(BU yazı yazılırken Anayasa Mahkemesi CHP’nin, Cumhurbaşkanlığı seçimi ilk turunun iptali ile ilgili başvurusu hakkında bir karar almamıştı.)
Eğer, Anayasa Mahkemesi CHP’nin itirazını kabul ederse; cumhurbaşkanlığı seçiminde ilk tur iptal edilir, TBMM seçime devam edemez ve Anayasa gereği kendisini feshederek erken seçime gider.
Bu beklentiye göre kriz aşılmış olur!
Ancak, belki de kriz yine aşılamaz, üstelik geleceğe de ipotek konmuş olur!
* * *
Bundan böyle her cumhurbaşkanı seçiminde, oturumun açılması için, 367 milletvekilinin hazır bulunması gerekir. 550 kişiden oluşan TBMM’de 367 (üçte iki çoğunluğu), bu yaz yapılacak erken seçim dahil, kolay kolay ne tek parti, ne de koalisyon hükümeti sağlayamayacağı için bütün cumhurbaşkanı seçimleri, TBMM’de 367 çoğunluğu temin edecek muhalefet partisinin veya partilerinin sultası altına girer.
İktidar, ya muhalefet partilerinin de kabul edeceği cumhurbaşkanını seçmek zorunda kalır, ya da her seferinde yeniden genel seçime gidilir!
Öte yandadeniliyor ki; bu tıkanıklığı önlemek için TBMMerken seçim yapar ve derhal Madde 96’da yer alan "Anayasa’da, başkaca bir hüküm yoksa, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının en az üçte biri (184 milletvekili-CÜ) ile toplanır" hükmünü Madde 102’de yer alan "Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının üçte iki çoğunluğu ile ve gizli oyla seçilir" hükmü önüne de açıkça yazar ve sorun çözülür.
* * *
Benim sonradan yapılacak Anayasa değişikliği çözümü ile ilgili uyarılarım var:
1) Madde 175’e göre"...Cumhurbaşkanı Anayasa değişikliklerine ilişkin kanunları, bir daha görüşülmek üzere TBMM’ye geri gönderebilir. Meclis, geri gönderilen kanunu, üye tamsayısının üçte iki çoğunluğu (yine 367) ile aynen kabul ederse Cumhurbaşkanı bu kanunu halkoyuna sunabilir."
Yeni cumhurbaşkanı seçilmeden erken seçim yapılsa dahi, yeni Meclis’te iktidar Anayasa’da bu değişikliği yapmak için yine muhalefete (367) muhtaç olacaktır.
2) Her ne kadar Madde 148 "Anayasa Mahkemesi... Anayasa değişikliklerini ise sadece şekil bakımından inceler ve denetler" diyorsa da, hatta Madde 153 "...Anayasa Mahkemesi bir kanun veya kanun hükmünde kararname(yi) iptal ederken, kanun koyucu gibi hareketle, yeni bir uygulamaya yol açacak biçimde hüküm tesis edemez (kendini kanun koyucu yerine koyamaz-CÜ)" diyerek Anayasa Mahkemesi’nin yetkilerini sınırlıyorsa da; geçmişteki bazı uygulamalar Anayasa’nın bazı kararlarına içtihat kazandırmış ve bu kararları değiştirmek mümkün olmamıştır.
* * *
Eğer, Anayasa Mahkemesi CHP’nin itirazını kabul ederse bazıları ortaya yeni içtihat çıktığı iddiasına girebilirler.
Yeni içtihat: TBMM’nin herhangi bir konuda karar alabilmesi için; o karara gerekli oy sayısı (milletvekili) hazır bulunmadan oturumun açılmayacağı olacaktır.
İlgili Anayasa maddesi değiştirilse dahi, Madde 150’ye göre "...Anayasa’ya aykırılığı iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’nde doğrudan doğruya iptal davası açabilme hakkı... anamuhalefet partisi... ile TBMM üye tamsayısının en az beşte biri (110) tutarındaki üyelere aittir" hükmüne dayanarak muhalefet Anayasa’da gerekli değişiklik yapılsa dahi iptalini, yeni içtihatı göstererek, yine deisteyebilir!
Anayasa Mahkemesi’nin CHP’nin iptal istemini kabul etmesi durumunda:
1) Erken seçim sonrası kurulacak yeni TBMM de yine aynı sorunla karşı karşıya kalabilir!
2) Madde 102’nin üçüncü oturumdan sonra "salt çoğunluğu" kabul eden maddelerinin hiçbir anlamı kalmaz. Cumhurbaşkanı bundan böyle hep ancak 367 oy bulunursa seçilir.
3) Madde 102 değişse dahi, istediği an muhalefet bu değişikliğin iptalini isteyebilir.