BİR çocuğun not defterinden: Bahşişi bol almak için en güçlü taktikler:
1) Elini öptüğün büyüğün de eğilip seni yanaklarından öptükten sonra, yanağın tükürükten sırılsıklam olsa dahi, sakın elinle yanağını silme. Büyüğü ürkütürsün.
2) El öpme işlemi tamamlandıktan sonra büyüğün yanından ayrılma, karşısında boynunu bükerek öyle dur. Herifçioğlu öyle beleşe el öpülmediğini anlasın.
3) Ancak, yine de bahşişi alırken hafif utanır gibi yap ve duyulur duyulmaz bir sesle ‘‘Ama amcacığım ben sizi çok seviyorum! Bahşişe ne gerek var!’’ de. Bu sırada bakışların o kadar riyakar olsun ki, adam ciddi olmadığını anında anlasın.
Sahih sanırsa, gelecek bayrama avucunu yalayabilirsin.
* * *
4) Bir kere dahi bahşiş vermeyen büyüğün yanına bir daha öldüm Allah uğrama. Böylelikle hem vaktini boşuna harcamamış olursun, hem de diğer büyüklere göz dağı verirsin. Yani onları imajlarını çizmekle tehdit edersin.
5) Büyüklerin yanında sık sık cüzdanını çıkar, paranı say. 5 milyonlukları ayır, ‘‘Bunları şunlar, şunlar verdi!’’ diyerek, büyüğün duyduğu anda hasetten kendinden geçeceği isimleri gündeme getir, hem de ona kabul edeceğin bahşişin miktarı için hedef göster.
6) Büyüğün ‘‘Tühh! bende bozuk kalmamış, sadece 20 milyon var!’’ derse, hemen ona istediği kadar para bozabileceğini, bu konuda her bayram tedbirli davrandığını bildir. Para bozma durumunda 5 milyondan aşağı bahşiş kabul etme. Yoksa kurtarmaz.
7) Bayramdan önce hem oturduğun apartmanın hem de mahallenin krokisini çıkar. Bir bayram önce, hangi teyze ve amca bol bahşiş vermişse, onların kapı numaralarını krokide işaretle. Ayrıca arkadaşlardan ‘‘eli bol olanlar’’ konusunda tiyo al, onları da krokiye not et. Bu evleri bayramın ilk günü namazdan hemen sonra ziyaret et. Ellerinde belli miktarda bahşiş parası vardır, geç kalırsan biter, sen avucunu yalarsın. Üstelik onlar da öğlene doğru kendi büyüklerini ziyarete gideceklerdir.
8) Fazla tanımadığın insanların evine girme. Kızarlar. ‘‘Bu da nereden çıktı’’ derler. Bahşişi ve şekeri kapıda al ve hemen sıvış. Sadece şeker veya mendil verenleri de krokide kırmız kalemle işaretle, bir dahaki bayramda onlarla vaktini harcamamış olursun.
9) Evde iki yaşını aşmış ne kadar velet varsa mahalleyi gezerken yanına al, kapıyı açanlara ‘‘Teyze ilk bayramı, verin elinizi öpsün!’’ de. Sevinir, ona da bahşiş verirler. Velet paradan anlamadığı için kapı kapanınca elinden bahşişini kaparsın. Ona da bir çiklet falan alırsın.
10) Pek olmaz ama; eğer yanılıp da üst üste iki defa bahşiş vermeye kalkanlar olursa, ‘‘Bana daha evvel verdiniz!’’ de ve ikinci bahşişi reddet. Namusun konusunda ünün hemen mahallede yayılır: Bak gör; bir sonraki bayram sana daha da bol bahşiş verirler. Yani ‘‘Kaz gelecek yerden tavuk esirgememe’’ meselesi!
* * *
Bayramda alacağın bahşişi muhakkak o bayramda harca. Büyüklerin para biriktirdiğini görürlerse, seni takdir ederler ama:
a) Ya ‘‘Ben kaybedersin, biz saklayalım’’ diyerek elinden alırlar. Bir daha o bahşişleri göremezsin.
b) Ya da her para istediğinde ‘‘Evladım, bayramda biriktirdiğin bahşişlerin var ya, oradan harca’’ derler.