En kötü espriler

Gezi Parkı süreci genç kuşağın birbirinden harika yaratıcılıklarına sahne oldu...

Haberin Devamı

Olağanüstü komik esprilere, duvar yazılarına, pankartlara tanık olduk... Bu yüzden tüm bunların hepsine birden, polisin orantısız gücüne inat, ‘orantısız zeka’ dedik...
Ta ki Ak Parti mitinglerine kadar...
O mitinglerdeki Ak Partililerin görüntüleri, söyledikleri bir anda makara konusu olmaya başladı...
Çoğunu izledim bu görüntülerin...
Ben hiç komik bulmadım bunları...
Başörtülü bir kadın oleey yerine “hülooğğğ” diye bağırıyormuş da, peşine keçi bağırması konmuş falan...
Beni hiç eğlendirmeyen son derece kaba bir mizah anlayışı...
Bazıları günlerdir çok komik buluyor bu esprileri...
Benim içinse Gezi Parkı sürecinin en kötüleri...

Bikinili eylem

Sarışın güzel bir arkadaşımız “Taksim’de ben de durmaya gideceğim” dedi geçenlerde...
“Bikiniyle git olay olursun” dedim...
“Yok canım daha neler” falan dedi...
“Bak illa öyle giden birileri çıkacaktır, bari sen ilk ol” diye takılmaya devam ettim...
Bu konuşma 5-6 gün önceydi...
Benim arkadaş ortamında dediğim hayaldi gerçek oldu, bikinili bir kadın Taksim’e çıktı, danslar etti kendi kendine...
Olay birden Atatürkçülük tartışmasına döndü...
Bikinili kadın Atatürkçü mü?
Ona itiraz eden türbanlı kadın kendi deyimiyle ‘gerici’ mi?
İkisi de değil...
Ne o kadın bikiniyle çıktı diye modern ya da Atatürkçü olarak değerlendirilebilir...
Ne de ona itiraz edenler gerici...
Aslında böyle bir tartışmayı yapmak bile saçma...
Ortada sadece ‘kişisel bir performans vardır’ ve bu durumu şucu bucu diye yaftalamak performansın kendisinden daha garip bir durum ortaya çıkarmaktadır.

Haberin Devamı

Gezi Parkı sürecinde Kazanan: Gökçek Kaybeden: Topbaş

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, toz duman yatıştıktan sonra ortaya çıktı ve “Bundan sonra otobüs durağının yeri değişse bile halka soracağız” dedi...
İlk yanıt Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk’ten geldi...
Öztürk Twitter’da, “Sayın Topbaş bütün projeler halka sorulacak demiş. Haydarpaşa Garı’nı ve Meydan Projesi’ni halka sorarak başlayabiliriz. Ne dersiniz” diye sordu...
Yerden göğe kadar haklı...
Haydi Sayın Topbaş, Haydarpaşa Garı projesini da İstanbullular’a sorun...
Keşke bu açıklamayı hiç yapmasaydı Topbaş...
Haftalardır ortalıkta görünmeyip...
Şehir ayağa kalkmışken, ortalık yanıp yıkılırken gram inisiyatif alamayıp...
Bu süreçte sadece söylediği tek şey “Topçu Kışlası’nı Başbakan’ımız çok istiyor” demek olan...
Bir Belediye Başkanı karizmayı da çizdirmiş, bana göre siyasi geleceğini de fena halde sakata getirmiştir.
“Bundan sonra her şeyi halka soracağız” gibi şirin demeçler de onu kurtaramayacaktır.
Sürecin en büyük kaybedeni Kadir Topbaş’tır...
Bu yüzden Başbakan’ın karizmayı çizdirmiş bir adayla, 8 ay sonra yerel seçimlerde İstanbul yarışına gireceğini hiç tahmin etmiyorum...
Girse bile Topbaş’ın bir kez daha kazanacağından büyük şüphelerim var...
Zaten bu şüphenin onda biri Başbakan’da varsa geçmiş olsun... Topbaş, tarihe “Gezi Parkı’nın bitirdiği Başkan” olarak geçecektir.
Topbaş kaybederken bu süreçten karşı çıkan ise Melih Gökçek oldu.
Sıkıntılı zamanlarda Başbakan’ın yüzünü güldüren mitingler düzenleyerek, Ankara adaylığını bir kez daha garantiledi...

Haberin Devamı

Sofya’da bir stüdyo

Bu hafta iki günlüğüne Sofya’ya kaçtım, o yüzden köşe iki gün yoktu.
Gezi Parkı hengamesi üzerine biraz başka bir şehirde gazsız soluklanmak, biraz gezmek iyi geldi.
Nu Boyana Stüdyoları’nı gezdim Sofya’da.
Çekimleri süren ve üç boyutlu çekilen Herkül filminin setine girdim.
Şimdilik şu kadarını söyleyeyim...
Sineması ve televizyon sektörü bizimkinin yanında solda sıfır sayılabilecek Bulgaristan da bile böylesine gelişmiş stüdyolar varken (Hollywood filmlerinin pek çoğu orada çekiliyor) bizim hâlâ doğru düzgün stüdyolara sahip olamamamız sektör adına utanç verici...
Stüdyo izlenimlerini haftaya yazacağım...

Yazarın Tüm Yazıları