Galatasaray soyunma odasında Fener marşı söyleyenler var

Geçen gün Kıraç’ın kendisine de söyledim, "Son 20 yılda yapılmış en iyi iki marştan biri Fener’in 100. Yıl Marşı" dedim.

Diğeri, Athena’nın yaptığı 12 Dev Adam...

12 Dev Adam şaheserinden sonra, açıkçası herkes 100. Yıl Marşı’nı koyu Fenerbahçe taraftarı olan Athena’dan bekliyordu.

Ama dillere düşen, Şükrü Saracoğlu’nda 10 binlerin söylediği, statta her golden sonra çalınan Kıraç’ın yaptığı marş oldu.

"PSV maçına gittim, her golden sonra benim yaptığım marş çaldı statta. Marş çalarken herkes de dönüp bana bakıyordu. Sanki golleri ben atmışım gibi. Benim için en büyük gurur bu" dedi Kıraç...

"Beşiktaş ya da Galatasaray para verse böyle bir marş yapar mısın" diye sordum. "Dünyanın parasını verseler yapmam... Yapamam çünkü o takımlar beni heyecanlandırmıyor" dedi.

Her ne kadar 1 Mayıs marşından çalıntı iddiaları ortaya atılsa da bir Galatasaraylı olarak bu marşı acayip kıskandığımı itiraf etmeliyim.

Geçen gün şaşırtıcı bir iddia duydum bu marşla ilgili...

O kadar çabuk dile dolanan ve kolay söylenen bir melodisi var ki marşın, dikkatli olun farkında olmadan kendinizi eşlik ederken bulabilirsiniz.

Hatta Galatasaray soyunma odasında bile bu marşı diline dolayan bazı oyuncular varmış.

Soyunma odasında bir-iki kez "Yüz yıl önce doğdu şanlı efsane" diye kendi kendine marşı mırıldanan oyuncular görülmüş. Görünen o ki bize de acil bir Kıraç lazım...

Ama sadece Kıraç’la da olmaz; bir de Carlos lazım, bir de Alex, bir de Zico...

İki yeni Sezen şarkısı dinledim

Sezen Aksu albümü mü çıkıyor demeyin, o iş ne zaman olur bilmiyorum.

Ama geçen gün iki yeni Sezen şarkısı dinledim.

Taze taze, sıcağı sıcağına, daha kimsenin bilmediği, fırından yeni çıkmış şarkılar bunlar.

Kusura bakmayın şimdilik adlarını veremem, sözlerini yazamam. Hayır ne Kanlıca’daki yalıda ne de herhangi bir stüdyoda dinledim bu şarkıları.

Tamamen tesadüf...

Ama nasıl güzel şarkılar anlatamam. Hem sözleri hem müziği...

Dinledikten sonra, "Bu kadın bu iş için yaratılmış" dedim.

Damardan Sezen şarkıları geliyor haberiniz olsun.

Biraz da ’duruş’ çalın

Hollywood’da senaristler DVD ve internet haklarından pay almak için greve gittiler. Yazmıyor adamlar...

İlk etkilenenler David Letterman, Jay Leno’nun şovları oldu, yapımlar yayından kalktı.

Stephan Colbert ve Jon Stewart’ın programları önümüzdeki haftadan itibaren tekrarlarıyla ekrana gelecek.

Umutsuz Ev Kadınları’nın çekimleri durdu, 24 önümüzdeki sezona gecikmeli başlayacak. Çirkin Betty, CSI, Gray’s Anatomy grevden etkilenen diğer yapımlar.

İki yıl önce yapımcı Fatih Aksoy benim programda bir öneri atmıştı ortaya, "Dizi sektörü sendikalaşmalı" diyerek.

Amerika’da senaristler ve sektör çalışanları bizimkilerin yanında çalışmıyorlar bile...

Bizde sadece senaristler değil, yönetmenler, ışıkçılar, set işçileri, oyuncular herkes bölüm yetiştirmek için neredeyse 7 gün 24 saat çalışıyor.

Bakın Amerika’da sadece senaristler durdu TV sektörü çöktü, aylık zarar 2 milyar dolar. Peki bizim dizi sektörü sendika için daha ne bekliyor?

Amerika’dan sadece format alıp, senaryo araklamayı bıraksak da , biraz meslektaşların duruşunu örnek alsak...

İş fiyatla olsaydı

Ertuğrul Sağlam, 8-0’a bahane bulmak için, "Liverpool’un 20’de 1’iyiz. Bir Roberto Torres’in fiyatı bizim bütün takıma bedel" demiş.

Bir Lincoln’ün de, bütün Helsingborg’a bedel olduğunu yazdı gazeteler.

Ama o Helsingborg gelip, Ali Sami Yen’de Galatasaray’ı 3-2 yendi.

Demek ki neymiş?

Bu iş parayla değil, yürekle oluyormuş.

Yoksa girerdik transfermarkt’a (takımların fiyatını veren site), hangi takım daha pahalıysa 3 puanı ona verirdik.
Yazarın Tüm Yazıları