Ne zaman bitecek Aysun Kayacı’nın çilesi bilmiyorum, açtığı polemiğe Başbakan da girdi Mehmet Ali Erbil de, çoban da profesör de...
Mehmet Ali Erbil demiş ki;
"Her önüne gelene canlı yayın yaptırırsan bu sonuçlara katlanırsın".
Herhalde bunu en son söyleyecek isim M. Ali olmalı.
Kendisi değil mi canlı yayında milletin pantolonunu indirip çırılçıplak bırakan.
Bu yüzden günlerce tartışılan, RTÜK’ten ceza alan, kesilen para cezası yüzünden atv ile arası açılan, kanaldan ayrılmak zorunda kalan...
M. Ali "Her önüne gelen" değil, 30 yıllık ekran tecrübesi 5 bin canlı yayın tecrübesi olmasına rağmen başına bunlar geldi...
Onun deneyimi yanında Kayacı dünkü çocuk sayılır.
Demek ki bu işlerin sadece tecrübeyle falan ilgisi yok, bunu en iyi M. Ali’nin bilmesi gerekiyor.
Canlı yayında tecrübelisi de hata yapabilir, tecrübesizi de.
M. Ali "Her önüne gelen" diyerek Aysun Kayacı’yı küçültmeye çalışmak yerine, bu işten ağzı yanmış biri olarak ona sahip çıkmalıydı.
Sadece Kayacı’ya da değil, Mehmet Ali Erbil’i son dönemde herkese karşı agresifleşmiş görüyorum.
"Botokslu memur mu olur" diyerek Halil Ergün’ü eleştiriyor sürekli.
İlk söylediğinde komikti ama sonra tadını kaçırdı.
Acun Ilıcalı’ya da sataşıp duruyor, kutuları bildiğini iddia ediyor, Var mısın Yok musun’u bel altından vurarak karalamaya çalışıyor.
M. Ali daha küçük kanalda çalıştığı için mi, eski ratinglerini özlediği için mi böyle agresifleşti?..
City’s’e hayat öpücüğü
Nişantaşı City’s’in en üst katında hem "Kaynar brothers"ların Bar Code’u hem de 7 sinema salonu aynı anda açıldı.
Zaten bu da hareketlendirmezse alışveriş merkezini dükkan sahipleri bu sefer tam kazan kaldırır herhalde.
Ama sinema salonları ve Bar Code, City’s’in havasını değiştirecek gözüküyor.
Film izlemedim ama salonları gezdim, kırmızı koltukları ve pırıl pırıl dekorasyonuyla salonlar çok iyi gözüküyor.
Özellikle büyük salonda film izlemek keyifli olacak. Salonların çıkışında, fuayede ortada kocaman barıyla Bar Code var.
Son seans bitene kadar burada yüksek sesle müzik çalınmayacak, seans bittikten sonra da sabaha kadar eğlencenin sürdüğü kulübe dönüşecek Bar Code.
Gece Boğaz manzarası belli olmuyor ama gündüz saatlerinde cam kenarında oturmak Bar Code’u tercih etmek için önemli bir neden.
Klüpteki dev led ekranları da sevdim ben...
Bar Code ve sinema salonlarıyla City’s daha fazla yaşayan bir AVM’ye dönüşecektir.
Önce kızı sonra
kendimi vuracağım
"Abi şu an Aksaray’da silah arıyorum" dedi...
Şaka yapıyor sandım, gerçekmiş.
"Önce kızı vuracağım, sonra kendimi" dedi...
1 yıldır sevdiği bir kız varmış, oğlan 21 kız 18 yaşında, evlenmeye karar vermişler falan, son anda kız terk etmiş çocuğu, "Ben seni istemiyorum" diyerek.
Kız başka bir sevgili bulmuş kendine...
"Ailesiyle bile tanıştım, onurumla oynadılar benim" diyor genç çocuk.
Benim tanıdığımın bir evi için geçmişte mail atmış, MSN listeme eklenmişti, yani hiç yüz yüze gelmedik...
Arada bir "Nasılsın abi" diye selam çakan çocuk, şimdi kızı da kendini de öldüreceğini söylüyordu.
Biraz yazışınca ikna oldu ama beni bu olayda en çok şaşırtan ne oldu biliyor musunuz?
21 yaşında bir gencin Aksaray’a gidip kolayca silah bulabilmesi...
"Kafam çok bozuktu kimle konuştuğumu bile hatırlamıyorum" diyerek anlattı;
Adamlar buna "Sen ne biçim delikanlısın, çek silahı vur, onurunu kurtar" demişler.
Sonra da "Bir gün sonra gel parayı getir, silahını bizden al" diye de eklemişler. Aynen bu kadar kolay gelişmiş hadise, duyduklarıma inanamadım.
Konuşmamız bittikten sonra "Abi belki inanmayacaksın ama bir hayat kurtardın" dedi bana.
Aksaray’a adım atmamaya, kızla ilgili herşeyi unutmaya söz verdi bana.
Peki bu genç arkadaşım, gözünü karartıp alsaydı o gün silahı ne olacaktı?
Bu ülkede hayatlar bu kadar kolay kararıyor işte...