HALİYLE, normal yurdum insanı olarak ben de, Amerikalılar bizim seçimlere nasıl bakıyorlar, diye merak ediyorum. Hazır ABD’de iken bu merakımı da dillendirdim.
Dilimi tutamadım, zira her "normal yurdum insanı":
i) Türkiye’nin dünyanın merkezi olduğu zehabı ile tüm dünyada insanların Türkiye’de neler olduğunu an be an takip ettiğini düşünür.
ii) Ayrıca, Türkiye’deki tüm gelişmelere ABD’nin damgasını vurduğuna, ABD’nin ülkemizde ne isterse yaptığına veya yaptırdığına inanır.
Onun için ben de her önüme gelene:
i) Türkiye’deki her iki seçim nasıl sonuçlanacak? ii) Siz, istediğiniz netice çıkması için ne gibi oyunların peşindesiniz? iii) Gerekirse darbeye yeşil ışık yakacak mısınız, türü sorular sordum.
* * *
Belirli bir merkezden yönetildiği aşikár olan "normal yurdunun Amerikalısı" sorularıma:
i) Türkiye neresi? ii) Türkiye’de sultan seçimle mi işbaşına geliyor, türü kontra sorularla cevap verdi. Akılları sıra renk vermediler.
Görevleri gereği konuya daha yakın duran "daha az normal yurdunun Amerikalısı" ise bu ülkenin 200 küsur yıllık tarihinde verilen klasik cevabı veriyor:
"Türkiye egemen bir ülkedir. Müttefikimizin içişlerine karışmak aklımızın ucundan dahi geçmez."
Ben şahsen tıpa tıp aynı cevabın 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül ve dahi 28 Şubat’tan bir gün önce ve sonra da verildiğini hatırlayan bir kişi olarak, tabii ki tatmin olmadım.
* * *
Allah var; şu ana dek ABD’nin Türkiye’deki seçimlerle ilgili renk vermediğini, bu sefer gözle görülür bir şey yapmadığını, yapıyorsa da benim bunun farkında olmadığımı kabul etmem gerekiyor.
Ancak, yine de "Her söylenen söze kanma!", "Bunlar adamı hep ters yatırırlar!" özdeyişleriyle büyümüş herhangi bir Türk insanı olarak, yapılanlardan değil, yapılmayanlardan anlam çıkarmaya çalıştım.
Düz mantık olan bitenden, yapılan edilenden anlam çıkarmaya çalışır, ama dümdüz edilmiş bir mantık, olup bitmeyen, yapılıp edilmeyenden anlam çıkarmaya çalışır.
Ben de öyle yaptım!
* * *
Artık hepimizin ezber çektiği bir ikilem var:
AKP hükümetini ABD’de Dışişleri Bakanlığı seviyor, Savunma Bakanlığı sevmiyor!
Eğer, çifte seçimlere giden dönemde, ABD birkaç PKK elebaşısını Türkiye’ye teslim etseydi, AKP malı götürürdü! Şu ana dek yapmadılar.
Buna göre ABD’de AKP’yi sevmeyen Savunma Bakanlığı’nın ülkenin Türkiye’ye bakışında egemen olduğu söylenemez mi? Pentagon hiçbir şey yapmadan TSK’dan yana ağırlık koyuyor olamaz mı? Hele hele, tüm teamüllerin dışına çıkılarak, Genelkurmay Başkanı’nın ABD Başkan Yardımcısı tarafından özel olarak kabul edilmesi de bunun üzerine inşa edilse; zannım mükemmelliğe yaklaşan bir komplo teorisi seviyesine ulaşmaz mı?
* * *
Tam "herkesin görmediğini görme" payesine eriştiğimi kendime muştularken aklım basit bir konuya takıldı. Pentagon’un Kuzey Irak’ta Türkiye’nin yapmasını istediklerine direnen kurum hangisi? TSK!
Tüh, demek ki tam mükemmel komplo teorisi yokmuş!
Ben de yarı mükemmel komplo teorisi ürettim. ABD, ne AKP’nin, ne de TSK’nın dediği olsun istiyor!