Hesap döner sap döner

Geçen haftaki yazımda da bahsettiğim gibi ünlü sanatçıların sahneye çıktığı mekanlara gittim.
Ama her masada aynı şeyle karşılaştım; hesaplar fazla kabarık geldi.
Bodrum bu sene gerçekten çok pahalı.
Ama gelin görün ki her yer hıncahınç.
Kapılarını yeniden açan mağazalar alışveriş ciroları kırıyor.
Tam bir girdap havasında Bodrum bu sezon. Giren çıkamıyor, çıkan geri gelmek istiyor.
Mesela 2 saat ünlü bir sanatçıyı dinlemek, yemek yiyip bir şeyler içmek istiyorsanız; kişi başı 5 bin lirayı gözden çıkaracaksınız. Hele hele üstüne yabancı içecek isterseniz, fiyat otomatikman 6 bin lira oluveriyor.
Sezon başında Bodrum’u gezdiğimde söylediğimi tekrar ediyorum; bu yaz Bodrum, parası olana güzel...

Kurnaz sosyetik beyefendi

Bazı sosyetik kadınlar, dünyaca ünlü markaların ürünlerini evlerine ister, davetlerde giydikten sonra da para ödemeden mağazaya geri gönderir.
Ama söz konusu ürünlerle gazetelerde, dergilerde fotoğrafları yayınlanınca, mağazalar o kişiye ürün göndermeyi hemen kesiverir.
Bunların haberlerini senelerdir duyarız.
Ama geçenlerde öyle bir olay duydum ki, tam bir komedi!
Orta yaşlardaki hatırı sayılır playboy’umuz, bir mağazadan seçtiği ürünlerin evine gönderilmesini ister. Beğendiklerini alır, diğerlerini geri gönderir. Ama yeni ayakkabılardan birinin yerine, giyilmiş eski ayakkabısını yollar.
Mağaza yetkilisi birkaç gün sonra ürünleri kontrol ettiğinde, kutunun içinde ağzı burnu kaymış eski ayakkabıyı görür...
Hemen müşterisini arar, “Sanırım bir karışıklık oldu, yanlış ayakkabıyı göndermişsiniz” der.
Aldığı cevap daha da komedi: “Hayır, doğru ayakkabıyı gönderdim!”
Yaşanan gerilimden sonra sosyetik beyefendi yiğitliğine laf getirmemek için ayakkabının parasını mağazaya gönderir ama asla o ürünün kendisinde olduğunu kabul etmez.
Eee be abiciğim, madem parasını ödeyeceksin ne diye kendine bu damgayı vurdurursun?
Bir de neden 1 ay sonra o ayakkabıyla çektirdiğin fotoğrafı sosyal medyada paylaşırsın?
Ne derler, can çıkar huy çıkmazmış. Kendine ufak bir heyecan yarattı herhalde. Ya da orta yaş sendromundan yapıverdi bu minik oyunu...

Kimse karışamaz

Gülşen’in Çeşme konserinde giydiği kıyafeti günlerdir tartışılıyor...
İşin en acısı da eleştirenlerin çoğu kadın.
Yani ünlü popçuya en çok destek olması gereken hemcinsleri.
Eleştirdiğiniz kişi, senelerdir şarkı fabrikatörlüğü yapan biri.
Anneliği ve evliliğiyle de örnek olan bir isim.
Hep iyi giyinen, değerlerine sahip çıkan bir kadın karşınızdaki.
Neden boyunuzu aşan eleştiriler yapıyorsunuz?
Acaba ne zaman öğreneceğiz haddimizi aşmadan yorum yapmayı ve en önemlisi başarıyı takdir etmeyi?
O gece dört dörtlük bir konser verdi Gülşen.
O kadar fit bir vücudu var ki, çocuk doğurmuş 40’lı yaşlarında bir kadın olduğunu kim söyleyebilir?
Bence sağlıklı yaşam açısından örnek alınması lazım.
Bir de olaya buradan bakın.
Bu arada aynı kıyafeti Beyonce giyse alkışlar böyle yazanlar...
Bu çifte standarda bir dur diyelim lütfen.
Birbirimize bu kadar karışmasak ne iyi olur.
Hayat o kadar da ciddiye alınacak bir şey değil inanın. Birleştirici olalım, bir pantolon, bir tişört için kutuplaşıp bölünmeyelim.