Paylaş
Batan dizilerin enkazına gömülen yayın döneminin anatomisi aşağı yukarı şöyle:
Muhteşem Yüzyıl, Meryem Uzerli ve Osmanlı tutkusu
Muhteşem Yüzyıl iyi bir dizi değil, iyi bir fikir. Belki de son zamanların en hak ettiğinden fazla değer biçilen işi. Yaratıcılığın tükendiği yerde Osmanlı hazinesinin kapısını açmasıyla Türkiye televizyon tarihi için mihenktaşı olsa da iyi bir tarihi epik olmaktan çok uzak. En önemli silahı, Meryem Uzerli’nin harika Hürrem’iydi. Onu da 100’üncü bölüm itibariyle şaşaalı bir skandalla kaybetti. Timur Savcı’nın ve Uzerli tarafının açıklamaları bir yana, dizinin bir sezon daha genç Hürrem’siz uzayacak olması sezonun en ‘meh’ haberlerinden biri. İşin kötüsü Muhteşem Yüzyıl’ın açtığı kutudan ‘Son Osmanlı’, ‘Osmanlı’da Derin Devlet’, ‘Harem’ gibi türlü türlü rüküş dizi çıktı. Ekrandaki ağdanın temizlenmesi için önümüzde uzun yıllar var gibi görünüyor.
Show TV’nin çöküşü
Zaten hiçbir zaman ‘kalitenin adresi’ filan gibi bir iddiası olmadı. Yine de epey parlak günler gördü Show TV. Acun Ilıcalı’nın rüzgârıyla değirmeni döndürdüğü yıllar, ‘Adını Feriha Koydum’un AB izleyicisini esir ettiği günler uzak değil. Hiç olmadı Pis Yedili, Cennet Mahallesi ve Doktorlar tekrarları, Saba Tümer’in kahkahası filan idare ediyor derken, TMSF el koydu. Şimdi yapımcıların kara listesinde, çalışanların tutunacak bir dal bulur bulmaz kaçış planında. Elindeki Aşk Emek İster, Her Şey Yolunda Merkez gibi zamanın ötesinde diziler de kanalı kurtarmaya yetmez. Show TV dertli geçirdiği sezonun yaralarını gelecek yıl sarmaya çalışacak.
Üç talihsiz veda
Behzat Ç., İşler Güçler ve Kuzey Güney bu sezonun ağır kayıpları oldu. ‘Tadında bırakmak’ işin şanından olsa da devam eden pek çok işi sezon sezon katlayacak kadar iyi oldukları bir gerçek. Behzat Ç. raconu bozmadan rakı masasından kalktı, Kuzey Güney’in düğümü dört bölüm sonra çözülüyor, İşler Güçler çok rahat bir sezon daha gidebilecekken geçen hafta düğün dernekle veda etti. Son yılların en iyi iki dramını ve en taze, parlak, akıllı komedisini kaybederek yeni sezona giriyoruz.
Acun Ilıcalı İmparatorluğu
Show TV’nin çöküşü biraz da Acun Ilıcalı’nın acı ayrılığıyla başladı. Survivor, Yetenek Sizsiniz ve O Ses Türkiye’den oluşan üçlü paket, bugün her TV kanalının ağzını sulandırıyor. Acun Ilıcalı son beş yıldır imparatorluğa oynuyor. Star TV transferi taht oyunlarını kazandığının ilanı oldu. Bundan sonraki yıllar reality/yarışma/yabancı format televizyonculuğu tacını kimselere kaptırmaz. Bu krallık televizyonu da aşıp daha çok genişler.
ATV’nin fiyaskoları
ATV bu yıl bol bol rüküşlüğe imza attı. Krem, Yağmurdan Kaçarken ve Tozlu Yollar gibi şakalara maruz kaldık. Tozlu Yollar gibi aşırı iddialı dönem dizileri altı bölüm dayandı, Adnan Menderes’in hayatını anlatan ‘Ben Onu Çok Sevdim’ metresli tanıtım polemiğine kurban gidip başlamadan şutlandı, Tamer Karadağlı’nın yarışması ‘Güven Bana’ reyting pastasının tadına bile bakamadan oyun dışı kaldı. Sezonun en ses getiren işi ‘Huzur Sokağı’nın tartışmalı başarısının arkasında da kanalın hiçbir katkısı yoktu. ATV’nin fiyaskolarla geçen sezonda tek zaferi Karadayı, onurunu kurtarmaya yeter mi şüpheli.
Gelen gideni aratır mı?
2013 sezonunu kapatırken, yeni yılın haberleri de hızla düşmeye başladı. Yeni sezonda kaybettiğimiz iyilerin yerini doldurma potansiyeli olan birkaç dizi dikkat çekiyor. Star TV’nin ‘Yadigar’ı bunlardan biri. En azından kadro (Uğur Yücel, Fatih Artman, Binnur Kaya, Gökçe Bahadır) umut verici. Sevgi Yılmaz’ın senaryolaştırdığı Çalıkuşu uyarlaması da iyi bir kadın oyuncuyla yeni neslin Feride’sini yaratabilir. Bol klişe kokan, plastik projeler arasında da bir ‘O.C.’ uyarlaması (sene olmuş 2014), bir de Kavak Yelleri taklidi (Yaban Çiçeği) var. Önümüzdeki sene, bu karışık yılı mumla arar mıyız, yazın efervesan aşk hikâyeleri bitince belli olacak.
Paylaş