ABD sarı kart gösterdi

KİMSE kulp takmasın. ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nin verdiği karar siyasi bir karardır ve Başkan Obama’nın bu kararda katkısı vardır.

ABD’de Temsilciler Meclisi üyeleri dar bölge esasına göre seçilirler, bunun için daha çok seçmenin (tabanın) taleplerine uygun hareket ederler, Başkan’ın veya parti liderinin üzerlerinde sultası yoktur ama dış politika gibi milli konularda devletin ana politika ekseni oylamaya ister istemez etki yapar. Ahmet Davutoğlu’nun söylediği gibi “istenseydi bir danışman en az bir oyu değiştirirdi”.
Komite’nin kararı Türkiye’nin dış politikasına gösterilen bir sarı karttır.
* * *
Obama Nisan 2009’da Türkiye’ye geldiğinde mümtaz basınımız tarafından şu sözlerle tanıtılmıştı. İşte bazı seçmeler:
1) “ABD Başkanı Barack Hüseyin Obama’ya büyük bir hayranlık duyduğumu gizlemiyorum. Bana göre Obama, genç yaşımdan itibaren tanımak fırsatını bulduğum Amerikan toplumunun en iyi niteliklerini temsil eden olağanüstü bir lider.”
2) “Obama’dan önceki Türkiye’yi unutunuz, Obama’dan sonra yeni bir Türkiye var.”
3) “Bu dönemi başlatan Amerikan Başkanı’nın bir ‘ilk’ olan ‘tarihi’ Türkiye ziyaretinin verdiği izlenimi üç sözcükle ifade et deseniz, Obama için şu ‘3D’yi söylerdim: Dürüst, duyarlı, dost...”
* * *
Aynı tarihlerde ben Obama’nın seçilmiş bir garson olduğunu, ABD’nin yüksek çıkarlarını savunan atanmış mutfağın ise devlet içinde yerleşik olduğunu vurguluyordum.
Yere göğe koyamadığımız Obama Nisan 2009’da TBMM’de Türkiye’nin Ermenistan ile sınır kapılarını açması gerektiğini de söylüyordu!
* * *
Ahmet Davutoğlu’nun savunduğu çok eksenli dış politika “komşularla sıfır sorun” ilkesine dayanma iddiası ile caka yaparken ben ısrarla “komşularla sıfır sorun” hedefi diye saçma bir hedefin olamayacağını söylüyordum. “Komşularla sıfır sorun” akılcılık açısından içi boş bir hayaldir, zira siz isteseniz de iki komşunuzun arasındaki sorundan etkilenir ve eninde sonunda taraf tutmak zorunda kalır, bir taraf ile sorun yaşamaya devam edersiniz.
“Mavi boncuk politikası” mutlaka duvara çarpmak zorundadır ve işte çarpmıştır.
* * *
Obama’nın “TBMM direktifi” çerçevesinde Ahmet Davutoğlu Ermenistan ile herkesin gözü önünde sınırların açılmasına yönelik iki protokol imzaladı. Bu protokollerde “Yukarı Karabağ” sorunu ile ilgili herhangi bir koşul yoktu!
Türkiye o anda hem ABD’ye, hem AB’ye, hem de Ermenistan’a mavi boncuk dağıtıyordu. Günü kurtarıyordu. Ama, protokollerin bu hali ile TBMM’ye gelemeyeceğini herkes biliyordu, zira Azerbaycan’ı dışlayan bir kararın Adalet ve Kalkınma Partisi’nden bile oy alamayacağı en başından belliydi.
Obama Yönetimi şimdi kendisine verildiği halde tutulmayan söz için sarı kart gösteriyor. Ağır uyarıda bulunuyor.
* * *
 Ahmet Davutoğlu, Obama seçilir seçilmez danışman sıfatı ile ABD’ye gitmiş ve şu sözleri sarf etmişti:
 “Obama ile Türkiye’nin dış politika tercihleri ve öncelikleri tamamen örtüşmektedir!”
Ardından da Dışişleri Bakanı oldu!
Bugünlerde Davutoğlu samimi bir özeleştiri yapsa doğru olmaz mı?
Yazarın Tüm Yazıları