TURNA ÇIKTI YOSUN ÇOĞALDI

Dönem dönem Ankara’daki barajlar üzerinde helikopterle inceleme gezisinde bulunan ASKİ Genel Müdürü İrfan Kaya, suyun yeşil rengine takılmış.
Mogan ve barajlarda kontrol altına alınamayan yosunların sebep olduğu bu rengi araştıran ASKİ ekibi suçluyu bulmuş: Turnalar...
Yanlış duymadınız, sadece Ankara’da değil, Türkiye’deki pek çok baraj ve gölün yosun seviyesinin artmasına turna balıklarının neden olduğu bulgusuna ulaşılmış.
Haylı saldırgan ve etçil olan turna balıkları suda yaşayan hareketli tüm nesnelere saldırıyor. Hal böyle olunca da yosun yiyen balıkların da sayısında bir hayli azalma olmuş.

MOGAN’IN DURUMU ORTADA

ASKİ Genel Müdürü Kaya çalışmayı şöyle anlatıyor:
“Mogan’da da barajlarda da sularımız temiz olduğu halde yeşil bir renk suya hakimdi. Bölge halkı, barajlara bırakılan turna balıklarının ot yiyen balıklara saldırıp neslini tükettiğini, bu yüzden de yosunların arttığını iddia etti. Bizim de araştırmalarımız bu iddiayı doğruladı. Turnalar bizim sularımızın balığı değil. Kim, neden, hangi amaçla bıraktı, bilemiyorum. Ama iyi niyetli bir davranış değil. Mogan’ın durumu ortada. Biz de turnaların yarattığı bu sağlıksız durumu ortadan kaldırmak için Ankara Üniversitesi’ne danıştık. Umarım turnaları kontrol altına almak için bir yol bulabiliriz.”

ÜNİVERSİTE ÇARE ARIYOR

Hayli ilginç olan konuyla ilgili gazetemizin genç ve başarılı muhabiri Ender Baykuş çalışmaları Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Çolak’a sordu. Turnaların kontrol altına alınması için yol aradıklarını ifade eden Çolak, şunları söyledi:
“ASKİ göletlerde ve baraj göllerinde yaşayan vahşi turna balığının stabil seviyede kontrol altında tutulması için bize danıştı. Baraj göllerinde yosun ve bitki ile beslenen otçul balıklar var. Bunlar azalması tatlı sularda yosunlaşmaya neden olabilir. Turna balığı etçil bir balık olduğu için yosun yiyerek neslini devam ettiren türler için sıkıntı yaratabilir. Biz Su Ürünleri Mühendisliği Bölümü ile birlikte bir çalışma yaparak ASKİ’ye bulduğumuz bulguları ve ne yapılması gerektiğini bilgisini sunacağız.”
Barajlardaki yeşili bilmem ama bugüne kadar Mogan’daki yosunlar hep suların çekilmesine ya da kuraklığa bağlanmıştı. Şimdi ise en büyük ‘zanlı’ turnalar.

VALİ YÜKSEL HAKLI AMA...

Ankara Valisi Alaaddin Yüksel...
Ankara’ya atandığı günden bu yana kentten yana açıklamalarıyla gündemin en belirleyici aktörlerinden birisi oldu.
Protokole sıkışıp kalmadı, kentin sorunlarıyla ilgilendi.
Birbirinden farklı kesimlerin takdirini topladı.
Türkiye gündemine yerleşen koşu ve eylem yasaklarında hedefe konulmaya çalışılsa da Ankaralı biliyordu Yüksel’i. O yüzden ayrışmaların parçası olmadı hiç bir zaman.
Geçtiğimiz günlerde Türkiye Genç İşadamları Derneği Ankara Şubesi’nin konuğuydu. Açıklamaları yine çarpıcıydı. Benimse şu cümleler dikkatimi çekti:
“8 yıldır Ankara’nın gündemini Eskişehir yolundaki demir kafes oluşturuyor. Gazeteler 3 günde bir bunu yazıyor. Dünya kenti olmayı, marka şehir olmayı hedefleyen bir kent bunlarla mı uğraşmalı.”
Sayın Vali kesinlikle haklı.
Ama dünya kenti olma iddiasındaki bir kentin göbeğinde, binlerce ton demir yığını yıllarca duruyorsa, bunu bir gün değil her gün yazmalı.
Burada söz yazana mı yoksa atıl projeyi yapana mı bilemiyorum.
Tıpkı Vali Yüksel’in bıkmadan usanmadan söylediği “Dünya kenti olmak”, “EXPO’yu almak”, “Ortak Akılda Buluşmak”, “Modern fuar alanlarına sahip olmak” gibi büyük hedefleri yazmaya, çözülmeyen sorunların da “ısrarla” üzerine gitmeye devam edeceğiz...