Paylaş
“Neresi sessiz sedasız? Sırf olayla geçen bir yıldı Cihanna! Hiçbir keyif almadık, yaşayamadık, canımızla uğraştık” dediğinizi duyar gibiyim.
Evet, hepimiz canımızın derdindeydik...
Hayattaki bütün önceliklerimizi geri plana attık...
Sadece sağlığımızı düşündük...
Amma velakin aşımız bulundu.
Yavaş yavaş aşılanmalar da başladı.
Demedi demeyin; 2021’in ilk çeyreğinden sonra hepimiz tekrar ayaklanacak, hayata karışacağız.
Enerjimizin yüksek, umutlarımızın zirvede olduğu bir yıl yaşamak dileğiyle.
Hepimize şimdiden iyi seneler olsun...
Neden?
Dünden beri düşünüyorum Meryem Uzerli’nin sosyal medyada paylaştığı fotoğrafları...
Giydiği kıyafeti, o el kol tutuşlarını, pozlarını...
Önce iyi bir para karşılığı dergiye poz vermiştir herhalde diye düşündüm.
Ama sadece bir fotoğrafçıya içinden geldiği için poz vermiş.
Biraz abartılı olmuş be sevgili Hürremcim...
Hamilesin, kimse sana o pozlarınla “Çok seksisin” demez güzelim.
Tamam, pandemi sürecindeyiz, hamilesin, hormonların ve hislerin değişiklik gösteriyor...
Ama sen yine de yapma güzelim, boş ver.
Doğur çocuğunu hayırlısıyla, kucağında masum bir fotoğraf çekip koy sayfana. En güzeli. Bırak bu Zerrin Egeliler pozlarını...
Bu “seksi hamile pozu” furyasını 1991’de Vanity Fair’e kapak olan Demi Moore başlatmıştı.
Tüm dünya Demi’nin çırılçıplak verdiği o pozu konuşmuştu.
O zamanlar sosyal medya olsaydı ne olurdu, tahmin bile edemiyorum.
Demi ilkti. O kareyi de ünlü fotoğrafçı Annie Leibovitz çekmişti.
Sonrasında birçok ünlü aynı şeyi denedi, o etkiyi yaratmaya çalıştı ama olmadı. Görünüşe göre de olmayacak.
Paylaş