alanlarda her türlü uluslararası sanat ve kültürel etkileşimlerden de yararlanarak sanatçılar yetiştirmek, bu sanatçıların icraları ile dinleyici ve izleyiciye ulaşmak, bu icraları kayıt altına alınarak kalıcılıklarını sağlayıp, gelecek kuşaklara aktarabilmek, sözü edilen alanlarda eğitici, uygulayıcı ve üretici sanatçı ve akademisyenleri yetiştirerek ülkemizin bu alanlardaki gereksinimlerinin giderilmesine katkıda bulunmaktır. Konservatuvarımız halen Koro ve Modern Dans Anasanat Dalları ile eğitimini sürdürmekte olup, Müzik Bölümü Çalgı Anasanat Dalına öğretim üyesi kadrosu atamaları yapılmış ve YÖK’ten öğrenci alımı için gereken izinler beklenmektedir. Kurulan Anasanat Dallarının da eğitime başlamasıyla, kuruluş sürecini tamamlayacak olan Konservatuvarımız, yeni bir atılım ile büyüme ve gelişme sürecine girecektir.” Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemal Taluğ’dan sonra dörtlü adına Prof. S. Çetin Aydar (viyola) konuştu. Dörtlünün diğer üyeleri Doç. Dr. M. Orhan Ahıskalı (keman), Ellen Sewett (keman), Doç. Sinan Dizmen (viyolonsel) idi. Dörtlü, W.A. Mozart, Ulvi Cemal Erkin, A. Dvorak’ın yaylı çalgılar dörtlülerinden bazı bölümleri seslendirdiler. * * * DİLEYELİM Kİ Ankara Üniversitesi Devlet Konservatuvarı bütün bölümleriyle tam bir konservatuvar halini alsın.