BUGÜN Hürriyet-İnsan Kaynakları Gazetesi’ndeki köşemde yazdıklarımı okuyanlar, Türkiye’nin doğru dürüst bir bilim politikası geliştirememesinden ne kadar üzüntü duyduğumu görürler.
Ben toplumların en önemli sermayesinin insan sermayesi olduğuna inanıyor ve 21. yüzyılda ülkelerin en büyük yatırımı insana yaparak bilgi odaklı ekonomi peşinde koşmaları gerektiğini düşünüyorum.
Bizim gibi bilimi siyasetin emrine veren ülkelerin hali belli. Bir ülke ne zaman ki siyaseti bilimin emrine verir, işte o ülke o zaman "muasır medeniyet" olur.
* * *
Müteşebbis insanlar bulundukları ülkelerin itici motoru oluyorlar. Onlar sayesinde ülke ileri gidiyor, insanlar ekmek yiyor. Eğitime yatırım yapan insanlar ise ayrı bir heyecan veriyor. Zira, eğitim kurumları bana ibadet yerleri gibi ulvi duygular veriyor.
Sağ olsunlar, son yıllarda servetlerini eğitime vakfeden insanlarımız çoğaldı. Kadir Has gibi insanlar, yarattıkları eğitim kurumlarıyla ölümsüzlüğü yakalıyorlar.
Bir de Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı Enver Yücel gibi eğitimden para kazanmak üzere bu sektörde var olan insanlar var. Onlar, eğitime kár etmek amacıyla yatırım yapıyorlar. Enver Yücel’in dershanecilik ile başladığı yatırım atakları, kolejler zinciri ve bir üniversite ile devam ediyor. Enver Yücel geçen hafta birkaç gazeteciye yeni projesini tanıttı:
Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi!
Bu lise her yıl Türkiye’nin en başarılı öğrencileri arasından sadece 48 öğrenciyi kabul edecek ve onları fen liseleri müfredatındaki temel fizik, kimya, matematik, biyoloji dersleri dışında bilgisayar bilimleri, WEB, Java ile programlama, genetik bilimi, istatistik, mekatronik sistemler gibi bir kısmının ne öğrettiğini dahi bilmediğim derslerle donatacaklar.
Öğrencilere ayrıca bir bilim adamının sahip olması gereken bilim felsefesi, bilim tarihi, bilgi toplumu gibi bilim ile düşüncenin, bilim ile sosyal hayatın iç içeliğini gösteren dersler verilecek.
Müfredatı uluslararası saygınlığı olan, Türk ve yabancı bilim adamlarından oluşan bir bilim kurulu hazırlamış ve ileride denetimleri onlar yapacak.
Ders verecek hocalar titizlikle seçilmiş. Lise seviyesindeki eğitimin bir bölümünü üniversite hocaları yürütecek.
* * *
Bize bu bilgileri aktaran lise müdürü Sinem Vatanartıran ve Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süheyl Batum’un duydukları heyecan, onları dinleyen gazetecilere de kısa sürede bulaştı ve hemen hepimiz aklımızın erdiği kadarıyla bu ulvi girişime fikri katkı yapmaya çalıştık.
Ben bu köşede bugünden iki duyuru yapmak istiyorum:
1) Gönlünde bilim adamlığı yatan ilköğretim seviyesindeki gençler, bu okul hakkında detaylı bilgi edinsinler (fentek@bahcesehir.k12.tr veya 0212-669 25 00). Maddi durumlarını ise hiç düşünmesinler. Okulu kazanacak her öğrenci muhakkak kabul edilecek ve ödeme güçlüğü olanların masrafları okul tarafından karşılanacak.
2) Gönlünde eğitim sevgisi yatan her işadamı muhakkak yeni bir okul yaptıracak diye kural yok. Kurulan sisteme göre, isteyenler bu okulda birer öğrencinin yıllık masrafını (takriben 25.000 YTL) karşılayacaklar.
"Bilim vermektir!" şiarına itibar edenler, okul ile temasa geçerek burslu öğrenci okutma işine soyunsunlar! Şimdiden 20 işadamı bu hayra katılmış.
* * *
Bilime katkıda bulunmak üzere bu güzel girişimi başlatan tüm Uğur-Bahçeşehir ailesini candan kutlarım!