Paylaş
18 Aralık Pazar günü İstanbul Kongre Merkezi’nde olacak konser.
Ben bu konuda hep eleştirdim popçuları...
Van depremi için bir şey yapmadıklarını, rock’çılar gibi bir dayanışma içinde olamadıklarını söyledim.
Geç de olsa mahcup olurum inşallah.
Ancak bu eleştiriler yüzünden, sırf “yapmış olmak için” bu işe soyunurlarsa...
“Rock’çılar yaptı, türkücüler yaptı, ayıp olmasın biz de yapalım” derlerse...
Yine bir fiyaskoya imza atarlar.
Popçuların Somali, Haiti yardımları tam bir fiyaskoydu.
Umarım Van yardımı öyle olmaz.
Ancak bunun için daha büyük düşünmeleri gerekiyor.
Sanatçı katılımı, düetleri, tanıtımı ve organizasyonuyla daha ilgi çekici hale getirilmeli...
Önlerinde bir haftadan fazla zaman var ama bugünkü haliyle pek öyle gözükmüyor da...
Hafta içi 19.30’da derbi oynanırsa
Galatasaray-Fenerbahçe gibi bir dünya derbisi hafta içi 19.30’da oynanır mı?
Taraftarlar 18.00’de metroyla, araçlarıyla stada gitmeye çalışıyor.
O sırada mesai bitimi, çalışanlar işten çıkıyor.
Maslak, Büyükdere Caddesi’ndeki gökdelenler boşalıyor.
Taraftar kalabalığıyla, çalışanların kalabalığı birbirine karışıyor.
Bölgede trafik saatlerce kilit.
21.30’da maç bitişi ayrı bir dert.
Kamyonlar, tırlar ikinci köprüye yüklenmiş, bu arada 10 binlerce taraftar stadı terk etmeye çalışıyor.
Yine trafik saatlerce kilit...
Demek ki neymiş?
Hafta içi 19.30’da Galatasaray-Fenerbahçe derbisi oynatılmazmış.
Bu maç saatlerine önce valiliğin itiraz etmesi gerekiyor.
Maç yüzünden milyonlarca insanı trafikte mağdur etmeye kimsenin hakkı yok.
Gripin, Athena olur mu?
Gripin “Sensiz Olmaz” adıyla yeni bir Galatasaray marşı yazdı.
Fenerbahçe derbisinde ilk kez canlı söyleyeceklerdi ve şarkının tanıtımı yapılacaktı.
Ancak federasyon, “Karşı takımın taraftarını tahrik eder” gerekçesiyle izin vermedi buna, sanki maça Fenerbahçe seyircisi alınmış gibi...
Saçma bir karardı, bu yüzden Galatasaray seyircisi Gripin’in marşını statta ekrandan izlemek zorunda kaldı ilk kez.
Fenerbahçeliler’in Athena’sı varsa, Galatasaraylılar’ın da Gripin’i var artık...
Peki, Sensiz Olmaz nasıl bir şarkı olmuş...
Zayıf...
Çünkü böyle takımlara yazılmış şarkılar, tribünlerin hep bir ağızdan kolayca söyleyebileceği türden olmalı.
Sensiz Olmaz’a eşlik etmek zor, temposu yüksek değil.
Athena’nın “Marş söylerken yumruk göklerde” ya da “12 Dev Adam”ın etkisini düşünün...
Yapılmış en iyi marşlardır onlar.
Gripin son yılların en iyi müzik gruplarından biridir, Galatasaray’a verdikleri destek önemlidir...
Ancak marş konusunda Athena gibi olabilmeleri için daha yolları var.
Toplu taşımaya takometre
Rengini değiştirerek, son model araçlar koyarak, metrobüs hattını uzatarak bitmiyor her şey...
Denetim şart!
Özel halk otobüsleri ve İETT şoförlerinin trafikte nasıl deli gibi gittiklerini defalarca yazdım.
Anadolu yakasında, Boğaz sahilinde yarış yapıyorlar...
Yolcu kapmak için halk otobüsü şoförleri hiçbir kural tanımıyor.
Dolmuşlar ve minibüsler de öyle...
Minibüsten dolmuşa ve metrobüse toplu taşımadaki tüm araçlara bu yüzden takometre konulması şart.
Araçların yaptığı hızı anlık tutacak ve hız sınırını geçen cezalandırılacak...
İddia ediyorum, Taksim-Bakırköy hattında ceza yemeyen dolmuş kalmaz...
Halk otobüsleri ceza yemeden tek bir günü geçiremez.
Toplu taşıma araçlarının hız sınırını denetlemek için Avcılar’daki gibi daha kaç halk otobüsünün metrobüs yoluna girmesini bekleyeceğiz...
Paylaş