Paylaş
Bono piyasasında gösterge kağıt olan 27 Eylül 2006 vadeli kağıdın ortalama bileşik faizi spot işlemlerde Salı günkü yüzde 17.8 seviyesinden yüzde 17.65’e geriledi ama valörlü işlemlerde yine hafif bir yükselişle yüzde 17.7 seviyesine çıktı.
Dolar kuru ise YTL karşısında önceki günkü 1.38 seviyesinden hafif aşağı yönde bir hareketle 1.37 YTL’ye indi.
Bugün borçlanma alanındaki ilk üç aylık gelişmeleri bir özetleyelim istiyoruz. Malum hükümetin 2005’in başı itibariyle hem IMF hem de AB ile ilgili konularda ayak sürüdüğü geç kaldığı eleştirilerini aktarmıştık sizlere. Bu ayak sürümenin etkilerini de her anlamda izleyebiliyoruz.
İşte bu etkinin bono piyasasındaki yansıması:
Mesela, Hazine’nin mart ayı içinde yaptığı borçlanma ihalelerinin ortalama bileşik faizi yüzde 18,3 oldu. Şubat ayında ise bu oran %17.7 idi. İlk üç aya baktığımızda ise borçlanma faizinin ortalama yüzde 19,3 olduğunu görüyoruz. Bugün itibariyle gelecek 12 aylık enflasyon beklentisinin yüzde 7,2 olduğunu düşünürsek karşımıza kabaca şu sonuç çıkıyor:
Bu yılın ilk üç ayında reel faiz neredeyse yüzde 12 seviyesine çıktı.
Mart ayı itibariyle reel faiz yüzde 10,5 seviyesinde. Oysa şubat ayında ilk kez reel faizlerin yüzde 9’luk seviyesi ile yüzde 10’un altına gerilediğini görmüştük
Bu veriler bize işi ne kadar sıkı tutmamız gerektiği konusunda önemli bir ipucu veriyor. Dün Brezilya’nın borcunu azaltarak IMF ile yeni bir anlaşma yapmadan yoluna devam edeceği yönündeki haberleri hepimiz okuduk. Ama Lula da Silva Başkanlığındaki ülke bu noktaya gelebilmek için çok çalıştı. (Sosyalist devlet başkanı Lula hem sıkı bir ekonomik program uyguladı hem de sosyal sorumluluk taşıyan projelere büyük ağırlık verdi.) Bir gün Türkiye de IMF kıskacından kurtulabilir mi? Böyle gidersek zor.
Paylaş