Paylaş
Ekonomilerin bel kemiğini oluşturan, büyük sektörlerde de bir geçiş dönemi yaşanıyor.
Örneğin otomotivde böyle bir görüntü var.
Autopromotec tarafından düzenlenen Futurmotive Fuarı’na ve konferanslarına katıldım.
İtalya’nın Bologna şehrindeki bu özel fuarda aldığım notları bugün sizlerle paylaşacağım.
Sektörde elektrikli araçların sayısı artıyor. Hidrojenli yeni modeller de piyasaya giriyor. Ama benzinli ve dizelli arabalardan da vazgeçmek öyle kolay değil.
Tablo sadece Türkiye için de geçerli değil.
Bu arada Çin’in bir atağı var; Avrupalı üreticiler Çin’in bu hızlı değişiminden biraz rahatsızlar...
Çinli üreticiler harika modeller yaptılar ve teknolojide de çok iyiler...
O yüzden Bologna’daki Autopromotec’in Futurmotive Fuarı gelecekten haberler vermesi adına önemliydi.
Mobilite ve otomotiv sektörleri Avrupa’da ilk kez bir araya geldi.
Uzmanlar tarafından başarılı bulunan etkinlik, otomotivde yenilik, enerji ve ekolojik dönüşüm, mobilitede ise elektrikli araçların şarj ve altyapı sistemleri odaklıydı.
300’ün üzerinde katılımcı firmanın yer aldığı etkinliğe ziyaretçiler de yoğun ilgi gösterdi.
Türkiye’den Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği ve Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği gibi önemli birlik ve dernekler etkinliğe üst düzey katılım yaptı.
Autopromotec Yönetim Kurulu Başkanı Renzo Servadei ile buluştuk; Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği Başkanı Baran Çelik de bizlerle birlikteydi.
Renzo Servadei Türkiye’yi çok iyi tanıyan ve takip eden biri...
Son dönemde otomotivde en önemli üreticilerden biri haline geldiğimizin farkında...
Özellikle TOGG üretiminin bunun iyi bir göstergesi olduğunu düşünüyor.
Türkiye’nin otomotivde bu dönüşümde önemli bir yeri olabilir.
Autopromotec Yönetim Kurulu Başkanı Renzo Servadei Türkiye’nin yakın gelecekte de bu performansını sürdürmesini bekliyor. Servadei, Türkiye’ye inandıklarını ve otomotivde bir başarı hikayesi yazdığını düşünüyor.
Büyük değişim kaçınılmaz gözüküyor
OTOMOTİVDEKİ dönüşümden geri dönüş artık yok... Elektrikli araç sayıları artıyor, bu da yeni bir altyapıyı beraberinde gerektiriyor. Hala elektrikli araçların yaptığı yol sorgulanıyor. Ama ben Türkiye’nin her konuda olduğu gibi bu konuda da hızlı bir adaptasyon süreci yaşayacağını düşünüyorum.
Elektrikli araçlar ve şarj sistemleri konusunda çalışan E-charge Başkanı Marco Pinetti ile tanıştım. Pinetti sektörün Avrupa’daki önde gelen uzmanlarından biri. İtalya’nın enerji dönüşümünde ülke olarak büyük katkı sağladığını söyledi. Kurulu 50 binden fazla şarj noktasının da bunun bir kanıtı olduğunu düşünüyor. Öte yandan Ferrari gibi dünya çapındaki markaları korumak için elektrikli araç teşviklerinin halen yeterli olmadığını da söylüyor Pinetti, geleceğin araçlarının elektrikli olacağını ısrarla ifade ediyor.
Ama Japonlar ısrarla hibrit arabalar yapıyor.
Yani hem elektrikli, hem benzinli...
Yumuşak geçişi savunuyorlar ve hidrojenin de elektrikli araçları geçebileceklerini düşünüyorlar.
Yani sektörde belirsizlikler hala mevcut yine de büyük değişim kaçınılmaz gözüküyor.
Sancar Consulting Genel Müdürü Tolga Sancar zamanın bu değişen ruhunu en iyi anlayan isimlerden biri...
Türk firmalarla İtalyanlar arasındaki en önemli bağlantıları Tolga Sancar kuruyor.
Avrupa’nın en önemli fuar şirketi Autopromotec’te Türk şirketleri ve kurumları Sancar sayesinde yıllardır önemli iş bağlantıları yapıyor.
İtalyan ve Türkiye birbirine çok benzeyen Akdeniz ülkeleri ve ticaret hacmi her geçen yıl artıyor.
Bu iş ilişkileri daha da artmalı bence...
Bologna örneğinden
alacağımız dersler var
BOLOGNA çevresi “Motor Valley” olarak anılıyor. Ferrari, Massarati, Lamborgini, Ducati gibi 17 ünlü marka bu bölgede üretiliyor. Kişi başı gelirde, Avrupa’nın en zengin yerlerinden biri olarak öne çıkıyor. Sayısız fabrika, özel koleksiyon ve müzeler; dört uluslararası yarış pisti de kenti öne çıkarıyor.
Bizde kent kimlikleri hep tartışma konusu olmuştur.
Avrupa’da bu çok net çiziliyor, kentlere ya da bölgelere bir misyon yükleniyor.
Kentler de bu biçilen rolleri çok iyi oynuyorlar.
Bologna küçük ama güzel bir örnek...
Bizim de alacağımız çok dersler var.
Lastikler geri dönüşüm
malzemesinden olacak
AUTOPROMOTEC tarafından düzenlenen fuarda aldığım gelecek notları şöyleydi; * Avrupa’da 2030’da tüm araçların yarısı elektrikli; 2050’de yollarda 1 milyardan fazla elektrikli araç olacak. * Şarj istasyonları araç takibi, hava kalitesi ölçümü ve bildirimi de yapacak. * 2 megawatt kapasiteli şarj istasyonlarıyla elektrikli tırlar dakikalar içinde doldurulabilecek. * Yeni nesil lastikler RFID teknolojisi ile donatılarak performans ve veri takibi yapılabilecek. * Pirelli ve Michelin gibi markalar 2030’a kadar lastiklerin yarısından fazlasını yenilenebilir ya da geri dönüştürülmüş malzemelerden üretmek istiyorlar.
Paylaş