LACİVERT beyazlı takım, rakip sahada dezavantajlı olmasına karşın, atışlarındaki yüksek isabet yüzdesiyle Ülker'i yenip, seride 2-1 öne geçti.
Efes Pilsen'de Brown ve Kerem süper bir oyun ortaya koyarken, maça sonradan giren Ömer de hırsı ve attığı 14 sayıyla galibiyette büyük pay sahibi oldu. Mehmet Okur ilk iki bölümdeki iyi oyununu faul problemi nedeniyle oyunun sonuna kadar taşıyamadı. Kambala da pota dibinde iyi bir oyun ortaya koydu.
DİDİN ANLAMAK GÜÇ
Murat Didin'i anlamak gerçekten çok güç. Onunla konuştuğumda, ‘‘Harun'la uzun süre oynarsak, defansımız düşüyor’’ diyor. Ama, maça baktığımızda Harun'u çok az oynattığı ilk iki periyotta yediği sayı tam 51. Bari Harun'u oynat da, hiç olmazsa skor olarak rakibine yetiş. Hadi Harun'u oynatmıyorsun, Lollis'i niye 16 dakika kenarda oturtuyorsun? Benim kanımca Harun ve Lollis'in oynamadığı hiçbir maçı turuncu yeşilliler kazanamaz. Hele final serisinde hiç kazanamaz...
Efes Pilsen-Ülker final serisinde beni en çok sevindiren olay, Dünya Şampiyonası öncesi Kerem'in yüksek form grafiği oldu. Kaybetmeye tahammülü olmayan iki tarafın da hakemlere yüklenmeleri, bu maçın tansiyonunu biraz yükseltmişti. Ancak, Mehmet Keseratar-İsmail Özgün ikilisi, zaman zaman hata yapmalarına karşın maçın sonucuna tesir etmediler.