Uber taksiler bir kadına emanet...

Uber’i daha Türkiye’de 3-5 araçları varken kullanan, yurtdışında farklı şehirlerde sürekli deneyimleyen biri olarak heyecan verici bir şirket olarak görüyorum hep...
Dünyada girdikleri her ülkede kısa sürede bu kadar hızlı büyümeleri hep ilgimi çekti...
Neyran Hanım’a Uber’le ilgili merak ettiklerimi sordum, ben de ona farklı şehirlerde yaşadığım tecrübeleri anlattım...
“Siz benim kadar iyi biliyorsunuz Uber’i” diye de takıldı bana...
◊ İstanbul’da 2 bine yakın araç sayısına ulaşmış Uber...
◊ İlk başta lüks araçları vardı, uzun süredir sisteme sarı taksiler de dahil edilmeye başlandı...
◊ UberXL yüzde 20 pahalı ama siyah büyük ‘van’larla gitmenin keyfi de ayrı... XL’in aile araçlarında çocuk koltukları var...
◊ Uber’in Boğaz’da tekne işlettiğini bilmiyordum... Tıpkı taksi gibi Boğaz’da tekne de çağırabiliyorsunuz. Deniz Taksi’den doğan boşluğu kapatıyorlar...
◊ Taksi şoförlerinden komisyon almamaları taksicilerin Uber’i tercih etmesinde en büyük etkenmiş... “Onlar bizim partnerlerimiz zaten çok az kâr marjıyla çalışıyorlar. Komisyon alamayız onlardan” diyor Neyran Hanım...
◊ Taksicilere haftalık ödeme yapıyorlar, yakın zamanda günlük ödeme yapmaya başlayacaklar. Böylece 2 bin olan Uber taksi sayısının 3’e 4’e katlanacağına inanıyorlar...
◊ Bodrum’da geçen yaz kullanmıştım Uber’i, artık Bodrum’da hep olacaklarını söyledi Neyran Hanım. Türkiye’de yeni şehirlerde de hizmete başlayacaklarmış. “Hangisi olur sizce” deyince “Antalya ve İzmir” dedim...
◊ Taksi sürücülerinin eğitimlerine, davranışlarına, araçlarının temizliğine çok önem veriyorlar. Uber’e almadan önce bir eğitimden geçiriyorlar...

Kadınlar tercih ediyor çünkü...

Bir kadın olarak, kadınların günün 24 saati güvenli bir şekilde taksi kullanmasına çok önem veriyor Neyran Bahadırlı...
“Uber’de size gelen taksiciyi, telefonunu, fotoğrafını zaten görüyorsunuz...
Sonra yıldız verip oyluyorsunuz...
Uber’in dünyadaki en büyük başarısı şikayetlere anında ve çok hızlı dönmesi...
Hemen çözüm buluyoruz...
Güvenlik için daha da önemlisi, gittiğiniz rotayı eşinizle, anne-babanızla paylaşabiliyorsunuz...
Onlar da harita üzerinden sizi online olarak takip edebiliyorlar...
Hangi ışıkta durduğunuzu bile görebiliyorlar...
Kadınların temiz araçlarla, nazik şoförlerle, güvenli bir şekilde seyahat etmesi bizim için önemli” diyor Neyran Hanım...

Skype’tan Uber’e...

Uber’in Türkiye Genel Müdürü Neyran Bahadırlı, Uber için taşımacılık ya da ulaştırma yerine ‘teknoloji şirketi’ tanımını kullanıyor...
Örnek olarak da kendisini gösteriyor...
Daha önce Londra’da 10 yıl Skype’ta çalıştıktan sonra, Uber’e geçmiş ve 6 ay önce İstanbul’a dönmüş...
Fransız eşi ve 3 yaşındaki oğluyla...
“Uber’in iş modelini çok beğenirdim. Londra’da sürekli kullanırdım... Teklif gelince çok heyecanlandım... Bir teknoloji firmasından diğerine geçtim” diyor Neyran Hanım...

Nedir bu korsan işi?

Kia ve Garenta’nın Genel Müdürü Bora Koçak’ın geçen hafta başına geleni anlattım Neyran Bahadırlı’ya...
Bebek’ten eşiyle Uber’e biniyorlar, sivil polis yolda çevirip aracı bağlıyor, “Bindiğiniz araç yasal değil” diyerek...
Daha önce bizim Onur Baştürk’ün de başına gelmişti benzer bir olay.
Neyran Hanım konu hakkında şunları söyledi:
“Arada duyuyoruz böyle tatsız haberler... Yanlış ve eksik bir uygulama.
Biz tamamen yasalız... Korsan taksicilik falan değil Uber’in yaptığı... Genel merkezimiz İstanbul’da... Vergimizi Türkiye’de ödüyoruz, Türk yasaları çerçevesinde hareket ediyoruz.
Yasadışı olsak bunlara izin verilir mi?
Belki trafik müdürlüğüne kendimizi daha iyi anlatmamız lazım...”

Seyircinin çifte standardı

Geçen hafta Google’da Türk halkı en çok neyi aradı biliyor musunuz?Türkü Turan ve İlhan Şeşen’in sevişme sahnesini...İki oyuncunun Saklı adlı filmde rol aldıkları sevişme sahnesi geçen haftanın en merak edilen konusu oldu...Arama motorunda zirveye çıkması için onbinlerce kez aranması lazım bu sahnenin...Madem sevişme sahnesini bu kadar merak ettin, git filmi izle değil mi?Yoook...İnternette onbinlerce kez aranan filmi 2 haftada sinemada izleyen seyirci sayısı kaç peki, sadece 258...Yazıyla, ikiyüzellisekiz!İlhan Şeşen’le Türkü Turan seviştiklerine mi yansınlar, seyircinin çifte standardına mı, kendileri karar verir artık...

Boşa çaba...

Boşa yazıyoruz, boşa konuşuyoruz...Türkiye’nin mutedil insanları boşa sağduyu çağrısı yapıyor... Baksanıza hakeme saldıran taraftar alkışlarla karşılanıyor...Dayısı, “Helal olsun. Ben olsam ben de atlardım” diyor...Polisler, “Sen vatan haini değilsin, yüzün gülsün” diyerek, karakoldan sırtını sıvazlayıp gönderiyorlar...Saldırıyı yapan genç;◊ Başka maç olsaydı da sahaya atlardım...

◊ Önü dönük olsa önden vururdum...
◊ Belki futbol düzelir diye atladım...
◊ Hakemden özür dilemiyorum ama kusura bakmasın diyor...

Kahramana dönüşüyor...

Şimdi söyler misiniz bana, manzara buyken yeni ‘kahramanlıklar’ peşinde koşan gençler çıkmaz mı Trabzon’da...