Paylaş
Toplantılarını orada yapar, arkadaşlarıyla teknede buluşur, yemeğini orada yer...
Kocaman bir tekne sonuçta...
Geçen gün bizim Demirhan Hararlı’nın gece vakti telefonu çalıyor:
“Demirhan Bey, şu anda Metin Şentürk’ün Bebek’teki teknesi su alıyor. Biliyorsunuz kendisi görme engelli, teknede yardıma ihtiyacı olabilir...”
“Metin’in yanında sürekli yardımcıları olur” diyen Demirhan, istihbaratı çok ciddiye almıyor ama yine de içine bir kurt düşüyor.
Şehrin bütün gece muhabirlerini “Metin Şentürk’ün teknesi batıyormuş” diye galeyana getirip Bebek’e sürüyor.
Bütün muhabirler Metin’in teknesinin önündeyken, Demirhan’ın telefonu yine çalıyor...
Arayan Metin Şentürk...
“Ya utanmıyor musun gece vakti beni rahatsız etmeye” diyor...
Sonra da patlatıyor kahkahayı.
Arkadaşlarıyla teknede otururken “Hadi Demirhan’a şaka yapalım” diyorlar ve tekne batıyor yalanını ortaya atıyorlar.
Yani şu sıralar oradan buradan “Metin Şentürk’ün teknesi batmış” diye bir haber duyarsanız, tamamen yalandır.
Olay, Metin Şentürk’ün Demirhan’a oynadığı oyundan ibarettir.
Hiddink’in yerinde yerli hoca olsaydı
Ne olacağını hemen söyleyeyim; çoktan ipi çekilmişti.
Spor medyası istifa çığlıkları atmaya başlamış, hocanın oyuncu seçimleri, taktik anlayışı yerden yere vurulmuştu.
Kazakistan’ı kendi evinde yenemeyen, 95’inci dakikada bir şans golüyle galip gelen...
Bir hafta önce Almanya’dan altı gol yiyen Avusturya’ya bir gol bile atamayan...
Hepsini geçtim, oynadığı futbolla tat ve umut vermeyen Milli Takım’ın hocası Hiddink’e bakıyorum...
Hakkında kimse bir şey söylemiyor.
Maç sonrası bir avuç gurbetçinin protestosu da olmasa, Hiddink hakkında tek bir olumsuz satır yazılmayacak neredeyse...
Ne yaptı Hiddink bu takıma?
En iyi ikincilik şansı uçtu gitti...
Allah’tan Belçika daha Almanya deplasmanına gidecek de gruptan ikinci çıkma şansımız yüksek.
Play Off’u geçsek ne olur?
Bu futbolla Avrupa Şampiyonası’nda hiçbir şey yapamayız.
Ama olsun, sadece günü kurtarmakla meşgul olan Hiddink’i alkışlamaya devam edelim biz.
Dans eden ekibiz!
Melis Alphan’a, “Yok Böyle Dans”ta bu sezon dans etmesi için teklif gelmişti...
Melis “Ben hayatta dans edemem” diyerek kabul etmedi.
Dün öğrendiğime göre, Onur Baştürk’e de “Buzda Dans”ta yarışması için teklif gelmiş.
“Ne yaptın?” diye sordum Onur’a...
“Kabul etmedim” dedi.
Yapımcılar Kelebek yazarlarını dans ettirmek için ısrarlı bir çaba içinde...
Uzaktan çok iyi dans eden bir ekip olarak görülüyoruz galiba... Evet, iyi dans ediyoruz!
Ama aramızda...
Önceki akşam Fikret Ercan’ın Nahide’de düzenlediği kaynaşma gecesi vardı mesela...
Hepimiz iyi dans ettik ama en çok da Fikret Ercan’la Ayşe Sözeri Cemal etti.
Nahide’nin dansçıları sahne şovlarını Hürriyet ve Kelebek gazeteleriyle süslediler.
Ekonomi, spor, yazı işleri her servisten çalışanın katıldığı bir geceydi.
Bir dans ettik, bir dans ettik...
Değme dans yarışmalarına taş çıkardık!
Yaprak haberleri
Dün Kelebek’te ilginç bir aşk haberi vardı; Cem Yılmaz’ın eski Yeşilçam yıldızı Yaprak Özdemiroğlu’yla samimiyetini yazıyordu.
Spor hocasına itiraf etmiş Özdemiroğlu, “Çok güzel giden bir ilişkimiz var” demiş.
Herkes için şaşırtıcı bir ikili olunca, inanası gelmiyor insanın...
Ama dün Esin Övet’in köşesinde satır arasına sıkışmıştı.
Jamiroquai konserinde aynı VIP salonunda Cem Yılmaz da varmış, Yaprak Özdemiroğlu da...
Esin herhangi bir yakınlıktan bahsetmiyor ama nereden çıktı bu Yaprak Özdemiroğlu haberleri birden?
Ne demişler, ateş olmayan yerden...
Paylaş