IRAK Savaşı sonrası Türkiye-ABD ilişkilerinin yeniden nasıl tanzim edileceğine dair, ABD perspektifli ipuçlarını ABD eski Ankara Büyükelçisi Mark Parris veriyor.
Sabah Gazetesi'nde 06.04.2003 Pazar günü yer alan bence çok önemli bu haberde:
‘‘Türkiye-ABD arasında 2. tezkereden sonra başlayan gerginlik için eski ABD Büyükelçisi Parris ‘Zaten olacaktı. Bölgede dengeler değişti' dedi’’ deniyor.
* * *
Türkiye’de 1997-2000 yılları arasında Amerikan Büyükelçisi olarak görev yapan Emekli Büyükelçi Parris, son yazdığı bir değerlendirme yazısında Türk-Amerikan ilişkilerinin son durumunu ve geleceğini sorguluyor, ilişkilerin devam etmesi için yeni dinamiklerin geliştirilmesi gerektiğini savunuyor.
Parris'e göre 2 ülke arasında tezkere konusunda ABD'de düş kırıklığına yol açan gelişmeler yaşanmasaydı dahi ilişkilerin çerçevesi yine değişecekti, çünkü Irak harekátından sonra bölgenin yapısı temelden değişecekti.
* * *
‘‘Parris, bölgedeki değişiklikler sonucu, Amerika'nın, Türkiye'deki İncirlik Üssü'ne ihtiyacı kalmayabileceğini de ifade etti. Parris, bugünkü yaklaşımların bir yıl öncesine göre farklı olduğunu vurgulayarak:
‘Bir yıl önce Türkiye, İngiltere dışında Amerika'nın en güvenilir müttefiki olarak görülüyordu. Durum şimdi farklı. Ancak Powell'ın ziyareti, hálá birlikte çalışma imkánımızın olduğunu göstermek açısından önemliydi. Türkiye'nin coğrafi büyüklüğü, yeri ve nüfus yapısı Amerika için önemli olmaya devam edecek. Bu da Irak harekátı bittikten sonra bölgedeki yeni oluşum çerçevesinde, ortak görüşler etrafında birleşmemize ve ne yapacağımıza karar vermemize yardımcı olacak' diyor.’’
* * *
Parris, ayrıca ‘‘Gül'ün, Türkiye'nin koalisyonun bir parçası olduğunu açıkça ifade etmesi memnuniyet verici. Sanırım bu ilk defa dile getirildi, Washington'da çok iyi karşılanacaktır’’ diye konuşuyor.
* * *
Bu çok önemli haberi okuduktan sonra insan sormadan edemiyor:
1) Türkiye yıllara dayanan bu değişimin farkında mıydı?
2) Türkiye’nin, ekonomik varlığını, stratejik tarifini, kendi önemini dayandırdığı ve 1950'den beri süregelen ABD'nin ‘‘stratejik ortağı’’ olma politikası değiştiğine göre, ülkemizin yeni dış politikası ne olacak?
3) Gül'ün bahsettiği ‘‘koalisyon ortaklığı’’ açıklaması hangi TBMM veya hükümet kararına dayanıyor. Bu açıklama ABD'de beğenilirken, TBMM Başkanı Bülent Arınç neden karşı çıkıyor?
4) Yeni uluslararası düzende KKTC'nin hiçbir stratejik önemi kalmadığı bu savaşla ayan beyan ortaya çıkmış ve Kıbrıs'ta ‘‘Rauf Denktaş politikaları’’ uluslararası yeni düzen açısından tamamen çökmüş iken ve dahi Rauf Denktaş neredeyse BM tarafından ‘‘persona non-grata’’ (istenmeyen adam) ilan edilirken, Türkiye Cumhuriyeti'nin ‘‘Kıbrıs politikası’’ nedir?