Paylaş
Egeli turizmciler Bakan Avcı’dan isteklerini beş maddede özetlemiş.
Valla ben de bir özet yapsam, aynı şeyleri sıralardım.
Neler mi istenmiş?
1. Müze
2. Stadyum
3. Marina
4. Direkt uçuş
5. PR çalışması
***
İzmir müze konusunu 15 yıldır konuşuyor, tartışıyor. Önce yerini aradık, sonra adını belirledik, sonra...
Sonra neden olmadığını inanın bilmiyoruz.
Ege Medeniyetleri Müzesi ya da Batı Anadolu Medeniyetleri Müzesi İzmir’e çok şey katar.
Bakın Bilbao’ya...
Guggenheim Müzesi kentin turizm ivmesini çok yukarıları taşıdı.
İZBAN Türkiye’ye örnek oldu.
Hep söylüyorum.
Merkezi hükümetle yerel yönetimlerin ortak çalıştığı en güzel projelerden biri İZBAN...
Müze konusunda da ortak bir proje İzmir’e çok yakışır.
Aslında büyükşehir belediyesi bu konuda bir hamle yaptı.
Agora kazılarının çevresinin kamulaştırılarak müzenin buraya yapılmasını teklif etti.
Neden olmasın?
O bölgenin değişimi bu sayede hızlanabilir.
Ben destekliyorum.
Atina’daki müzeden çok daha güzelini yaparız.
***
Stadyum...
Konuşmaktan, anlatmaktan dilimde tüy bitti.
Spor artık sadece spor değildir; diye...
Spor; kentlerin gelişmesinde itici bir güç haline geldi.
Ve İzmir uzun zamandır bu güçten yoksun hareket ediyor.
Bırakın küçük bir stadı; takımlarımız kendi saha maçlarını deplasmanda oynamak zorunda kaldılar.
İyi bir stat olmadıktan sonra da İzmir’in futbolda başarısından söz etmek mümkün değil.
***
Marina...
Fransız Riviera’sı ne kadar ünlüyse İzmir’in kıyıları da öyle olabilir.
İddialıyım.
İzmir körfezi yüzülebilir hale gelsin; marinalarımız bitsin; Nice kadar konuşulur oluruz.
***
Direkt uçuşlar arttıkça İzmir’e gelen turistin sayısında da artış olur.
Sadece turist değil; inanın yatırımcı da gelir.
İzmir’in havayolu potansiyelinin yüksek olduğuna inanıyorum.
Bakın iki kent arasında en fazla uçuş sayısıyla İzmir – İstanbul yıllardır rekor kırıyor.
Direkt uçuşlar kentin turizminin gelişmesinde gerçekten önemli...
***
Ve tanıtım...
Söylemeye bile gerek yok.
Tanıtım kampanyalarını hiç kesmeyeceksiniz.
Kemeraltı’nı da unutmayalım
Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, Basmane ve çevresini de ziyaret etti.
Ve bu bölgenin gelişmesine destek olacaklarının sözünü verdi.
Sevindim çünkü asıl kentsel dönüşüm ancak böyle oluyor.
Yık yenisini yap; dediğiniz zaman dönüşümün bir ayağı eksik kalıyor.
Oysa Basmane gibi kentin yeniden cazibe merkezlerinden biri olabilecek bir yerin yıllardır atıl durumda beklemesi, mevcut projelerin bir türlü hayata geçirilememesi gerçekten üzücü...
Bu tür dönüşümler sadece yerel yönetimlerle olmuyor; mutlaka bakanlıkların desteği de gerekiyor.
Bazı muafiyetlerin sağlanması, katkıların yapılması, bölgesel imarın yeniden düzenlenmesi şart...
Türkiye’de güzel örnekler yok değil.
Örneğin İstanbul’da Fransız Sokağı bu mantıkla ele alındı.
Çok da başarılı olundu.
Basmane’de çok güzel evler var.
Agora kazılarıyla bu projenin birleştirilmesi ve Kemeraltı’nın da işlenmesiyle İzmir yeni bir cazibe merkezine sahip olacak.
Bu söylediklerim özellikle de Kemeraltı için geçerli...
Kemeraltı’nı yeniden keşfetmeliyiz.
İzmirliler, İzmir’e gelenler Kemeraltı’na yeniden gitmeliler.
Hem de gece, gündüz...
Akşamları bir ölü şehir görünümünde olan Kemeraltı’nın 24 saat yaşanabilir bir yere dönüşmesi lazım.
Zor değil ama bunu mutlaka Turizm Bakanlığı’yla belediyenin birlikte yapması gerekir.
Bakan Avcı’dan İzmirliler olarak bunu da bekliyoruz.
Kemeraltı için özel bir proje istiyoruz.
Kaybedilen bir şey yok
Eskişehir durdu durdu; Göztepe’ye patladı.
Maçı baştan sona izledim.
Eskişehir’i o gün tutmak mümkün değildi. Bence üç büyükler bile olsa Eskişehir sahadan galip ayrılırdı.
Ama Göztepe de bu değil.
Biliyorum; moraller bozulmuştur.
Teknik direktör Okan Buruk’un gidişine üzülenler olmuştur.
Bence enseyi karartmayın.
Yukarıya çıkmak için yeterli zaman Göztepe’nin önünde hala var.
Kaybedilen bir şey yok...
Tek bir şartla...
Sahada takımın kalitesini gösterecek bir oyun sergileyerek...
Final four yakışır
Pınar Karşıyaka çeyrek finalde İtalyan Venezia’yla karşılacak. Venezia’yı 40 sayı farkla yendiğimiz maçta ben de tribündeydim.
Yine olur mu; bilemem.
Her maçın atmosferi farklıdır çünkü...
Ama Karşıyaka camiası için de bir final four ne kadar güzel olur.
Karşıyaka’nın buna çok ihtiyacı var.
Ve bir de şunu unutmamalı.
Burası giderek bir basketbol kenti oluyor.
Karşıyaka’da basket futboldan daha fazla konuşulur hale geliyor.
Futboldaki istikrarlı başarısızlık, baskette de istikrarlı bir başarı var.
Tribünleri dolduranlar da her zaman değil ama kendi takımlarının sahada galip gelmesini istiyor.
Bu turu geçersek final four’a ben de gideceğim.
Paylaş