Biz aşağıda imzası olanlar ve olmayanlar

Doğan HIZLAN

Hürriyet'in dünkü sayısında yayınlanan Clinton'a destek bildirisi haberinden sonra akşam Ayşe Karasu beni aradı, bu konunun beni ilgilendireceğini söyledi.

Ben de gazetedeki arkadaşlar arasında küçük çaplı bir anket yaptım, destekçilerle köstekçileri ayırdım.

Benim, bildiriyi ilk imzalayanlardan biri olduğumu söylemeye gerek yok. Çünkü bunu ahlak açısından, iki kişi arasındaki bir hesaplaşma görüyorum. Milli ve siyasi boyutunu Osmanlıdan gelen biri olarak henüz algılayamıyorum.

Anket sonuçlarını size açıklamadan önce, dünkü haberden biraz söz edeyim.

Haberin özeti şu: Fransa eski kültür bakanlarından, şimdi Parlamento Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı olan Jacques Lang'ın girişimiyle aralarında Yaşar Kemal'in de bulunduğu, çeşitli sanat dallarının zirvesindeki uluslararası adlar Bill Clinton'a destek verdiler.

Destekleyen imzaları görünce, küçük bir kaçamak yüzünden bir insana dünyayı cehenneme çevirmenin anlamsızlığını, Amerikan kamuoyu belki bu bildiriden sonra anlar diye düşündüm.

Kenneth Starr'ın şeceresi incelenirse, mutlaka bir enkizitörün soyundan geldiği ortaya çıkar.

İddianamede olayları öylesine ballandıra ballandıra anlatıyor ki, onun fâsık-ı mahrûm (günah işlemeye hazır olduğu halde bir fırsatını bulamayan) bir kişi olduğunu rahatça söyleyebilirim.

***

BİLDİRİYİ imzalayan ya da imzalamayı reddeden arkadaşların listesini kamuoyuna açıklıyorum.

Önce kat komşularımdan başladım imza toplamaya:

Ertuğrul Özkök, liberal ve demokrat biri olarak bildiriyi imzalarım, dedi. Sanırım zekice olayı bu iki kavramın içine hapsediverdi.

Oktay Ekşi, kendisinin de bu konuda bir yazı yazacağı vaadinde bulundu (onu bağlasın diye bu notu koydum) Clinton'ı yürekten destekliyor.

Ekşi ve Özkök, getir listeyi hemen imzalayalım dediler, nedir bu tehalük dostlar...

Önce hanımefendiler...

Gülçin Telci, zamparalığına karşı değilmiş ama bu zavallı durumundan nefret ediyormuş.

Yalçın Bayer'e gelince... Gülçin imzalarsa ben de imzalarım, dedi.

Nurcan Akad, her şeyi yüzüne gözüne bulaştırdığı için Bill'i desteklemiyor.

Zeynep Atikkan, yaptığına kızmıyor ama yalan söylediği için affetmiyor. Anlaşılan muhalefet şerhiyle o da imzalayabilir.

Hakkı Devrim, karısına ihanet ettiği için imzalamayacak. Anlaşılıyor ki o, benim aracılığımla, muhterem eşine bir mesaj gönderiyor.

Seçkin Türesay, asla bu bildiriyi imzalamam diye tutturdu.

Tufan Türenç de Başkanı onaylamayanlardan.

Emin Çölaşan, imzasını da, mührünü de basıyor. Artık işi azıttıkları kanaatinde.

Bekir Coşkun, bildiriyi gönülden destekleyip, imzasıyla onlara katılıyor.

Uğur Cebeci de imzasıyla başkana destek çıkıyor.,

Fatih Altaylı, sorar sormaz, imzalayacağını açıklayıverdi.

Sedat Ergin'in ona yakışan diplomatça cevabı şöyle:

'Savcı Başkan Clinton'un yalan söylediğini kanıtlayabilmek için bu ölçüde cepheye girmek zorundaydı. Yalancılığın bir bedeli olması gerekir. Ancak Clinton'un durumuna üzülmediğimi de söyleyemem.

Ayşe Arman ile Yavuz Gökmen'e sormadan onları da evetçiler,bildiriyi imzalayanlar arasına katacaktım.

Ayşe Arman'ı bulamadım,imzacılar arasına koydum.

Yavuz Gökmen'e de nezaket icabı sordum,yoksa afilli bir imza atacağını çok iyi biliyordum.

Konuştuktan sonra tahminimin doğru çıktığına sevindim.

Serdar Turgut'un gerekçesi tutarlı:

'İmzalamazdım,çünkü Clinton,iki yıl önce kabine üyesi, sağlıktan sorumlu bakan Jocelyn Elders'ı mastürbasyon kelimesini söyledi diye görevden almıştı.

Bu çifte standart üzünden imzalamam.

***

EFENDİM, imza kampanyamız devam ediyor.

Oylarını belli etmek isteyen sanatçı arkadaşlara sütunumuz açıktır.

---