75 yıllık efsane İstanbul’da

2006 yılında 75. kuruluş yıldönümünü kutlayan St. Petersburg Akademik Senfoni Orkestrası, önceki akşam Beşiktaş Belediyesi’nin davetlisi olarak İstanbul’a geldi.

Önceki akşam Mustafa Kemal Merkezi’ndeki konsere, sanatseverler büyük ilgi gösterdi. Birçok ünlü konuğun izlediği orkestranın biletlerini bulamayan müzikseverler üzgün bir şekilde gişelerin önünde saatlerce bekledi. Konsere gelen ünlüler arasında Yaşar Kemal, Neslişah Sultan, Ajda Pekkan, Semiramis Pekkan, Monique-Ceri Benardete, Erkan Özerman, Yıldırım Aktuna, Aslı Tümen, Alev Komili gibi tanınmış isimler vardı. Orkestranın önceki akşamki ilk konserini ünlü Rus şef Vladimir Altschuler yönetti. Çaykovski, Glazunov ve Rahmaninov’dan eserlerin seslendirildiği konserin solistliğini ise keman virtüözü Sergei Dogadin yaptı.

Kuşatılan şehirde konser verdi

St. Petersburg Akademik Senfoni Orkestrası 1931 yılında, Leningrad Radyo Orkestrası olarak kuruldu. Orkestra, İkinci Dünya Savaşı sırasında efsaneleşti. Almanlar tarafından kuşatılan şehirde varlığını sürdüren ve konser veren tek orkestra oldu. Almanların Leningrad’a girmeyi planladığı 9 Ağustos 1942 günü Dimitri Şostakoviç’in 7. Senfonisi’ni seslendirerek tarihe geçti. Orkestra, 20. yüzyılın birçok ünlü şefi ve solisti ile konserler verdi. 1985 yılında, ulusal sanata katkılarından dolayı "Akademik" unvanı eklenen orkestra, bugün dünyanın en önemli orkestralarından biri.

Gece Mevsimi martta sahnede

Tiyatrocu Mehmet Birkiye’nin sahneye koyacağı "Gece Mevsimi" adlı oyun mart ayında Kenter Tiyatrosu’nda sahnelenecek. Mehmet Birkiye’nin yönettiği, Rebecca Lenkiewicz’in yazdığı, Şükran Yücel’in çevirdiği oyunda, Yıldız Kenter (Lily), Selçuk Yöntem (Patrick), Demet Evgar (Judith), Yeşim Koçak (Rose), Elvan Boran (Maud), Umut Temizaş (John), Osman Sonant (Gary) rol alıyor. Erotik sahnelerin olduğu oyunla ilgili Mehmet Birkiye şunları söyledi: "Gece Mevsimi, gündelik hayatın içinde var olan, büyük şehirde yaşayan ama büyük şehrin bütün gürültüsünü patırtısını hem sosyal, hem de bireysel olarak çeken ve kendisine de pek yaşam hakkı bırakmayan insanlar üzerine bir oyun. Bu insanlar üzerine derken burada büyük politik, sosyolojik söylemler yok. Samimi bir oyun. Sinemanın yakaladığı, tiyatronun zaman zaman yakalamakta zorlandığı samimiyeti yakalamış ve biraz gülümsemeyle yazılmış bir oyun. Biraz gönüle dokunan bir oyun. Aşırı bir çıplaklık yok. Siz de hak verirsiniz ki bazen bu tür çıplaklık çok fazla afişe ediliyor ama çıplaklık hayatımızda bir gerçeklik. Gerektiği zaman da bu gerçeklikle yüzleşiyoruz. Biz bu gerçekliği sunuyoruz sadece. Gişe yapsın diye çıplaklık koymak söz konusu bile değil. Buna şiddetle karşıyım. Ama karakter, yaşam ya da oyunun konusu içinde çıplaklıkla yüzleşilmesi gerekiyorsa çıplaklık olacak."

Neslihan KARA ŞAHİN

Sosyeteye hizmet

Merkezi Mecidiyeköy’de bulunan Orhan Pastane ve kafelerinin üçüncü şubesi Ulus’ta açıldı. Hijyenik üretimin esaslarına göre hizmet veren pastane, Ulus şubesi ile özellikle sosyetik isimlerin de uğrak yeri oldu. Doğum günü, düğün gibi özel günler için sipariş üzerine hazırlanan işlemeli pastaların sıkça tercih edildiği Orhan Pastane, İstanbulluların damak zevkine de hitap ediyor.

Teklif yağıyor

Didem Erol, daha önce Morgan Freeman’la oynadığı "The Code" filminin yapımcısı Nu Image şirketinden dört filminde daha oynaması için teklif aldığını söyledi. Güzel oyuncu, bu filmlerin birinde Jean Claude Van Damme’la kamera karşısına geçeceğini dile getirdi. Türkiye’de de "Omuz Omuza", "Avrupa Yakası", "Nefes Nefese" ve "Yine de Aşığım" gibi dizilerde oyunculuk yapan Erol, hedefinin Hollwood olduğunu söyledi.
Yazarın Tüm Yazıları