Fotoğraf karesine yansıyandan daha fazlası

Haberin Devamı

Fotoğraf karesine yansıyandan daha fazlası

Bugünkü yazımı taşıdığım bütün sıfatları bir kenara koyarak; rütbesiz, apoletsiz, kravatsız olarak yazıyorum.
Bu yazıyı bir İzmirli; bir Egeli olarak, içinizden biri olarak okuyun lütfen...
İçinde ne fanatiklik, ne taraftarlık, ne de başka bir şey var.
Sadece samimi duygularımı okuyacaksınız.
Habertürk Egeli’nin Temsilcisi Osman Gencer ile konuşuyorduk; bu fotoğrafları da ona Sait Gürsoy hatırlatmış.
Bu iki fotoğrafın çekildiği salonda; yani Karşıyaka Vilayetler Evi’nde ben de vardım.
Fotoğrafları çeken deklanşöre basarken; orada bulunanların yaşadığı heyecanı görmenizi isterdim. Bazen fotoğraflar bu duyguları yansıtabilir; ama emin olun ki o karelere yansıyanlardan çok daha fazlası yaşandı.
1912 Karşıyaka Derneği bir “Vefa Gecesi” düzenlemişti; 1940 – 1945 yılları arasında doğan ve hayatta olan, spor dünyasına katkısı olmuş kişilere plaketleri verilecekti. Aslında bu ikinci geceydi; ilki geçen yıl yeni aynı yerde yapılmış; bu sefer de 1935 – 1940 doğumlular çağrılmıştı.

Haberin Devamı

Hep söylüyorum; hatırlanmak çok güzel bir duygudur. Unutulmamak... Aslında hepimiz aynı değil miyiz; çoğu zaman bir “Teşekkür...” bile bizleri mutlu etmez mi?
1912 Derneği; Karşıyaka camiasından çıkmış bir organizasyon… Doğal olarak ana hedefleri arasındaki birinci maddede Karşıyaka Spor Kulübü’nün geleceğine katkı sağlamak var. Ama kendilerini dikkatle izliyorum; Karşıyaka için ne istiyorlarsa Göztepe için de istiyorlar; Altay için de istiyorlar, Buca için de istiyorlar. Belki de bundan böyle Altınordu için de istemeliler.

Fotoğraf karesine yansıyandan daha fazlası

O gece çok hoşuma bir şey daha yaptılar. Fotoğraflara bakın; İzmir spor dünyasının çok önemli iki ismi daha plaket aldılar.
Biri Nevzat Güzelırmak, diğeri de Erkan Velioğlu’ydu. Çocukluğumda babam hep anlatırdı. Metin Oktay’ı, Ergun Öztuna’yı, Ogün Altıparmak’ı, Nevzat Güzelırmak’ı, Erkan Velioğlu’nu... Benim için o zamanın Messi’si İngiliz Nevzat’tı...
Vikipedi’ye girdim baktım; bu iki önemli spor insanı için neler yazmışlar; diye...
Şöyle diyordu Vikipedi; Erkan Velioğlu için...
“Ağırlıklı olarak İzmir bölgesinin futbol ekiplerinde teknik direktörlük yapmış futbol adamı. Özellikle Göztepe’ye olan yakınlığıyla tanınır. En büyük başarısı 1980-81 sezonunda Göztepe’yi 1. Lig şampiyonu yaparak Süper Lig’e yükselmesini sağlamasıdır.”
Hatırlatmak isterim; İzmir Atatürk Stadı’nda oynanan ve ikinci ligde seyirci rekoru kırılarak Guinness rekorlar kitabına giren Göztepe - Karşıyaka maçında da sahada Erkan Velioğlu vardı. Velioğlu; tam 14 yıl sonra 1994’te de Karşıyaka’yı çalıştırmıştı.
Vikipedi, Nevzat Güzelırmak’ı da şöyle tanıtıyordu.
“Türk eski milli futbolcu, teknik direktör. Göztepe’nin efsanevi oyuncularındandır. Genç Milli Takım, Göztepe, Boluspor, Denizlispor, Afyonkarahisarspor, Bursaspor, Altay, Konyaspor, Karşıyaka, Kayserispor, Kuşadası Gençlikspor takımlarında Teknik Direktörlük yapmıştır...”

Haberin Devamı

“Vefa Gecesi” nde; herkes teker teker alkışlandı, plaketlerini aldı.
Ama Erkan Velioğlu ve Nevzat Güzelırmak bir başka ve ayakta alkışlandı. Her ikisinin de o geceyi unutacaklarını zannetmiyorum.
Bu fotoğraflar 25 Nisan Perşembe günü çekildi. Bundan tam üç gün sonra Pınar Karşıyaka tarihinin en önemli maçına çıkacaktı. Finalde Rus ekibi Krasnye Krylia ile karşılaşacak ve Avrupa Şampiyonu olma fırsatı yakalanmıştı.
Sosyal medyada fotoğraflar var; merak edenler girip bakabilir. Göztepeli bir grup taraftar ezeli rakipleri de olsa çiçeklerini Karşıyaka’ya vereceklerine Krasnye Krylia’nın yöneticilerine gidip başarılar diledi. Ben bugün yayınladığım fotoğrafı daha değerli ve daha anlamlı bulduğum için o ikisini yayınlıyorum.

Haberin Devamı

Yazımın başında söylemiştim. Bu yazıyı bir İzmirli, İzmir’i tutkuyla seven biri olarak yazıyorum.
“Vefa Gecesi” nde; Karşıyaka, Göztepe, Altay, Buca yoktu. İzmir’in yakın geçmişi vardı, o güzel anılar, hatıralar vardı. Daha iyi bir gelecek için de; daha iyi bir spor ortamı için de Göztepe ve Karşıyaka’nın sahada rakip; saha dışında ise dost olması gerekir. Göztepe’siz Karşıyaka, Karşıyaka’sız Göztepe olur mu? Olmadığını gördük...

Bana gelince...
Yanlış gördüğümü eleştirmek; doğru bildiğimi yazmak için objektifim. Yazı yazarken rütbesiz, apoletsiz; bazen de kravatsızım.
Ben Karşıyakalıyım; ben Göztepeliyim, ben Bucaspor’luyum, ben Altay’lıyım, ben Altınordu’luyum. Aynı zamanda Akhisar’lıyım; Manisa’lıyım, Balıkesir’liyim, Denizli’liyim. Çünkü ben İzmirliyim, çünkü ben Egeliyim.

 

 

Yazarın Tüm Yazıları