Paylaş
* * *
Önce ortada açık ve seçik cereyan eden bir ekonomik ilişkiyi nakil edeceğim. Bu ilişkide herhangi bir yanlışlık veya gizlilik yok. İnşaat ve enerji şirketi Türkerler ile Birleşik Arap Emirlikleri merkezli Crescent Petroleum Company International Limited, Kuzey Irak kaynaklarından temin edilecek doğalgazın Türkiye’ye ithal edilmesi ve iç-dış piyasalara satılması amacıyla Türkiye’de iki şirket kurdu. “İnci Doğalgaz İthalat İhracat” ve “İnci Doğalgaz İletim”.
İthalat ve iletim lisansları almak üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’na başvuruda bulunan İnci Gaz Şirketleri gazın Irak’tan tedarikini sağlayacaklarını bildirdi. Lisans işlemlerinin tamamlanmasının ardından 2011 Aralık ayı sonu itibariyle yıllık 3.5 milyar metreküp olarak başlaması planlanan doğalgaz akışının, kademeli bir şekilde artarak yıllık 10 milyar metreküpün üzerine çıkması bekleniyor.
Türker, inşaat sektörüne 1993’te girerek Türkerler İnşaat’ı kurmuş. Kısa sürede sektörde yer edinen Türkerler, doğalgaz, yollar, köprüler, endüstriyel tesisler, toplu taşıma sistemleri, binalar, enerji projeleri, arazi geliştirme alanlarında başarı ile faaliyet göstermeye başlamış. Son dönemde, liman işletmeciliğine, gaz dağıtımına, hidroelektrik enerji üretimine, rüzgâr enerji santrallarına, termik santrallara da yatırım yapmış.
* * *
Öte yanda Crescent Petroleum 2006’da, Kuzey Irak Yönetimi’yle doğalgaz çıkarma anlaşması yaptı. Bu anlaşma ile Kuzey Irak’ta doğalgaz kaynağı sayılan tek ve en büyük sahada çalışmaya başladı. 2007’de doğalgaz buldu. Kuzey Irak hükümeti ile yaptığı anlaşmaya göre, önce Erbil şehrinin elektrik santralına gerekli doğalgazı verecek, kalanı da dış pazarda satacak.
Bu arada belirtelim, Türkerler Grubu’nun Başkanı Kazım Türker, Başbakan’ın dostu Remzi Gür’e “ağabey” dediğini her fırsatta dile getiriyor. Türker’in Remzi Gür’le iş ortaklığı da bulunuyor.
Bütün bunları yazdıktan sonra aklıma takılan bazı soruları sıralamak istiyorum:
1) Crescent Şirketi Kuzey Irak’ta çıkaracağı gazın büyük bir bölümünü Türkiye’ye satmayı hedefliyor. Bu konu bizzat Kuzey Irak Yönetimi tarafından Türkiye Hükümeti’nin yolladığı Özel Temsilcilere iletildi. Buna mukabil, Türk Hükümeti’nin yetkilileri Türkiye’nin doğalgazı alması için kurulacak ticari yapının Remzi Gür ile konuşulmasını istediler mi?
2) Sonraki tarihlerde Crescent yetkilileri Türkiye’ye geldi. Başbakan ve eski Enerji Bakanı ile bizzat görüştüler. Bu görüşmeleri Remzi Gür mü ayarladı? Başbakan kendilerine Remzi Gür ile irtibatta olmalarını iletti mi?
3) Türkiye Hükümeti “İnci Doğalgaz Şirketi” ile yakından ilgileniyor. Örneğin, Irak Masası Temsilcileri Remzi Gür ile birlikte Crescent’in Dubai-Sharja’daki merkez ofisine şahsen ziyarette bulundular mı?
4) Dışişleri Bakanlığı yetkilileri dış ülkelerde iş yapan şirketlere ve işadamlarına yardım edebilirler, bence bunda hiçbir garabet yok. Ancak, bu kadar kritik ilişkiler içinde olduğumuz Kuzey Irak Kürtleri ile problemleri çözmeye çalışan, buna bağlı olarak içeride de “Kürt açılımı”na soyunan Türkiye’nin bu konu ile birinci derecede yetkili elçilerinin Remzi Gür’e destek vermesi stratejik açıdan doğru mu?
Öz cümle; Kuzey Irak Yönetimi’nden Remzi Gür ile ekonomik irtibat kurmasını isteyen Dışişleri yetkililerinin aynı yönetimden siyasi isteklerde de bulunmaları nasıl bağdaşıyor?
Paylaş