Paylaş
İzmirli başkanlar Torbalı’da 2000 yılında kapanan Opel fabrikasının yeniden açılması için Fransızlara bir çağrıda bulundu.
Örneğin İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş, “Bizim için Alman, Amerikalı, Fransız fark etmez. Önemli olan ülkemizde üretime dönük doğrudan yatırımların artması. Geçmişte Opel’in kapatılma kararı ile çok üzülmüştük. Avrupa ile ilişkilerimizin gergin olduğu bir dönemde gelecek yatırım haberi, dünyaya olumlu bir mesaj olur. Böyle büyük bir yabancı yatırımcının İzmir’e gelmesi de ayrıca önemli bir motivasyon kaynağı olur” dedi.
Ege Otomotiv Derneği Başkanı Mustafa İduğ, “PSA Grubu; Peugeot, Citroen ve DS’den sonra Opel’le birlikte Türkiye’de 4 markadan oluşacak. Ancak Türkiye’de hiç üretim yapmıyorlar. Opel’in Torbalı’daki arsası bu iş için biçilmiş kaftan” diye konuştu.
Başkanlar haklı...
Torbalı bu iş için ideal bir yer...
Hem de geçmiş deneyimleri var.
Dilerim; bu bir temenni olarak kalmaz ve 2000’de yanlış bir karar olan Türkiye’den çıkma fikri tersine döner.
Opel’i Başbakan ile de konuşmuştuk
Bu yorumlar beni geçmişe götürdü. Üzerinden yıllar geçti, anlatayım.
Ankara’daydım. Ahmet Piriştina İzmir milletvekili, ben de Meclis’te ziyaretine gitmiştim. Telefonum çaldı. Arayan Enis Özsaruhan’dı.
Piriştina kendisini de Meclis’e çağırdı. Bir süre sonra buluştuk, kahve içtik, sohbet etmeye başladık.
O arada Piriştina’ya bir şey sormak için dönemin Başbakanı Bülent Ecevit aradı.
Piriştina birkaç dakika süren bir konuşma yaptı ve konuşmanın sonunda İzmir’den konukları olduğunu söyledi.
15 dakika sonra Başbakan’ın yanındaydık.
Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan da çalışma ofisindeydi.
Neler mi konuştuk?
İzmir’i, Ege’yi ama en çok da bölgenin değişimi için uluslararası büyük organizasyonlar yapılması gerektiğini anlattık.
Enis Özsaruhan, Formula 1 gibi büyük bir projenin İzmir’e çok yakışacağını söyledi.
Ve elbette konu Opel’in Türkiye kararına geldi.
Başbakan Ecevit Özsaruhan konuşurken kendi notlarını aldı.
Fırsat olursa ilgili kişilere bu kararın gözden geçirilmesi tavsiyesinde bulunacağını söyledi.
Tabii bu kararlar sonuçta şirketler için stratejik kararlar...
Hayatın genel akışı Opel’in kararını değiştirmedi.
Bakalım; şartlar, otomotiv sektörünün genel durumu, Fransızların yaklaşımı Opel’i Torbalı’ya yeniden getirecek mi?
Bana biraz zor geliyor ama şartlar da her gün değişebiliyor.
Bu siyaset nasıl bir şey
Hollanda’da seçim bitti ya; söylemler de değişti.
Hem aradan uzun bir süre değil, sandıklar açıldıktan, sonuçlar biraz belli olduktan hemen sonra...
Hollandalı siyasetçiler daha yumuşak mesajlar vermeye başladılar.
Demokrasinin en olgun yaşandığı coğrafyalar diyorsunuz.
Değişmiyor işte...
Siyaset böyle bir şey...
Benden siyasetçi olmaz.
Dün söylediğimi bugün farklı söyleyemem.
Söylediğimde yüzüm kızarır.
Yüzüm kızardığında kaçacak delik ararım.
Delik bulsam da insan yüzüne çıkamam.
Siyaset bana göre değil arkadaş...
Kruvaziyer İzmir’e yakışıyordu
2108’den umutluyduk ama 2019’da da kruvaziyer gemilerinin Türkiye’ye uğramayacağını öğrendik.
Gerçekten kötü haber...
Çünkü son yıllarda bu alanda İzmir’in öne çıkan kentlerden biriydi.
600 binli rakamlara geldikten, 1 milyon hedefini koyduktan sonra kapıya kilit vurmak çok üzücü…
Üstelik 2019’dan sonrası da belli değil.
Hani “Gemi turları kente bir şey katmıyor. Sabah gelip bazen öğlen gidiyorlar” diyenler var ya...
Umarım çok yanlış düşündüklerinin farkına varmışlardır.
Çünkü kruvaziyerle tura çıkanlar beğendikleri yerlere beş yıl içinde yeniden geliyorlar.
Bu büyük bir fırsattı.
Ve İzmir’e kruvaziyer gemileri çok yakıyordu.
Paylaş