Her şey mi çalıntı?

Yavuz Seçkin de Ata Demirer’in “Berlin Kaplanı” hikâyesinin kendisine ait olduğu iddiasında...
Doğrusunu söylemek gerekirse hiç ilgimi çekmiyor bu haberler artık.
Neredeyse her dizi hikâyesinde, her film senaryosunda benzer iddialar duymaya başladık.
Kuzey Vargın diyor ki;
“Yıllarca cezaevinde yattım. Ve birçok proje hazırladım. ‘Kuzey Güney’ projesini de kendi hayatımı konu aldığı için yazdım. Emeğimi çaldılar.”
“Kuzey Güney”in hikâyesi atla deve değil ki...
Biri serseri, diğeri düzgün iki kardeşin hikâyesi...
Kimse aynı konunun birden fazla insanın aklına gelebileceğine ihtimal vermiyor.
Çalıntı iddiasını yapıştırmak daha kolay çünkü...
Yavuz Seçkin’in Berlin’deki Türk boksör hikâyesi de aynı şekilde...
“Das Borak” diye bir hikâyesi olduğunu söylüyor Yavuz Seçkin.
Ata Demirer, Berlin’de bir Türk boksörü anlatan “Berlin Kaplanı”nı çekmeye başlayınca Yavuz Seçkin “Projemi çaldılar” diye ayağa kalktı.
Şimdi dava açmaya hazırlanıyormuş.
Berlin’de Türk boksör üzerine sayısız hikâye üretilebilir...
Berlin’de Türk dönerci üzerine üretilebileceği gibi...
Geçen seçim döneminde NTV’deki arkadaşlarla konuşurken, “Vilko’nun karavanını seçim karavanı yapsanıza” dedim...
“Nereden duydun” dediler...
“Vilko’yla aynı iş için konuşuyoruz” yanıtını verdiler.
“Eğer yaparsanız, fikrimi çaldılar diye ortalığı ayağa kaldırırım” dedim, gülüştük.
Televizyon, sinema gibi çok hızlı üretimin olduğu sektörlerde aynı fikirlerin birden fazla insanın aklına gelmesinden normal bir şey yoktur.

Ata boksör olmuş!

Dün gazetelerde Ata Demirer’in Nişantaşı’nda çekilmiş fotoğrafını gören bir kadın arkadaşımın tepkisi aynen şöyle oldu:
“Aaa ne yapmış bu kendine böyle ya, çok çirkin, aynı boksörler gibi olmuş...”
Arkadaşımın Ata’nın yeni çektiği filmden haberi yok.
“Yeni filminde boksörü oynuyor” deyince çok şaşırdı.
Sonra da düşündüm;
Demek ki Ata ilk sınavı geçti, demek ki çok iyi bir boksör karakteri olarak karşımıza çıkacak.
Dün gazetelerde ringden kırmızı pelerinli, boks eldivenli fotoğraflarını görünce buna iyice inanmaya başladım.

Bu yüzden seviyorum

Neyi? iPhone’u...
- Herkesi şaşırttığı için...
- Sürekli ters köşe yaptığı için...
- iPhone5 beklenirken, 4S’i piyasaya sürdükleri için...
- Artık oyun konsollarına rakip olduğu için...

Erkan’ın etleri

Erkan Petekkaya, bir kasap dükkanı açtı Acarkent’te...
Bizim Gamze Karaman önceki gün hem TV8’deki programa çekim yapmak hem de et almak için gitti Erkan’ın dükkanına...
Aldığı etleri pişirtti, sonra canlı yayında Erkan’la birlikte yedik.
Biraz soğumuş ve çok pişmişti ama hiç fena değildi... Bir parçasını eve götürdüm, istediğim gibi daha az pişmiş şekilde pişirttim.
Et de gerçek lezzetine kavuştu.
Sadece et değil, organik ürünler de satıyormuş Erkan Petekkaya...
Ve bu işe kafayı fena takmış, oyunculuktan kazandığını bu işe yatıracak...
Mest Et’i zincire dönüştürmeyi, yarın öbür gün restoran da açmayı düşünüyor.