İstiklal yazıları

Sahnede iyi performanslar izlemek isteyip de Hayal’e uğramayan kalmamıştır.
Güzel müzik, soğuk bira...
Ayakta sallanmak...
Kalabalık gecelerde kapısından çevrilmek...
Ünlülerle yan yana dans etmek demektir Hayal...
Şebnem Ferah’lar, Cem Adrian’lar, Timuçin Esen’ler, Özge Fışkın’ların sahnesinden geçtiği yerdir.
Şimdi Büyük Parmakkapı’daki o efsane mekan kapanıyor.
Belediye, Hayal Kahvesi’nin bulunduğu binanın yıkılmasına karar verdi.
Aman ‘eğlence hayatına darbe’ diye değerlendirmeyin hemen.
Gerçekten de bina çökmek üzere. Uzun süredir demir konstrüksiyonla çevrili.
Bu yüzden taşınıyor Hayal, Beyoğlu Meşelik Sokak’taki yeni yerine...
Buraya kadar her şey normal de...
Yıkılacak binanın yerine alışveriş merkezi yapılacağı konuşuluyor.
Yok artık...

Tarih oldu...

Madem Hayal’den bahsettik, aynı bölgeden bir mekân notu daha ileteyim.
Hacı Baba’nın satılacağını yazmıştım ya geçenlerde...
Bu satış gerçekleşmiş.
Hatay Sofrası’na satılmış Hacı Baba.
Neden böyle bir satış olduğunu merak edip soruşturunca öğrendim...
Hacı Baba’nın sahibi olan kardeşler arasında anlaşmazlık çıkmış, o yüzden devretmişler.
Neyse ki aynı bölgede elimizde hâlâ Hacı Abdullah var.
Sadece İstiklal’in değil, şehrin en iyi Osmanlı-Türk mutfağı olarak...

10 yılda tespit yapıldı!

Geçen ay, “Yerel seçimlere bir yıl kaldı, kaldırım yenileme çalışmalarına hazır olun. Bu işler de İstiklal Caddesi’nden başlar” demiştim.
İstiklal Caddesi’nin parkelerinin yenileneceği açıklandı.
İddia o ki, bu sefer o kadar iyi yapılacak ki bir daha kolay kolay bozulmayacak.
Parkeler neden bozuluyormuş dersiniz...
1- Tramvayın yarattığı titreşimden...
2- Yolun her iki tarafında yer altında bulunan tarihi su kanalları yüzünden... Bunlar çökme yarattığı için...
Şimdi önce bunlara çözüm bulunacak, sonra parkeler yenilenecek, bir daha da çökmeyecek...
Buna da şükür...
10 yılda en az 10 kere sökülüp yapıldıktan sonra İstiklal Caddesi’nde en azından sorunun kaynağı tespit edilebildi.
Şimdi çıkıp da, “10 yıldır neden bunu tespit edip de çözemediniz? Yolun altındaki tünelleri yeni mi keşfettiniz?” sorusunu sormak anlamsızdır...
Çünkü hepimiz biliyoruz ki Türk belediyeciliği demek, altyapıdan çok üst yapıyla ilgilenmek demektir.

Şanslısın Ayşe

45 yıl önce boşanmışlar...
Biri Türkiye’ye halkla ilişkiler duayeni...
Diğeri Türk tiyatrosunun...
Betül Mardin ve Haldun Dormen...
Her ikisini de ayrı ayrı çok severim, genel kültürleri, birikimleri, olgunlukları, beyefendi ve hanımefendilikleriyle...
Önceki gün canlı yayında birlikte konuğum oldular.
Nasıl keyifli, enerjik ve hoş sohbettiler anlatamam.
Oturup saatlerce konuşabilirsiniz onlarla.
Ayşe Arman da telefonla bağlandı programa...
“Böyle bir aileye gelin olduğun için çok şanslısın” dedim Ayşe’ye...
En büyük şans da Alya’nın... Böyle bir babaannesi ve dedesi olduğu için.
Türkiye’nin büyük değerleri onlar, Allah uzun ömürler versin...

İşte o pisuvar

Dün Meclis’e önerdiğim George Bush tasarımı pisuvar vardı ya...
Fotoğrafını yayınlayamamıştım.
İşte o pisuvarın fotoğrafı bu...
Ancak bazı okurlar diyor ki, politikacıların kullanıldığı böyle pisuvarlar, etrafın daha çok kirletilmesine neden olur.
Haksız da sayılmazlar.