ABD Büyükelçisi’nin görüşleri

ABD’nin Türkiye Büyükelçisi Ross Wilson, 4 gazeteciyle bir sohbet toplantısı yaptı. Bu sohbete katılan bir kişi olarak bugün büyükelçinin bizlerle paylaştığı bazı görüşlerini nakledeceğim.

Kamuoyundaki yaygın kanaatin aksine; büyükelçi siyasetçiler seviyesinde Türkiye-ABD ilişkilerinin çok kötü olmadığına vurgu yapıyor.

Geçenlerde Türkiye’yi ziyaret eden ABD’li Kongre üyelerinin Türk siyasetçilerle yoğun ve paralel diyaloglar kurduğuna parmak basıyor.

Büyükelçi, iki ülke arasında doğal olarak bazı pürüzlerin olduğunu kabul ediyor ama bu durumun dost ülkeler arasında her daim zuhur ettiğini de vurguluyor.

Ancak Ross Wilson’un; ikili ilişkilerde belki de mesleği gereği devamlı "sivil siyasetçileri" vurgulaması, normal yurdum insanı paranoyası içinde olan bana, sessiz de olsa, "Acaba iyi ilişkiler sadece sivillerle mi sınırlı?" diye sordurmadı dersem yalan söylemiş olurum.

* * *

TSK’nın siyasete müdahalesiyle ilgili görüşleri sorulduğunda ise siyasete "dışarıdan" müdahaleyi ABD’nin asla savunmayacağını vurguladı.

Wilson, demokrasiye sekte vurulmasının asla kabul görmeyeceğini açıkça söyledi.

Ross Wilson, iki adet Amerikan F-16 uçağının kısa süreli de olsa hava sahamıza girmesinin Türkiye’de bu kadar büyütülmesine çok şaşırmış, hatta algılamam odur ki; biraz da gösterilen tepkilere içerlemiş. Elçi, hava sahamızın sadece ve sadece pilotların "insani hataları" sonucu aşıldığını söylüyor ve "İnsan hiç mi hata yapmaz?" diye soruyor.

İki dost ülkenin birbirlerinden bu kadar çabuk şüphe duymasına Ross Wilson üzülmüş.

* * *

Genelkurmay’ın web sayfasında Putin’in ünlü "anti-Amerikancı" konuşmasının yayınlanmasını nasıl karşıladığı sorulduğunda, bu soruya doğrudan cevap vermek yerine aynı web sayfasında NATO Genel Sekreteri’nin Putin’e verdiği cevabın da yayınlandığını ama bunu Türk medyasının görmemekte ısrar ettiğini vurgulayarak cevap veriyor.

Ross Wilson e-muhtıra ile ilgili soruyu ise "TSK’nın bildirisini Türk medyasının derinine sorguladığına" dikkati çekerek yanıtlıyor. Wilson, medyadaki tepkilerin Türkiye’de demokrasinin ne kadar derinlere indiğini gösterdiğini ve böyle bir ülkenin, kimseye ihtiyaç duymadan, kendi meselelerini çözebileceğine olan inancını artırdığını belirtiyor.

* * *

Ross Wilson, Türkiye’nin PKK terörü karşısında kendini savunma hakkının sonsuz olduğunu, Türkiye’de PKK’ya duyulan öfkenin yüzde yüz haklı olduğunu söyledikten sonra bu meselenin Türkiye-ABD-Irak işbirliği ile çözülmesi gerektiğine parmak basıyor. "Türkiye tek taraflı bir kararla Kuzey Irak’a girmeye kalkarsa ABD ne yapar?" mealli bir soruya ise tecrübeli bir diplomat olarak, varsayımlar üzerine spekülasyon yapmayacağını söyleyerek cevap vermedi.

"Türkiye, Kuzey Irak meselesini esasında kendi iç politikası için mi kullanıyor?" sorusuna ise gülerek, "Bu konuda spekülasyon yapmakta serbestsiniz" mealli bir cevap verdi.

* * *

Ross Wilson’la yaptığımız sohbetten çıkarken kendi kendime, "Galiba ABD Büyükelçisi, Türkiye’de siyasete daha da beter müdahaleler olursa, hatta iş darbeye kadar giderse bu kez bunu bizden bilmeyin!" demek istedi diye düşündüm ve gayri ihtiyari güldüm!
Yazarın Tüm Yazıları