Can Tanrıyar’la Petek Dinçöz canlı yayında evlenmiş...
Allah mesut etsin. Beyazıt Öztürk, 22.30’da yayınlanmasına rağmen dizileri geçmiş...
Devamı gelsin.
Hepsi iyi güzel de tüm bu olup bitenin içinde RTÜK Başkanı Zahid Akman’ın işi ne?
Magazin sevmeyen Başkan, en büyük magazin figürlerinin nikahında elinde Kuran ve Türk bayrağı ile şahitlik yapıyor...
Ben korkuyorum yuttuğu helyum gazı ya Başkan’ı bozarsa?..
Daha ilk dakikada bayılma numarası yaparak seyircileri güldürmesi bunun ilk ipucu olabilir mi?
Ya da bugüne kadar herkes kısacık konuşurken, helyum sonrası kalınlaşan sesiyle bitmek bilmeyen bir nutuk çekmeye kalkması?..
Şimdi o helyum gazının etkisiyle Var mısın Yok musun’da kutu açmaya kalkar mı... "Benim de ratingim varmış" diyerek jüri üyesi de olur mu acaba?
* * *
Oysa bu işlerde en hoşgörülü isimlerden biriyim ben.
Takım elbise kravat görmeye alıştığımız isimlerin, en doğal hallerini, en insani yanlarını açığa çıkarması hoşuma gider.
Bu yüzden gazete genel yayın yönetmeninin çıplak ayakla poz vermesine de, şortlu Cumhurbaşkanı’nın sevgilisinin oğlunu omuzlarına almasına da sempatiyle bakarım.
Bunları cesaretli işler olarak görürüm.
Kaldı ki Zahid Akman da çok sempatikti, canlı yayında helyum gazı yutmak az mı cesaret ister?
Benim eleştirdiğim nokta Zahid Akman’ın bunları yapması değil.
Bunları yapan insanın, canlı yayına bağlanıp Ahmet Çakar’a fırça atması, Huysuz Virjin’e soğuk bakması, magazinin kökünü kazımaya çalışması.
Kendine gösterdiği hoşgörüyü başkalarına göstermemesi...
Horoz dövüşü serbest olsun
Bu ülkede horoz dövüşü yaygın bir şekilde yapılıyor.
Sadece horoz dövüşü de değil, yasa dışı köpek dövüşlerine de zaman zaman haber programlarında rastlıyoruz.
Bırakın Anadolu’yu İstanbul’da bile çok yaygın bu dövüşler.
Adam İstanbul’un göbeğine Şişli’de horoz dövüşü için arena kurmuş, hayvanları dövüştürüp bahis oynatıyor.
Polis baskınıyla yakalanınca da 125 lira ceza verip, kurtuluyor.
Bir gece de bahisten binlerce lira kazanan adama 125 lira ceza ne yapar?
Bu rakamlar artırılmadıkça, cezalar caydırıcı olmadıkça yasa koymanın da bir anlamı yok. Horoz dövüşünü serbest bırakın olsun bitsin o zaman.
Çünkü 125 lira ceza koymakla, serbest bırakmak arasında hiçbir fark yok.
Siz bu kadar komik ceza verdikçe kaybeden horozlar kesilmeye, gagaları ibikleri kopmaya, hayvanlar kör olmaya devam edecek.
Hatta yakında hayvanların mahmuzlarına jilet takıldığı, dövüşürken birbirlerini kestikleri Japon işi horoz dövüşlerine bizde de rastlarsak şaşırmayın!
Vahşetin sonu yok, hepsi hepsi 125 lira değil mi?
Şehir rehberi
İstanbul Life bu ayki sayısında bir şehir rehberi vermiş, gece çıkıp gezenler, dışarda yemek yiyenler, arada bir de olsa eşiyle sevgilisiyle başbaşa vakit geçirmek isteyenler için tam bir kılavuz.
Adalar’dan Bakırköy’e, Etiler’den Nişantaşı’na, Arnavutköy’den Kavacık’a kadar İstanbul’un tam 1430 mekanı...
Telefonu, adresi, rezervasyon gerekip gerekmediği, pahalı mı değil mi, küçük notlarla yazılmış. Balıkçı, köfteci, İtalyan, Çin hangi muftağı ararsanız var.
Rehberin tek beğenmediğim yanı kağıt kalitesi oldu ama o kadar kusur kadı kızında da var.
Benden söylemesi İstanbul Life’ın Ocak sayısını alıp, bu rehberi mutlaka kolay ulaşacağınız bir yere koyun...