Paylaş
Türk siyasetinde bugüne kadar “olmaz” denilen çok şeyin olduğunu hep birlikte gördük.
“Seçim yok” denildi; apar topar sandık vatandaşın önüne getirildi.
“Af yok” denildi; bir baktık geceden sabaha hapishaneler boşaltıldı.
“Koalisyon yok” denildi; bakanlık pazarlıklarının çoktan yapılmış olduğunu öğrendik.
Torba yasalarla değişen hayatımızı, çöpe atılan hayallerimizi filan hiç yazmıyorum.
O yüzden bazı olaylar Türk seçmeni tarafından olağan karşılanır, kimseyi şaşırtmaz.
Ama olacak şey var, olmayacak şey var.
Örneğin “Aziz Kocaoğlu AK Parti’den seçimlere girecekmiş” derseniz; kimseyi ikna edemezsiniz.
“Bu sadece bir duyum” demekle; işin içinden sıyrılamazsınız.
“Efendim; öyle konuşuluyor, böyle söyleniyormuş. Bu zaten sadece bir söylenti” deseniz de inandıramazsınız.
O zaman İzmir’in siyasetini bilmiyorsunuz demektir, Türk siyasetini okuyamıyorsunuz demektir, Kocaoğlu’nu tanımıyorsunuz demektir.
Nasıl “Binali Yıldırım bundan böyle siyasete CHP’de devam edecekmiş” deyip offsayta düşerseniz; Kocaoğlu’nun da AK Parti’den siyaset pazarlığı yaptığını söylerseniz offsayta düşmüş olursunuz.
Çok ortaklı şirketler hala iş yapabilir
Geçen gün Türkiye Genç İşadamları Derneği TÜGİAD’ın Ege Şubesi’nin yönetim kuruluyla sohbet ediyorduk.
Dediler ki...
“Kipa iyi bir modeldi. Çok ortaklı şirketler aslında bu bölgenin ruhunda var. EGS’nin sonuçta başarısız olmasından daha çok bizi bu ruh ilgilendiriyor. Çok ortaklı modellere inanıyoruz ve İzmir’in üçüncü kuşağının bazı projelerde işbirliği yapması gerektiğini düşünüyoruz...”
Çok ortaklı şirketler başlangıçta çok başarılı oldular; nitekim Kipa bu örneklerden biriydi. Daha sonraki başarısızlıkların temel nedeni başlangıçta bir şirket anayasalarının yazılmamış olmasıydı. Her yeni adımda çok ortaklı yapı avantaj değil, dezavantaj oldu.
Son sözü söylemek gecikti; belki de son sözler o dönem için yanlış adımlar oldu.
Ama TÜGİAD’lı gençlerin doğru projelerde bir araya gelinmesi fikrini ben de destekliyorum.
Örneğin kentsel dönüşüm konusunda, İzmir’in yeniden imarı sürecinde çok ortaklı gayrımenkul şirketlerinin iş yapabileceğini düşünüyorum.
Geçmişin iyi örnekleri de var, kötü örnekleri de...
İyileri not etmek, kötülerden ders almak gerekir.
EXPO HALLERİ
27 Kasım; EXPO’da son oylamanın yapılacağı tarih...
Demek ki önümüzde üç ay gibi bir süre var.
Yanılıyor muyum bilmiyorum.
Bu heyecanı İzmirlilerin yaşıyor olması gerekmez mi?
Kentin her yerinde EXPO’yu hatırlatan özel stantların olması iyi olmaz mı?
Bu büyük organizasyonu İzmirlilerin ne kadar çok istediğini gösteren bir takım etkinlikler yapılamaz mı?
Galiba biz hala “Rakiplerimiz bizi gözetliyor” ruh halindeyiz.
Gözetlendiğimiz için sadece diplomatik yolları deniyoruz, İzmirlilerin ruh halini ise hiç önemsemiyoruz.
Marinalar İzmir’e yeni bir siluet kazandıracak
Ankara, “Marina Karşıyaka’da olsun” diyor; yerel yöneticiler ise “Mavişehir’e olsun” diyor.
Bazıları da; “İzmir’in marinaları dolmaz” diyor. Şu görüşteyim. Atina’nın 16 dev marinası nasıl doluyorsa; İzmir’inkiler de dolar. Yeter ki doğru yerlere yapılsın ve iyi pazarlansın. İkincisi, nasıl İZBAN’da merkezi hükümetle yerel yönetim bir araya geldi, ortaya iyi bir proje çıktıysa; marina konusunda da rahatlıkla uzlaşabilir. Marinaların İzmir’e yeni bir siluet kazandıracağını düşünüyorum çünkü...
Kampanya başlamalı
Süper Lig de, PTT Birinci Lig de bu hafta oynanacak maçlarla başlıyor. Bu kadar futboldan uzak kalmak yeter... Süper Lig’de üç büyüklerin finansal sıkıntıları yok. Bilet satışları, naklen yayın gelirleri ve sponsorluk gelirleriyle kulüpler her yıl milyonlarca lirayı transfere harcayabiliyor. Sorun Anadolu kulüplerinde. Birkaç yıl başarı gelmeyince borçlar birikiyor ve bir kısır döngünün içine giriliyor. İzmir’in takımları da işte bu borçlarla uğraşıyor. Karşıyaka, sezonluk kombine biletlerini satışa çıkardı örneğin... Kapalı için 250 TL, açık için 100 TL isteniyor. Bu fiyatlar Fenerbahçe’nin bir maç fiyatına eşit... 250 TL ile bir sezon boyunca Karşıyaka’nın maçlarını izleyeceksiniz. Aslında komik bir ücret... Ama bu rakamı bile ödemek istemeyenler var. Taraftar en azından bir kombine yapmalı, kampanyayı da kendisi başlatmalı...
Paylaş