Hande Fırat ve Altın Kelebek

Oylama başladığı günden bu yana da en çok tartışılan
kategori bu oldu...
Bizim jüride yaptığımız “Haber sunucusu
değil” tartışması daha geniş kitleler tarafından bize eleştiri olarak yöneltildi...
Yaptığı işin ses getirme gücüyle belki de halk
oylamasında Altın Kelebek’i bile alacağı, bunun da yarışan diğer dört kadın haberciye haksızlık olacağı söylendi...
Sadece sektörden değil, okurlardan da bu konuda eleştiri aldık...
Bunun üzerine
oturup tekrar bir değerlendirme yaptık...
Hande Fırat’ın
yaptığı gerçekten yılın habercilik olayı...
Hem bunu
görmezden gelmemek hem de diğer adaylara haksızlık yapmamak gerekiyordu...
Bu yüzden jüri olarak Hande Fırat’ı
oylamadan çekerek farklı şekilde değerlendirme kararı aldık...
Ve dün gece itibarıyla Hande Fırat’ı oylamadan çıkardık...
Bu kategoride
dört kadın haberci yarışacak, jüri olarak da Hande’yi farklı şekilde ele alacağız...
Böylece hem kadın habercilere, hem de yılın haberine haksızlık yapmamış olacağız...

Hayaller Milano gerçekler İstanbul...

Yılın en şanssız âşığı olarak Şükran Ovalı’yı ilan ediyorum...
Caner Erkin’in Inter’e transferinin ardından başlamıştı ikili arasındaki ilişki...
Milano hayalleriyle yola çıktı Şükran Ovalı...
Aşkını orada gözlerden uzak yaşayacaktı...
Milano’da oturacakları evi döşemek için alışverişlere bile başlamıştı...
Güzel bir sonbahara hazırlanıyordu ki...
Inter’den Mancini gönderildi, yerine gelen Frank de Boer, Caner’i istemedi, bütün hesaplar altüst oldu...
Şimdi Caner’in, Beşiktaş’a kiralık olarak geleceği konuşuluyor...
Hayaller Milano’ydu, gerçekler İstanbul oldu Şükran Ovalı için...
Yine de buna şükür...
Beşiktaş’a değil de ya Ukrayna’ya, Rusya’ya falan kiralık giderse Caner?
Ama biliyoruz ki gerçek aşklar şehir falan dinlemez...
Eminim Caner-Şükran aşkı için de geçerlidir bu durum...

Disney’e bir eleştiri

Disney Channel bizim evde izlenen iki-üç çocuk kanalından biridir...
Geçenlerde bu kanalda tüy dökücü reklamına denk geldim. “Çocukların izlediği bir kanalda ne işi var bunun” diye düşündüm ama üzerinde durmadım...
Ta ki 5 yaşındaki kızımın geçen gün yaptığını görene kadar...
Eline çıkartma gibi bir şeyi almış, bacağına yapıştırıp çekiyor...
“Ne yapıyorsun?” dedim...
“Tüylerimi alıyorum” dedi...
“Büyüyünce yaparsın, daha zamanın var” dedim...
Bunu başka bir yerden görüp de öykünmesi mümkün değil...
Tek bir nedeni var; kanalda çizgi filmler arasında yayınlanan tüy dökücü reklamları...
Kanalların reklam geliriyle ayakta durduğunu, bunlara ihtiyacı olduğunu bilecek kadar televizyon işlerinden anlarım...
Ama lütfen biraz daha dikkat...
Çocuk kanallarına reklam veren firmalar da, bunu yayınlayan kanallar da biraz daha ince eleyip sık dokumak zorunda...
Bu arada TRT Genel Müdürü Şenol Göka, TRT Çocuk kanalına reklam almayacaklarını açıklamıştı geçen sene, ne oldu o iş?..
Bir yıl geçti Şenol Bey, bu güzel projenizi hayata geçiremediniz...

Amblemi kartal olan takımın kuşları kovması üzücü

Beşiktaş Vodafone Arena’nın çatısını korumak için kurulan kuş kovucu sistemi eleştirmiştim...
Hem Dolmabahçe’de martı, karga, güvercinin yaşam alanlarını yok ettiği için...
Hem çevrede oturanlar gece gündüz duydukları ‘viuuv viuuv’ sesinden çıldıracak noktaya geldikleri için...
Beşiktaş yönetimi açıklama yapmıştı; iki hafta içinde bu ses duyulmayacak diye...
İnsanların kulakları bu ses frekansına alışacak ve duyulmayacak noktaya inecekti...
İki hafta geçti, çıldırtıcı ses hâlâ devam ediyor...
Hadi insanların duymayacağını düşünelim, ya kuşlar ne olacak?
Dolmabahçe civarında bir tane martı, karga, güvercin, serçe kalmadı...
Yaşam alanlarından sürüldüler...
Beşiktaşlı Ömür Gedik de hayvansever olduğunu unutup diyor ki: “Martıları öldürmeyip başka noktalara yönlendirmek çok tu kaka değil.”
Yok bir de öldürseydiniz...
Bunu Fenerbahçe ya da Galatasaray yapmış olsa ortalığı yıkardınız Ömür...
Beşiktaş yönetimi paraya kıyıp projenin ilk halinde yer alan şekliyle çatıyı sert malzemeden yapmadı...
Daha ucuza kaçıp brandayla kapladı çatıyı...
Şimdi bunun faturasını gagalıyorlar gerekçesiyle yerinden yurdundan ettiği kuşlara ödetiyor...
Amblemi kuş olan bir takımın şehrin kuşlarına yaptığı bu eziyet reva değil...