MUHTEŞEM bir atmosferde, inanılmaz zevkli bir maç izledik. Efes Pilsen, tüm oyuncuları ve teknik ekibiyle kazanmak için herşeyini veren bir görüntü içindeydi.
Oyun kurucu Kerem ve Ender, oynadıkları sürelerde Ülker'in o mevkiideki basketbolcularına büyük üstünlük kurarken, Kerem (11 sayı, 7 asist) kendisini eleştirenlere adeta cevap veriyordu. Lacivert beyazlılarda maça ağırlığını koyan diğer yıldız da 19 sayı, 7 ribaundla oynayan Mehmet Okur'du. Mehmet, NBA'e giderayak, takımına bir şampiyonluk kazandırmanın gururunu yaşadı.
Efes Pilsen'e son iki maçta şampiyonluğu getiren oyuncu bence Alper'di. Dünkü maçta da çok iyi savunma yapıp, 12 sayı atan Alper'in, oynadığı ve oynamadığı sürelerde takımına yaptığı katkı mükemmeldi. Tam bir takım oyuncusu görüntüsü çizen Alper, hiç oynatılmadığı maçlarda dahi arkadaşlarını teşvik edip, moral vererek, sezonun en faydalı oyuncusu oldu.
EFES PİLSEN HAKETTİ
Başta da söylediğimiz gibi Efes'in mutlu sona ulaşma arzusu, hem maçı getirdi, hem de şampiyonluğu. Ülker'le oynadığı final serisinde ilk kez kendi evinde kazanıp, 4 yıl aradan sonra birincilik kürsüsüne çıkarak tılsım bozan Efes Pilsen, bence bu sezon şampiyonluğu en çok hakeden takımdı. Ülker cephesine gelince... Sezon başından bu yana yaşadıkları sorunları final serisine de taşımaları, şampiyonluğu kaybettiren en büyük faktördü. Her zaman olduğu gibi dün de sadece Lollis'in (22 sayı, 7 ribaund) çabası Ülker'e maçı kazandırmaya yetmedi. Son sözümüz hakemlere... Çok kritik bir maçta görev alan Recep Ankaralı ve Ufuk Akyüz, sahadaki mücadeleye izin vererek, Avrupai bir tarzda maç yönettiler.