Bu fotodaki üzücü detay...

Ben o kareye habersizce giren küçük kızdan söz edeceğim...
Ben kırptığım için, fotoğrafın sonunda sadece sağ omuzunu görüyorsunuz burada...
Birce’nin fotoğraflarının çekildiği yer, bizim de yaz tatilinde kaldığımız Bodrum Ortakent sahili...
Fotoğraftaki küçük kızı da tanıyorum, bizim Pera’nın arkadaşı...
O yüzden algıda seçicilik, bu karede Birce’den daha fazla dikkatimi çekti...
Ve çocukların fotoğraflarının nasıl dikkatsizce yayınlandığına bir kez daha yakından tanık oldum...
Çocuk fotoğraflarını gazetelerde yayınlarken buzlamak, kesmek, kullanmamak bu kadar zor mu?
Hele hele böyle konuyla hiç ilgisi olmayan durumlarda...
Biz Kelebek olarak bırakın mayolu çocuk fotoğraflarını, normal fotoğraflarda bile çok dikkat ediyoruz çocuklara...
En az göründükleri kareleri seçmeye çalışıyoruz...

8 yaşındaki bir kız çocuğunun, mayosunun üstünü çıkardığı, vücudundaki mayo izinin açıkça görüldüğü bu kareye sapıkça gözle bakacak o kadar çok insan var ki...
Belki normal gözükecek bir fotoğrafta küçük kız mayo izinin kurbanı olmuş...
Sorumsuz editörler de bunu alıp açık açık kullanmış...
Pedofili vakalarının arttığı, çocuklara çok daha özenli davranmamız gereken bir dönemde, internette sapıkça kullanılabilecek bu tür karelere çok daha fazla dikkat etmeliyiz...
8 yaşındaki kızın babasını tanıdığım ve konuştuğum için rahatlıkla yazıyorum bu konuyu...
Aile o kadar mutsuz oldu ki bu kareden, “Dava mı açsak acaba” diye düşünüyorlardı...
“Dava açmayın, ben bu konuyu yazacağım” dedim...
Lütfen gazetelerde, internette kullanacağımız çocuk fotoğraflarına dikkat edelim arkadaşlar...

Ağzına terlikle vurasım var!

Benim hiç sevmediğim ama sosyal medya düşkünlerinin, paylaşım hastalarının bayıldığı bir laf var...
Kızdıkları birine “Ağzına terlikle vurasım var” derler...
Sibel Can’ın oğlu Engincan’ın terliklerinden sonra bu lafı iki kere düşünürsünüz artık...
2650 liralık Gucci marka kürklü terlik giyip sokağa çıkmış Engincan...
Tamam moda dünyası ev terliğinin hallicesini sokakta giymek için yaptı... Ona kürk falan da taktı ama...
Moda diye de her şeye tamam denmez ya...
Belli ki bundan sonra, “Terlikle ağzına vurasım var” diyene, “Engincan’ın terliğiyse vur” denecek...

Efeler Ligi mi?

Voleybol Federasyonu, erkek ve kadınlar voleybol liglerinin adlarını değiştirdi...
Gerekçe; voleybol sporuna olan ilgiyi artırmak...
Erkekler liginin adı; Efeler Ligi...
Kadınlar Ligi’nin adı; Sultanlar Ligi oldu...
Buna göre de logolar yaptırdılar liglere...
“Filenin Sultanları”... “Potanın Perileri”...
“Filenin Efeleri”... “12 Dev Adam”...
Bunlar basketbol ve voleybol milli takımlarımız için bulunmuş, toplumun geniş kesimi tarafından da sevilip benimsenmiş çok güzel lakaplar...
Ama bunu alıp ligin adı yapmak fazla zorlama...
Lakaplar isim yerine kullanılmaz...
Resmi lig adı olarak hiç kullanılamaz...
Hele hele bunun voleybola ilgiyi artıracağını düşünmek fazla hayalcilik olur...
Filenin Sultanları, Filenin Efeleri diye
logo yap, maskotlar yap, bunları sat, bunlar güzel şeyler olur...
Ötesi suyunu çıkarmak olur...

Ağaçtaki SAT’cılar...

“Bunlar nasıl SAT?” diye yazmıştım...
Hani uçuyorlardı, kaçıyorlardı...
Geceleri mezarda uyuyup, yılan yiyorlardı...
Yunan adalarına yüzebiliyorlardı...
“Onlar SAT değil, MAK... SAT’lar aylarca yakalanmazlar” dediler bana...
Buyrun işte darbeci SAT’lar da yakalandı...
Ağaçların üzerinde, menfezlerde...
Yılan yemek yerine karpuz, mısır çalıyorlarmış tarlalardan...
FETÖ’nün hile hurdayla sınav kazanan SAT’çıları da bu kadar oluyormuş demek ki...

Analı kızlı

RTÜK ve hükümet evlilik programları bitsin, azalsın derken...
Bırakın azalmayı artarak devam ediyor...
Transferler yapıyorlar, bitmek yerine çoğalıyorlar...
Şimdi de Lerzan Mutlu’yla annesi evlilik programı yapmaya hazırlanı-yormuş...
Analı Kızlı adıyla...
Ne OHAL ne darbe girişimi, bu evlilik programları her koşulda yaşıyor...