Gelin ev ödevimizi yapmaya başlayalım

İNGİLİZ hükümeti geçenlerde duyurdu.

Haberin Devamı

Ülkenin güney, orta ve doğu bölgelerinde resmi olarak kuraklık ilan edildiğini açıkladı.
Son 50 yılın en kurak yazının yaşanıyor olması elbette en önemli etken, ama İngilizleri asıl endişelendiren bundan sonraki yüzyılın da böyle geçeceği beklentisi...
Avrupa’da bu statü değişiklikleri kolay kolay ilan edilmiyor; ardında epey bir bilimsel çalışma var.
İngiltere’nin 14 bölgesinden 8’inde kuraklık yaşandığı söyleniyor.
Devon ve Cornwall, Solent ve Güney Downs, Kent ve Güney Londra, Herts and Kuzey Londra, Doğu Anglia, Thames, Lincolnshire and Northamptonshire ve Batı Midlands bu tehlikeyi yaşayan yerler...
Peki İngilizler nasıl yasaklar getiriyor?
Örneğin İngiltere’nin en büyük su ve atık su hizmetleri şirketi Thames Water, ağustos başında müşterilerini uyardı ve Londra’da “hortum yasağı” getirdiğini duyurdu.
Yani bahçesini sulamak isteyenler öyle kafasına göre suyu açıp saatlerce bunu yapamayacak.
Damlama sulama teşvik ediliyor, yeni teknolojilerden faydalanılması isteniyor.
Devlet; bankalar aracılığıyla uçuk kredi imkanları sunarak bu ve benzeri yatırımların önünü açıyor.
İngiltere’de içme suyu sağlayan bir diğer tedarikçi South East Water de benzer bir karar alarak “hortum” ve “sulama” yasağı açıkladı.
Biliyorum bazıları hortum yasağıyla bu işler çözülür mi diye düşünebilir.
Elbette yeraltı ve su kaynaklarının azaldığı bir dönemde bu tedbirlerin küçük ve sembolik olduğunu söyleyecekler.
Evet, doğru...
Sembolik...
Ama inanın bir damla suyun bile çok değerli olacağı bir döneme giriyoruz.
Türkiye’de bu bilincin artması için elimizden geleni yapalım.
Biz kendi ödevimizi yapalım, yani önce evimizden başlayalım.

 

Haberin Devamı

Ben bu gençleri çok seviyorum

ÇEVRE bilinci 50 yıl öncesi gibi değil.
Örneğin gençler sürdürülebilir, yenilenebilir olmayan hiçbir ürünü kullanmak istemiyor.
Bilinçli tercihler yaparak doğanın daha fazla kirlenmesine engel oluyorlar.
Bir tişört yapılırken kaç litre su tüketildiğini biliyorlar, hesap ediyorlar.
Bizim dönemlerimizde bunları hiç düşünmezdik.
Daha doğrusu böyle haberler hiç okumazdık.
Yıllar geçtikçe ve 80’lerin sonunda çevreci akımlar arttıkça bizler de daha duyarlı olduk.
Bunda çevre aktivistlerinin önemli rolleri oldu.
Toplum bilinçlendikçe bu sembol isimler, kurumlar artmaya başladı.
Kurumsal olan hepsini destekliyorum.
Bu derneklerin sayısı arttıkça ve yaygınlaştıkça farkındalık da artacaktır.
Şimdi gençlere bakıyorum; gündelik hayatlarında tercihler yaparken bile bu konuları öncelik yapıyorlar.
Eleştirdikleri o Z kuşak, kristal kuşak hepimize ders veriyor aslında...
Ben bu gençleri seviyorum, hem de çok seviyorum.

Haberin Devamı


Dijital detoksum devam ediyor

ARADA yapıyorum ve tavsiye ediyorum.
Sosyal medya detoksum birkaç haftadır devam ediyor.
İyi geldiğini söylemeliyim.
Kim nerede, ne yapıyor konusuna takılmadan elime kitabımı alarak saatlerimi geçirmek gerçekten iyi geldi.
Bu ara farklı konulara da girdim.
Çocukluk arkadaşım Uğur Sezerman ile genetik sörfü yaptık örneğin... Kendisi dünya çapında, gurur duyduğumuz bir bilim insanıdır. Dünyadaki genetik araştırmaların, gelişmelerin tam içinde olduğu için son 30 yıldır onu ve onun gibi insanları dinleyerek geçirdim. Ve o kadar çok okudum ki onlara “100 gram doktorluğum var” diye takılıyorum.
Gerçekten de bilim sınırsız imkanlar sunuyor ve gelişmeler baş döndürücü...
Bilim insanı keşfettikçe yeni çözümler de geliyor.
Aslında günlük hayatımızda uygulayacağımız küçük dokunuşlar bile hayatımızın kalitesini artırıyor.
İşte dijital detoks yaptığım bu günlerde böyle konulara daldım.
Ve çok iyi geldi...

 

Haberin Devamı

Biraz da özelde kalsın

KİMSEYİ eleştirmiyorum, haddim değil.
Ama şu instagram takıntısı bazı insanlar için ne olacak böyle...
Ya arkadaş bazı yerler, insanlar, konular biraz da senin özelinde olsun, kalsın...
Yanlış mı düşünüyorum.


İspanya’nın kravat meselesi

AVRUPA yanıyor. Her devlet kendi önlemlerini açıklıyor. Örneğin İspanya her hafta bir seri önlemler dizisi açıklıyor. Klimaların derecesinden tutun kıyafetlere kadar tavsiyelerde bulunuyor. Dereceler 27’ye ayarlanacak, kravat takılmayacak. Tabii kravat üreticileri isyanlarda...
Haklılar da... Şimdilik tavsiye niteliğinde olan bu konu yarın zorunlu hale getirilir ve kravat takılmaması kararı çıkarsa kravat üreticileri batacak. Küresel sorunlar küresel çözümleri de gerektiriyor. Bir yeri ele aldığınızda diğer tarafta itiraz edenler çıkıyor. İşte Avrupa böyle konularla bugünlerde uğraşıyor.

Yazarın Tüm Yazıları