Paylaş
Geçen haftaki yazımda uzmanlık alanımın dışına çıkıp güzelliğin bir bütün olduğundan bahsetmiştim. Bu hafta da yazım bayramın hemen öncesine denk geldiğinden, yine biraz konu dışına çıkacağım.
Zira bayramların bizim geleneğimizde çok önemli bir yeri var. Bugün biraz bayram ruhundan, biraz “Ah nerede o eski bayramlar” diyerek andığımız çocukluğumuzun bayramlarından bahsetmek istiyorum.
Evet, bayram denince hepimiz çocukluğumuza gideriz. Aile büyüklerinin ziyaret edildiği, kocaman masalarda bir araya gelinip yemekler yendiği, çocukların el öpüp mendillerin içinde lokum ve harçlık topladığı neşeli, keyifli anlar canlanır zihnimizde. Peki ya şimdi?
Özellikle metropolde yaşam çok zor. Sürekli bir yerlere yetişme telaşındayız. Trafik, kalabalık, stres; hepsi bizi zorlayan süreçler oluyor. Dolayısıyla hepimiz uzun bayram tatillerini kaçış, dinlenme için fırsat biliyoruz. Çok da haklıyız...
Bir de pandemiden dolayı evlerimizde sosyalleşemeden geçirdiğimizden tatil şart oldu, yıllık izinler bayramla birleştirildi ve upuzun tatiller yaratıldı.
Bayramda ziyaret edemiyorsanız öncesinde gönüllerini alın
Aile büyüklerimiz bizim baş tacımız. Bizi var eden, emekleriyle büyüten, var olma sebeplerimiz. Eğer bayramda gidemeyecekseniz bile öncesinde gönüllerini alın.
Hepimiz ne yazık ki içinden geçtiğimiz yaklaşık 1.5 yıllık süreçte çok yalnızlaştık. En çok da aile büyüklerimiz kısıtlamalar nedeniyle yalnızlaştı. Evlerinin içinde dört duvar arasında kendileriyle baş başa kaldılar.
Aşılama çalışmaları hız kazanmışken, hızla normalleşirken bu bayramda en çok ilgiyi onlar hak ediyor.
Üç bayram üzerine ilk kez yasaksız bir bayram geçireceğiz. Bu bayram ya da öncesinde çevrimiçi görüşme yapmadan onlarla bir araya gelin.
Çocuklara bayram ruhunu yaşatalım
Çocukken heyecanla bayram için alınan rugan ayakkabılarımızı giymek için beklerdik. Hangimiz başucumuza ayakkabılarımızı koyup uyumadık ki?
O zamanlarda çocuklara yeni kıyafet almak için bayramlar beklenirdi. Tüm ailenin bir araya geldiği bayram kahvaltılarına heyecanla hazırlanırdık.
Ailenin sürdürülebilirliği, bir arada yaşanan özel günlerden geçiyor. Çocuklarımıza gelenek göreneklerimizi sadece anlatarak değil yaşatarak aktarabiliriz.
Bu bayramda tatilde olsanız bile çocuklarınıza bayram için yeni bir giysi alarak veya mendil içinde harçlık vererek o ruhu yaşatabilmek adına bir adım atabilirsiniz.
Paylaşın...
Bayramlar bizim geleneğimizde paylaşmanın en üst seviyeye çıktığı zamanlardır. Paylaşmaya çok kıymet veririm.
Rızk bölüşüldüğünde artar. İhtiyaç sahibi birinin gözündeki gülümseme olabilmek, bir çocuğu sevindirebilmek özellikle pandemi nedeniyle geçtiğimiz zor süreçte daha bir anlam kazanıyor.
Elden geldiğince birilerine destek olmaya çalışın.
Gönülden yapılan paylaşımlar, destekler evrende pozitif enerjilerin yayılmasına aracılık eder.
Tatlıyı ayarında tüketin su içmeyi unutmayın
Yazımın son bölümünde yine mesleki önerilerimi siz değerli okuyucularımla paylaşmak istiyorum. Bayramlaşmak için şehirde kalacaksınız, lütfen kendinize dikkat edin.
İkram edilen tatlıları ayarında tüketin.
Hava çok sıcak, su tüketiminize muhakkak önem verin. Eğer tatildeyseniz güneşin dik olduğu saatleri gölgede geçirin. Cildinizi ve bedeninizi korumak için muhakkak uygun bir koruyucu kullanın.
Ve son olarak, bu bayramın sağlıkla, sıhhatle ve sevgiyle geçmesini, dünyaya güzellikler getirecek bir bayram olmasını yürekten diliyorum.
Tüm okuyucularıma iyi bayramlar dilerim.
Paylaş