Burası neresi?

Türk dizi sektörü almış başını gitmiş, gişe rekorları kıran filmler çekiliyor, yurtdışından çok sayıda ekip film çekmeye geliyor ama bunları çekecek setimiz hâlâ yok...
Dün Herkül’ün setini anlatırken Sofya’daki Nu Boyana Film Stüdyoları’nın ne kadar etkileyici olduğunu yazmıştım.
Bizim hayal ettiğimizi burnumuzun dibinde yıllar önce yapmış adamlar...
Devasa bir alanda şehirlerin, sokakların, tarihi alanların dekorlarını kurmuşlar...
Sadece son 2 yılda 35 Hollywood filmi burada çekilmiş.
Shark Attack, Volcano, Avalanche, Conan, Soldiers, Asylum gibi filmlere ev sahipliği yapmış bir set...
Fotoğrafta gördüğünüz de New York sokaklarında harabeye dönmüş bir otomobil...
New York’un meşhur caddeleri burada yeniden inşa edilmiş...
Bir diğer tarafta Los Angeles’ın klasik evleri var...
Biraz ötesi Roma İmparatorluğu’nda kocaman bir meydan...
Hemen arkası yıkık dökük bir Ortadoğu şehri...
Oyuncular ve çalışanlar için restoranlar, kafeler inşa edilmiş stüdyonun içine...
Hollywood’taki stüdyolarla yarışacak teknik alt yapı ve donanımlı bir ekip var...
Peki böylesine gelişmiş stüdyoların Bulgaristan’da ne işi var?

Komünist işi!

Böyle stüdyolar bizde yok da neden Bulgaristan’da var diyerek kendimize de haksızlık etmeyelim.
Bu stüdyolar Bulgaristan’ın değil komünist Rusya’nın işi...
1960’ların hemen başında SSCB, Rus ve müttefik ülkelerinin sinemasının gelişmesi için Sofya’ya bu devasa stüdyoları kuruyor...
Başta dönemin büyük Rus filmleri olmak üzere Macar, Bulgar, Polonya filmleri yıllarca bu stüdyolarda çekiliyor...
1990’ların sonlarına doğru ise Bulgaristan hükümeti stüdyoları özelleştiriyor ve yapılan yatırımlarla bugünkü halini alıyor...

Valelere büyük darbe!

Ben uzun süredir prensip haline getirdim, alkol alacaksam asla kendi arabamla çıkmıyorum gece dışarı.
Taksiyle gidip, taksiyle dönüyorum...
Elbette bunda en büyük etken, trafikte alkolü sürücüye göz açtırılmaması, cezaların artması, ehliyete anında el konması...
Doğrusu da bu.
Artık herkes dikkat ediyor, arabasıyla çıktıysa ya içki içmiyor ya taksi tercih ediyor.
Geçenlerde ünlü restoranlardan birinin kapısında taksi beklerken valeye “İşler kesat değil mi” diye sordum.
Oysa içerisi tıklım tıklımdı.
“Hiç sorma abi, trafikteki alkol kontrolleri bizi bitirdi.
Müşterinin 3’te 1’i şoförlü aracıyla geliyor. Kalan yarısı da artık taksiyle gelip gidiyor.
Bize bırakılan araç sayısı yarının da altında azaldı” dedi...
“Üzgünüm arkadaşlar ama olması gereken buydu” dedim.

Stüdyoya para takan Türk yapımcı

Nu Boyana Stüdyoları’nın Musevi olan yönetici ortaklarından biriyle de tanıştım...
Türk televizyon ve dizi sektörünü şaşırtacak derecede biliyor...
İsimleri, yapımları, oyuncuları sayacak kadar...
Zaman zaman Türk yapımcılar, Nu Boyana’da çekim yapıyormuş.
“En son Türkler’le büyük bir iş yapmaya kalktık ama yarım bırakıp bize para taktılar” dedi...
Merak edip, “Kimmiş bunlar” diye zorlayınca söyledi...
Geçen yıl çekimlerine başlanan ancak hiçbir zaman yayınlamayan “Atlılar” dizisiymiş...
Bütün ekip Sofya’ya gitmiş, bir-iki bölüm çekmişler ama ondan sonra projeden vazgeçilmiş.
“Hâlâ yüklü bir alacağımız var” dedi stüdyonun yöneticisi... Hemen hatıratayım, bu konuşmamız yaz sonuydu, bu süre içinde stüdyonun parası ödendiyse bilemem...