Bu konuyu gündemde tutmalıyız

Socar Türkiye CEO’su Kenan Yavuz’un çarpıcı sözleri bir tartışma başlattı.

Özetle ne demişti Yavuz...

“Nitelikli ara işgücü bulamıyoruz. Üniversite bitirdim diye eline diploma alan, ben ne zaman müdür olacağım demeye başlıyor. Ailelere sesleniyorum, Sit’com üniversitelere çocuklarınızı gönderip hayatlarını karartmayın. İş bulamazlar...”
Ve eklemişti.
“Bana üniversite mezunu CV yollamayın. Bakmadan çöpe atıyorum...”
Aslında buna benzer yorumları birçok sanayi odasının başkanı yapmıştı, ancak Yavuz daha çarpıcı ve sivri cümleler kullanınca çok daha fazla ses getirdi.
Kenan Yavuz’a bir destek de Ege Bölgesi Sanayi Odası eski Meclis Başkanı Mehmet Tiryaki’den geldi. Tiryaki otomotiv yan sanayi sektörünün en önemli temsilcilerindendir.
Bakın Tiryaki ne diyor; aynen yayınlıyorum.

***

“Değerli dostum Kenan Yavuz ile röportajı dikkatle okudum. Benim de bu konuda bir katkım var. Milli eğitim sistemimiz bu soruna acilen stratejik ve uzun vadeli bir hedefle çözüm üretmek zorundadır. 10 Temmuz Cuma günü doğum yerim olan Kütahya’nın Simav ilçesinde ailemiz adına bir temel atma törenine katıldım. Bu tören esnasında Simav Sanayi ve Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Şeref Kazcıoğlu da Simav’da dahi çıraklık okullarının neredeyse bitmek üzere olduğunu, yakın bir gelecekte tıraş olacak berber, araba tamir ettirecek usta bulamayacağımızı ifade etti ki buna katılmamak mümkün değil. Ayrıca Endüstri Meslek Liseleri’nin makina teçhizat bakımından en pahalı eğitimi verdiği halde, vasfı en düşük okullar haline geldiğini belirtti. Ülke genelinde Meslek Liseleri’ne gidecek çocuklar için ‘Bu çocuktan bir şey olmuyor bari Meslek Lisesi’ne gitsin’ ifadesi durumun ciddiyetini gösteriyor.
Hep beraber, kalkınmanın sanayileşme ve üretim sayesinde olacağını söyleyeceğiz, fakat en düşük eğitim düzeyinde olan elemanlarla yola devam edeceğiz. Bu mümkün değildir. Ayrıca ülkemizdeki meslek liselerimizin makina parkurları ve teçhizatı yeni teknolojiye adapte edilmediği için buradaki eğitimcilerimiz de zorlanmaktadır. Çözüm ise meslek liselerini TOBB Birliği çatısı altında bulunan Sanayi ve Ticaret Odaları’na vermektir; böylece sanayici kendi elemanını kendisi yetiştirir. İki yıllık Meslek Yüksek Okulları’nın durumları daha da sıkıntılı... Bu okullardan mezun olan gençlerimiz üniversiteden mezun olmuş psikolojisi ile iş ve ücret beğenmiyorlar.
Üniversitelerimiz ise artık her ilde var hatta Simav’da olduğu gibi diğer ilçelerde de fakültelerimiz açıldı, fakat buraları da eğitim ve öğretim elemanları için didinip duruyor. Bazı küçük il ve ilçelerin fakültelerindeki atölye yetersizliğinden dolayı gençler de buradan yeterli pratik eğitim almadan mezun oluyorlar.”

***

Bu konuyu bir süre daha gündemde tutmalıyız.
Gittiğim her yerde benzer şeyler duyuyorum.
Ama benim masamın üzerindeki CV’ler, özgeçmişler azalmıyor aksine giderek artıyor.
Türkiye üreten bir ülke olmalı ve kendine yeni bir yol haritası çizmeli...

Diyalog kurulduğunda üslup da yumuşuyor

Koalisyon görüşmeleri başladı. Dikkat ediyor musunuz; kullanılan üsluba, seçilen kelimelere... Belli ki; liderler, parti yönetimleri çok titiz davranıyorlar, nezaketli konuşuyorlar. Kabul meydanların dili farklıdır. Ama son 10 yılda yaşadığımız gibi hiçbir zaman da bu kadar gergin olmamıştı. Siyasetin dili yumuşadığında günlük hayat da rahatlıyor. Özetle diyalog olduğunda, diyalog kurulduğunda her şey çok daha kolay oluyor.