Emek Sineması’nı gittim, gördüm...

Ben bu konuyla ilgili başından beri aynı noktadayım; olduğu yerde korunmasından ve restore edilmesinden yanayım...
Ancak bu olamadı ve yenilenmiş Emek’in “temcit pilavı gibi” hâlâ protesto edilmesini anlamıyorum...
Paris’teki tarihi Olimpia’nın da nasıl yıkılıp yapıldığını geçen aylarda yazmıştım...
Bundan bir yıl önce daha kaba inşaatı sürerken Emek’in de bulunduğu Grand Pera kompleksini gezmiştim...
Hem sinemanın hem İstiklal Caddesi üzerinde bulunan eşsiz bina Cercle d’Orient’te restorasyon çalışmalarına tanık olmuştum...
Bir yıl aradan sonra, “Son halini görmek ister misin?” diyerek ESKV (Emek Sanat ve Kültür Vakfı) Genel Müdürü Remzi Buharalı, Emek Sineması’na davet etti beni...
İşte gördüklerim...

İstiklal’de limuzinli gala

ESKV Genel Müdürü Remzi Buharalı’yla sohbetimizde “Mutlaka yeni Emek’te Beyoğlu Belediyesi’yle birlikte büyük galalar yapmalısınız” dedim...
Ve Hollywood’da defalarca gördüğüm galaların bir benzerini önerdim... Ağa Camii’nin köşesinden, Demirören’in önünden Grand Pera’ya kadar İstiklal Caddesi’ne kırmızı halı döşenecek...
Taksim Meydanı The Marmara’dan limuzine ya da araçlarına binen ünlüler, Demirören’in köşesinde inecek ve Grand Pera’ya kadar kırmızı halıda yürüyecek...
Ve İstiklal Caddesi’ndeki bu görüntünün drone’larla, jimmy jib’lere çekildiğini düşünün...
Müthiş etkileyici bir gala olacağından, hem Emek’e, hem İstiklal’e hem Türk sinemasına büyük değer katacağından kimsenin şüphesi olmaz herhalde...

Balkonsuz Emek’i görmelisin Atilla Abi...

Bir defa şunu söyleyeyim; kimsenin Emek Sineması’nın yeni halini görüp de beğenmeme durumu olamaz...
Tavandaki tarihi süslemeler, kocaman perdesi ve koltuklarıyla Emek Sineması, İstanbul’un en görkemli salonlarından biri olmuş yine...
En büyük değişiklik artık balkonunun olmaması...
Çünkü eski Emek’te bulunan balkon 1950 yılında sonradan eklenmiş...
Şimdi yapılan yeni Emek ise 1924’teki orijinal haline sadık kalınarak inşa edilmiş...
Gerçekten de eski Emek’te balkonun altında film izlemek klostrofobik bir durumdu...
Şimdi ise her taraftan tavandaki işlemeler ve orijinalinde olduğu gibi salonu çevreleyen localar çok rahat görülüyor...
Emek Sineması 600 kişilik bir salon olmuş...
Özel gösteriler için öne doğru çıkan bir sahne var, o zaman seyirci sayısı 500’e düşüyor...
Emek Sineması’yla birlikte Grand Pera’nın içinde 8 sinema salonu daha bulunuyor...
Hepsinin toplam seyirci kapasitesi ise 1400’e ulaşıyor...
İşin ilginci Grand Pera’nın yüzde 60’lık bölümü mağazalar, ofisler gibi ticari yatırımları kapsarken, yüzde 40’lık bölümü kültür-sanata ayrılmış durumda...
Emek Sineması’yla ilgili en büyük sembolik çıkışlardan birini yapan Atilla Dorsay’dı...
O yüzden diyorum ki, balkonsuz Emek’i mutlaka görmelisin Atilla Abi, sen de seveceksin...

Anadolu Ateşi de varSadri Alışık Tiyatrosu da...

İşte Emek’le ilgili son bilgiler...
◊ AKM’de yıllarca hafta sonları konser veren İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası her ay burada organize edilecek...
◊ Emek Sineması ve diğer 8 salon, Grand Pera bünyesinde kurulan “Cinemo” adında yeni bir sinema işletmesi tarafından çalıştırılacak...
◊ Genç Yönetmenler Haftası düzenlenecek, yurtdışından gelen sinemacılarla workshop’lar yapılacak...
◊ Emek Sineması’nın bulunduğu 5. katta 150 kişilik bir tiyatro salonu var... Burayla ilk anlaşan topluluk Sadri Alışık-Çolpan İlhan Tiyatrosu olmuş. 2-3 tiyatro topluluğu ile daha anlaşılacak...
◊ Grand Pera’daki tüm kültür sanat faaliyetleri 5 kişilik Vakıf Danışmanlar Kurulu tarafından yönetilecek...
Bu 5 kişilik kurul sahne, müzik, edebiyat, basın ve sinema dünyasından belirlenecek...
◊ Emek’le anlaşan topluluklardan biri de Anadolu Ateşi... Bir yıl boyunca haftada iki gösteri yapmak için ESKV ile anlaşmışlar...