Siyasetten uzaklaşınca Türkiye güzel

Birkaç günü geçen tatiller yapamadım hiç...

Haberin Devamı

Aslında uzun bayram tatillerine de hep karşıydım.

Bu sene hariç tabii...
Çünkü turizm sektörü derin bir kriz içinde ve öyle gözüküyor ki; önümüzdeki birkaç yıl da kolay geçmeyecek.
İki uzun tatilde ben de kendime bu sefer biraz izin verdim.
Bana da iyi geldi.
Biraz uzaklaşınca, Türkiye’nin gündeminin ne kadar ağır olduğunu daha iyi anlaşılıyor.
Son birkaç yılı düşünün, hele hele 15 Temmuz günü ve sonrasında yaşananlara bir bakın; dünyanın hangi ülkesinde 72 saatte bir gündem değişir.
Yurtdışındaki meslektaşlarımla konuştuğumda hep aynı yorumları dinliyorum.
“Bizim bir yılda yaşadığımızı siz bir haftada yaşıyorsunuz” diyorlar.
Haklılar ama biz de öyle yaşamaya o kadar alıştık ki...
Yine de bu uzun bayram tatili bana çok iyi geldi.
Siyasetten uzaklaşınca Türkiye çok daha güzel...

Haberin Devamı


Adalar mı ucuz; Çeşme mi, Bodrum mu?

Hadi ben de o tartışmaya gireyim.
“Adalar mı ucuz; Çeşme mi, Bodrum mu?”
Lafı uzatmadan söyleyeyim.
Adalarda yemek de, otel fiyatları da Türkiye’nin üçte biri...
Nasıl mı oluyor?
Bir kere bizdeki kiralar oralarda yok.
Bizdeki işletme giderleri oralarda yok.
Bizdeki abartı oralarda yok.
Baba kasadaysa, evin hanımı mutfakta, oğlu ya da kızı serviste; küçük ama tıkır tıkır çalışan lokantalar, oteller...
Türkiye’de olur mu?
Olur; neden olmasın...
Zaten güzel uygulamaları var.
Örnek mi?
Seferihisar işte öyle bir yer...
Son dönemin en çok parlayan tatil beldelerinden biri...
Ve göreceksiniz; Seferihisar’ı giderek daha fazla konuşacağız.
Alaçatı da bana göre Türkiye’nin önündeki güzel örneklerden biri...
Dokusunu koruyan ender adreslerden biri ve buradaki butik otellerde benzer bir işletme mantığı var.
Aile işletmeleri arttıkça maliyetler azalacak, turizmle uğraşanlar da daha mutlu olacak.


Yok aslında birbirimizden farkımız

Üç gün Sakız’daydım.
Çeşme’ye zaten yabancı az gelir.
Ama Bodrum’a, Marmaris’e, Fethiye’ye yabancı gelmezse turizmci mutlu olamaz.
Bu sene hiçbir yerde yabancı turist yok.
Ama Sakız’da vardı; uçaklar inip kalkıyordu.
Tesisleri çok daha yeni, doğası çok daha güzel, alternatifi herkesten farklı Türkiye’den yabancıların vazgeçmesi mümkün değil.
O yüzden biz yine önümüze bakalım.
Ve uzun zamandır önerdiğim bir konuyu tekrarlıyorum.
Adalarla bizim kıyıları beraber pazarlamalıyız.
Sakız’a gelen Çeşme’ye de gelmeli; Samos’a gelen Kuşadası’na da gelmeli; Kos’a gelen Bodrum’a da geçmeli.
Ya da tam tersi...
Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon; sezon başında böyle bir gişim başlattı.
Kos’a gitti ve Kos’a gelen herkesi Bodrum’a davet etti.
Yine yolu Bodrum’dan geçen herkese Kos’u tavsiye etti.
Gelecek yıllar için bu fikri desteklemeliyiz.
Adalar ya da o güzelim kıyılarımız; yok aslında birbirimizden farkımız.

Haberin Devamı


Kültürpark meselesi

Köşem herkese açık...
Önerileri bekliyorum.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Fuar İzmir’i yapınca mevcut alana yeni bir proje geliştirdi.
Ve bunu öyle birkaç günde, birkaç bürokrat ve danışmana bırakmadan; kentin önemli sivil toplum örgütlerine danışarak yaptı.
Uzunca bir süre çalıştaylar düzenledi; konusunun uzmanlarını bir araya getirerek, dünyadaki örnekleri de inceleyerek bu projeyi geliştirdi.
Beğenenler var, eleştirenler de...
Dediğim gibi ön yargısız, herkesin fikrine saygı duyarak bazılarına köşemde yer vereceğim.
Zaten Başkan Aziz Kocaoğlu da; eleştiriler gelince “Kültürpark hepimizin, İzmir’in gelecek menfaatlerini düşünerek hareket ederiz” demişti.
Benim için buradaki tek kriter; eleştirinin yanında önerisini de sunabilmek...

Haberin Devamı


3 saatte İzmir’e gelirsen uçağa biner misin?

İzmir – İstanbul otoyolunun üçte ikisi bitmiş.
Diğer kısmı 2018’de tamamlanacak.
Biliyorsunuz; iki kent arasındaki en yoğun hava trafiği; İzmir ile istanbul arasında...
Ve bu sefer sayısıyla Avrupa’nın zirvesinde...
Otoyolun hava yolunu trafiğini etkilemeyeceğini söylüyor uzmanlar...
Ben ise o kadar emin değilim.
İstanbul’dan çıkan biri üç saat sonra İzmir’e, üç buçuk saatte Çeşme’ye, Gümüldür’e, Kuşadası’na gidebiliyorsa uçağa biner mi bilemem.


Tarık Akan

Sanat öyledir.
Hiç konuşmadığınız, yakından tanımadığınız birini getirir ailenin bireyi yapar.
Ve onunla yıllarınız geçer.
Ömür biter...
Ve siz sessiz bir yas tutarsınız.
Tarık Akan da gitti.
Aileden birini daha sonsuzluğa uğurladık.
“Her devrin adamı değil; her dönem adamdı” diyorlar Tarık Akan için...
Bir faninin ardından daha güzel ne söylenebilir ki...
Nurlar içinde yatsın...

Yazarın Tüm Yazıları