GALİBA bu sorunun cevabını bulabilsek Türkiye’nin yakın geleceğini daha iyi analiz edebiliriz.
Soruyu daha net soralım:
Ortadoğu denkleminde kilit ülkeler içinde Türkiye var mı?
Başaktör ABD! Başaktöre kafa tutan aktör İran!
Peki Türkiye nerede? Çoklu cevap anahtarından seçimi siz yapın:
a) ABD, İran’a karşı Türkiye’yi bölgede başat ülke olarak tutmak istiyor.
b) ABD, Türkiye’den yalnız Kuzey Irak’taki oluşuma ses çıkarmamasını istiyor.
c) ABD, Türkiye’ye sadece Kuzey Irak’ın geleceğini koruması için sınırlı bir rol biçiyor.
d) ABD bir punduna getirip İran’la anlaşmayı umuyor, bu durumda Türkiye’ye hiçbir rol düşmüyor.
Ben sorduğum sorunun cevabını bilmiyorum. Bunu çok içten söylediğime inanın. Zira, yukarıda saydığım şıkların hepsini olası görüyorum. Neden?
* * *
ABD, Ortadoğu’da ne istediğini biliyor: Enerji kaynaklarının denetimini korumak, daha doğrusu denetimin, yükselen yıldız Uzakdoğu eksenine kaptırılmaması en büyük arzusu.
Ancak, ABD bunu nasıl temin edeceğini bilmiyor.
a) Irak’tan asker çeksin mi, çekmesin mi?
b) İran’la uzlaşsın mı, İran’a saldırsın mı?
i) İran’ı olası Rusya+Çin+Hindistan ittifakına kaptırmamanın en iyi yolu onu kazanmak mıdır?
ii) İran’a hiçbir şekilde güven olmaz, bir hava saldırısıyla İran’a belini kolay kolay doğrultamayacağı bir darbe vurmak en doğru seçenek midir?
* * *
ABD açısından yukarıda saydığım her türlü olasılık mümkündür. Hangi seçimin en doğru seçim olduğunu Cumhuriyetçiler kadar Demokratlar da bilmemektedirler.
Örneğin, Demokrat aday adayları arasında kasımda başkan seçilirse mazlum devletlerin temsilcisi olacağı umulan siyahi Barack Obama, İran’ın vurulması gerektiğini düşünmektedir!
* * *
Peki Türkiye ne durumda?
Türkiye, Ortadoğu’da aktif rolalmaya soyunan değil, kendi derdine derman arayan bir ülke görünümünde.
Halihazırda hükümette muazzam bir zaferle tek başına iktidar olmuş bir parti var. Ancak, Türkiye’nin Ortadoğu’da istikrarın kalesi olması beklenirken Başbakan’ın çizdiği akıl almaz sert ve haşin zikzaklar sayesinde partisi kapatılma davasıyla karşı karşıya kalmış vaziyette.
Dava sonuçlanana kadar Türkiye; Anayasa’yı korumak ve kollamak göreviyle başa getirilmiş ama kendisi Anayasa’yı ihlalden yargılanan bir hükümetle yönetilmek durumunda! Herhalde, bu durum dünyadaki abuklukların en başta gelenlerinden birisidir.
Dava sonuçlandığında ise ortaya iki olasılık çıkacak:
a) AKP kapatılacak ve 300 küsur "bağımsız milletvekili" TBMM’nin en büyük grubu olacak. Liderleri yasaklı olduğu için bu 300 milletvekiline sonsuz sayıda don biçilecek. Türkiye bu olasılıklarla haşır neşir olacak.
b) AKP kapatılmayacak. Mağduriyeti oya çevirme konusunda çok büyük bir üstat olan Recep Tayyip Erdoğan yola bugünden çok daha mağrur, sert ve çok daha tavizsiz olarak devam edecek.
* * *
ABD yerine siz olsaydınız, Ortadoğu’da ne istediğinizi kendinizin de bilmediği bir dönemde böyle bir ülkeye ne rol verirdiniz?