Paylaş
Yürüyün taraftarlar yürüyün...
Göztepeli, Karşıyakalı, Bucalı, Altaylı, Altınordulu taraftarlar yürüyün...
Spora siyaset sokanlar; mış gibi yapanlar...
Çözüyormuş gibi davrananlar, engel olmuyorlarmış gibi yapanlar sizler de utanın...
İzmir sporuna küme düşürenler, oynayacak stat bırakmayanlar sizler de utanın...
Biliyorum...
Yine herkes “Valla biz öneriyoruz, ama birileri engelliyor” diyecek; ama şunu bilin ki, herşey ortada ve çok net...
Kimin ne yaptığı, neden yaptığı hepsi ortada…
Taraftarlar yürüyün, “Stadınızı isteyin”, başınızı dik tutun...
Bırakın mış gibi yapmayı
Karşıyaka yalıya da; Göztepe Gürsel Aksel’e de stat yapılmaz. “Yapılır” diyenler ya siyaset yapıyor ya da İzmir’i tanımıyorlar.
“Ama buralarda zaten stat var” diyorsanız; bu alanların amatör sporlar için kullanıldığını, profesyonel karşılaşmalar için şehrin tam merkezinde kaldığını hatırlamalılar.
Hala ısrar ediyor ve “Ne olacak, 15 günde bir maç yapılsa ne olur” diyorsanız; ayda bir de olsa, üç ayda bir de olsa buradaki güvenliği sağlayamazsınız, derim.
“Ya vazgeçin şu inattan; kulüplerimize gelir gelecek, bunu da mı istemiyorsunuz” derseniz; şöyle cevap veririm.
Arkadaş; sen günü mü kurtarmaya çalışıyorsun, yoksa geleceğin spor komplekslerini mi yapıyorsun.
Alsancak’ı, Atatürk’ü konuşmuyorsun; takımlarımızı “Küçük statlarla idare edin” demeye getiriyorsun.
Bırakın “mış” gibi yapmayı da, kalıcı çözümler üretin.
Bu sefer 6 bin ağaç da değil
Soma Yırca’da 6 bin ağaç dikildikten sonra Danıştay kararı geldi.
Ya da Danıştay karar vermişti ama karar sonradan tebliğ edilmişti.
Aslında nasıl olduğu fark etmez; sonuçta 6 bin zeytin ağacı bütün direnmelere, itirazlara rağmen bir gecede kesildi.
“Biz zeytinden başka bir şey bilmeyiz ki...” diye konuşulan Yırca’da, insanlar hem mağdur edildi, hem özel güvenlik şirketinin şiddetine maruz kaldılar.
Şunu görmek lazım.
Bugünkü bürokrasi, bugünkü kırtasiye yoğunluğu, bugünkü kurumlar arası diyalogsuzluk bütün iyileştirmelere rağmen bir türlü düzeltilemiyor.
Termik santrali yapacak olan şirket özeleştiri yapıyor, yetkililer “Bu kadar insanın üzülmesine değmezdi” diyor, ama sonuç değişmiyor.
Yırca köylüleri gibi hayatını toprağa, o topraktan çıkana bağlamış kişiler büyük bir hayal kırıklığı yaşıyorlar.
Şimdi bir başka iddia daha var.
Bu sefer 6 bin ağaç da değil sözkonusu olan. İki milyon ağacın tehlikede olduğu söyleniyor.
Bu ağaçların kapladığı alanı düşünün ve bu haberi bir kez daha okuyun.
Ve tabii karar vericiler de; bir coğrafyanın kaderini değiştirecek bu kararı yeniden gözden geçirmeliler.
Turgutlu Çaldağı’nda yaklaşık 2 milyon ağacın kesileceği iddia ediliyor; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan ÇED raporunun geldiği söyleniyor.
Yine tekrarlıyorum.
Termik santrallere karşı değilim; hatta nükleere de karşı değilim.
Çevreye dost santrallerin olduğunu biliyorum. Birkaç tanesini gezerek gördüm. Hepsi pırıl pırıl ve yöre halkının onayıyla yapılmışlardı. Ve kimse de rahatsız değildi.
Ama Soma’daki gibi Danıştay’ın kararı ağaçlar kesildikten sonra gelecekse; o zaman bir kez daha düşünmeliyiz.
Çünkü bu sefer 2 milyon ağaçtan bahsediyoruz.
Paylaş