Paylaş
KİM ne derse desin, kim ne konuşursa konuşsun, İzmir’de geçen yılın en fazla gündemde kalan konusu “büyükşehir davası”ydı. AK Parti “CHP’nin mağduru oynadığını” her fırsatta dile getirdi, CHP’liler de ortada büyük bir hukuksuzluğun olduğunu iddia etti.
Şundan eminim.
AK Parti, büyükşehir davasından rahatsız... Büyükşehir davasının seçim malzemesi olmasını istemiyor. Nitekim Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım her fırsatta İzmir için yarışın projelerde olması gerektiğini söylüyor. AK Parti’nin sağduyulu isimleri de benzer yorumlar yapıyor.
Yine de bu konunun 2013’te gündemden düşmeyeceği çok net ortada...
Büyükşehir tutuklusu kalmadı belki, ama hala evinde ev hapsinde olanların durumu, davanın sonuçlanmamış olması en büyük etken...
Çünkü, davanın bir numaralı sanığı Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu...
Davanın seyri, Kocaoğlu’nun aday olup olmayacağı ve bu gelişmelere paralel AK Parti’nin İzmir’de kimi aday göstereceğini konuşuyor olacağız.
Seçimler 2014’te, ama bu yıl kulisler bir hayli hareketli olacak, bundan eminim...
Kocaoğlu, yeni yıl nedeniyle personeliyle buluşmasında aslında bir mesaj verdi.
Satır aralarındaki şu cümle bana göre net bir siyasi mesaj niteliğinde...
“Büyükşehir emin ellerde ve iyi yönetiliyor...”
Büyükşehir davası Kocaoğlu’nun siyasete bakışında da önemli değişikliklere neden oldu.
Dikkat ederseniz, dolaylı yollardan mesajlar veriyor, sessiz sedasız açılışlar yapıyor, kent merkezinden daha çok İzmir’in çevresinde turlar atıyor, bütünşehirin hazırlıklarını yapıyor.
AK Parti’de ise, gündemi belirleyen ve yönlendiren Binali Yıldırım olarak gözüküyor.
Özetle...
Siyasetin yol haritası değişmedikçe, siyasetin malzemesi değişmedikçe, İzmir’de siyasetin belirleyici isimleri değişmedikçe fotoğraf bu olacak, fotoğraftakiler de değişmeyecek.
2015’i bir kenara not edin
Şu da bir gerçek...
Bakan Binali Yıldırım’ın İzmir milletvekili olması; bölgenin hareketlenmesine, önemli projelerin konuşuluyor olmasına neden oldu. Türkiye’de herkes için İzmir, her zaman ayrı bir yerdeydi, ama ulaşmak zordu. Yani ne havayoluyla, ne kara, ne de demiryoluyla bağlantıları olmayan bir kentti İzmir... 2000’li yıllar sivil havacılığın şaha kalktığı yıllar oldu. Emin olun, bu gelişme en fazla İzmir’e yaradı. İzmir’den İstanbul’a bile gitmek dertken, şimdi bu destinasyon Avrupa’da bir rekora imza attı. İzmir-İstanbul karşılıklı seferi en fazla tercih edilen ikinci destinasyon oldu.
Müthiş bir başarı... İstanbul-İzmir otoyolu düşündüğümüzün ötesinde bir katkı sağlayacak, iki kent arası dört saate inecek. Nitekim, Ankara-İzmir hızlı treni de bu mesafeyi kısaltacak. Bir bölgenin gelişebilmesi için ulaşılabilir olması gerekir.
“Şu İzmir ne zaman beklenen gelişmeyi yapacak” diye hep birbirimize sorarız ya, 2015’i bir kenara not edin. Çünkü, her yıl İzmir için başka bir yıl olacak.
Ya EXPO olmazsa
2013’te herkesin merak ettiği bir başka konu da EXPO’nun sonucu olacak. İzmirliler için EXPO artık vazgeçilmez, ama bu sefer de kaybedilirse, bu dosya rafa kaldırılır ve bir kez daha açılmaz.
EXPO şundan önemli... Eğer alınırsa, Türkiye’nin altına imza atacağı bazı projeler var. Bu yatırımlar da İzmir’in bundan sonraki 50 yılını kurtarır. Yollar, barajlar, köprüler, alt geçitler bir yana, kentin dönüşümü bu sayede tamamlanmış olacak. Ve en önemlisi İzmir, uluslararası arenaya çıkacak, boy gösterecek. Belki daha sonra uluslararası büyük ve farklı organizasyonlara ev sahipliği yapacak. O yüzden herkes bu hayalin gerçeği dönüşmesini istiyor ve bir anlamda geleceği kurgulayan bir garanti olarak görüyor EXPO’yu... Bense hep aynı şeyi sorguluyorum. Madem İzmir’e böyle bir rol biçiliyor, madem bu kentte böyle bir potansiyel var, madem İzmir Türkiye’nin yeni vitrini olacak...
EXPO alınsa da alınmasa da bu projeler yapılamaz mı? Çünkü, benim gibi herkes biliyor ki, İzmir’e bir veren, 10 alır; daha fazlasını alır...
İzmir böyle bir yerdir...
Kulağa hoş gelen kentsel dönüşüm
Gerçekten de öyle... Bu kavram başlangıçta beni heyecanlandırıyordu, şimdi nasıl olacağını merak ediyorum. Kentsel dönüşümden benim anladığım galiba biraz farklı... Ben geceden sabaha yapılan gecekonduların yerine, yağmalanan alanlarımızın yerine yeni konutlar istemiyorum örneğin... Topyekün bir planlama istiyorum. Her kente yeni bir siluet istiyorum. Geçmişin belki korunması, ama yeninin dünyaya örnek olarak baştan yapılmasını istiyorum. Acaba çok şey mi istiyorum...
Süper Lig’e bir yolcu
Bir isteğim daha var, 2013’ten... Bu yıl İzmir’den bir şampiyon istiyorum. Süper Lig’de bir takımımızı görmek istiyorum. Karşıyaka, Göztepe, Bucaspor’dan biri de olur, üçü de... Üçü olursa çok mutlu olurum. Ama en azından biri çıksın istiyorum.
Paylaş