EFES Pilsen, Euroleague'de ve ligde yoluna emin adımlarla devam ediyor.
Antrenör Oktay Mahmudi, lacivert beyazlıları bir sistem takımı haline getirmiş. Takdir etmemek elde değil. Kerem, Kaya ve Prkaçin'in sakatlığına karşın, takım tıkır tıkır işliyor.
Sezon başından beri çok eleştirdiğim Nikoliç, son haftalarda benchten gelme özelliğine ilk 5'te (sakatlıklar dolayısıyla) basketbol seviyesini yükselterek devam ediyor. Bu gerçekten takdir edilecek bir nokta.
Dünkü maçta Nikoliç, Benetton maçındaki gibi mükemmel performans ortaya koydu. Attığı 20 sayı ve aldığı 14 ribaundla galibiyette en büyük pay sahibi olan oyuncuydu.
Galatasaray cephesinde ise, parasızlık, tek yabancı ile oynama gibi sorunlar devam etmekte. Sarı kırmızılıların Efes Pilsen önündeki tek olumlu yönleri, canla başla mücadele etmeleriydi. Bu mücadele savunma anlamında başarılı olurken, hücumda Kemal ve Tufan'ın bireysel olarak maçı kurtarma çabaları ile takım halinde kaybettikleri 18 top olumsuz yanlarıydı.
Galatasaray, yabancı oyuncularla takviye edildiği anda ligin iddialı takımlarından biri haline gelebilir. Bu arada genç Cihat ve Burak'ın ciddi anlamda takıma katkıları her geçen gün artıyor.
Ama önemli olan, takım halinde mücadelelerini savunma ve hücumda aynı derecede yansıtmaları. Bu durum, Efes Pilsen ile aralarındaki en büyük fark. Maçın sonucu da bu farktan kaynaklandı.