Hangi ülke ya da kent size daha uygun?

Size astrolojinin yeni yeni bilinmeye başlayan farklı bir metodundan bahsedeceğim. ‘Kartografi’ ya da ‘astro-kartografi’, namı diğer coğrafi astroloji. Herkesin diline pelesenk olmuş “Coğrafya kaderdir” söylemini yıkan, “Tebdili mekânda ferahlık vardır” söylemini destekleyen çok değerli bir konu bu. Hepimizin doğduğu yer ve saate göre çıkarılan, parmak izi gibi şahsımıza münhasır bir doğum haritası var. Peki, “Bu haritadaki iyi veya zorlu birtakım özellikler, şehir hatta ülke değiştirdiğimiz anda ortaya çıkıyor” deseydim ne derdiniz?

Mesela İstanbul’da doğmuş biri olarak kurların aklımızı kaçırmamıza sebep olmadığı bir dönemde New York’a tatile gittiniz 10 günlüğüne ve 10 gün size cehennem gibi geldi. Hayatınızın en kötü tatilini geçirdiniz belki de! Ama başka bir yıl Fransa’nın bir şehrine gittiniz ve sizin için unutulmaz, şahane bir tatil oldu.

İlla yurtdışı olmak zorunda da değil, yaşadığınız ülkede farklı şehirlere gidip benzer deneyimler yaşadınız. Ya da evlendiniz ve şehir değiştirdiniz veya okumak için şehir veya ülke değiştirdiniz. Sizce bu şehir değiştirmeler bir tesadüf mü yoksa
bu da haritanızda yer alıyor muydu?

Sistem nasıl işliyor?

Bu sorulara cevabım evet, hepsi haritanızda vardı. Peki, sistem nasıl işliyor? Nasıl farklı ülkelerde farklı deneyimler, duygular ortaya çıkıyor? İşte tam burada astro-kartografi devreye giriyor.

Doğum tarihinize, yerinize, saatinize göre çıkardığımız doğum haritanızı alıyoruz ve bu haritayı dünya haritası üzerine adeta giydiriyoruz. Bu sayede kişisel doğum haritanızdaki gezegenlerinizin izdüşümlerinin dünya haritasında hangi ülkelerden ve şehirlerden geçtiğini görebiliyoruz. İşte bu izdüşümleri tatil için, eğitim için, yaşamak için, evlenmek için, yatırım için o ülkelerin size nasıl geleceğini tahmin edebiliyoruz. Tabii buradaki asıl mesele doğum haritanızdaki o gezegenlerin ve aksların nasıl bir kalitede olduklarını çok iyi bilmek. Zor yerleşimdeki ve açılardaki gezegenler genelde zor tecrübeleri, olumlu yerleşimde olanlar daha mutlu ve keyifli tecrübeleri deneyimlememizi sağlıyor.

Bilinçli olun

Kendimden iki örnek vermek istiyorum. Bundan birkaç yıl önce çok yakın bir arkadaşımla Kapadokya’ya gitmiştik. Kapadokya’dan benim kişisel haritamdaki Mars (öfke, savaşma, kaza, hız) hattım geçiyor ve bu gezegen benim için sağlık göstergesi. Bunu bilerek çıktık yola. Ki balonlara binmek için de can atıyorum... Kapadokya’da ATV araçları vardı ve arkadaşımla kullanmaya karar verdik (ehliyet direksiyon sınavında kaza yapmış ve dört defa sınavdan kalmış biri olarak). Hikâyeyi çok detaylandırmayacağım ama tahmin ettiğiniz gibi ben çok ağır bir kaza geçirdim, koskoca ATV üstüme düştü ve hastaneye kaldırıldım. Omurlarım zedelendi.
O tatil zehir oldu, balona da binemedim. Sopa yutmuş gibi geçirdim 10 günü. Alın size Mars etkisi. Hangi akla hizmet astrolojiyi test etmeye kalkarsın ki!

Diğer örnek İtalya... İtalya’ya ayak bastığım an dedim ki “Bu ülke benim evim olmalı”. Kendimi bu kadar yuvada hissetmemiştim. Bana sorsalar “Türkiye dışında başka bir ülkede yaşamak zorunda kalsan nereyi seçersin” diye, hiç düşünmeden İtalya derim. Neden? Çünkü İtalya’dan yıldız haritamın aidiyeti; duygusal ve derin bağlar kurmaya, beslenmeye işaret eden Ay hattım geçiyor. Tabii ki bir Boğa’ya pizza ve makarna cennetinin lezzet açısından nasıl geldiğini anlatmama gerek yok!

Buna benzer kişisel örneklerimi çoğaltabilirim ama şimdilik yeter. Belki başka bir yazımda İsrail’de nasıl aç kaldığımı ve kâbus dolu açlık günlerimi anlatırım. Kıssadan hisse: Benim gibi “Donuyla inatlaşan altına edermiş” yapmayın. Benden daha bilinçli olun, her şeyi de tecrübe etmeyiverin. Vaktinizi, paranızı, sağlığınızı, zamanınızı verimli kullanın. Bir yerlere gitmeden önce, o yerden haritanızın hangi gezegeni geçiyor bir bakın, baktırın. Gökyüzü pusulasını yeryüzünde verimli kullanın.