Bu filme 30 milyon yatırdım  ama gişe hesabı yapmadım

“Diriliş Ertuğrul” ve “Kuruluş Osman” dizilerinin yapımcısı Mehmet Bozdağ’ın yeni projesi “Türkler Geliyor: Adaletin Kılıcı” 17 Ocak’ta vizyona girecek. Proje tasarımı ve senaryosu da Bozdağ’ın imzasını taşıyan yapım, Fatih Sultan Mehmet’in savaşçı birlikleri Osmanlı Akıncılarını beyazperdeye taşıyacak. Mehmet Bozdağ’la Riva’daki dev platosunda kurduğu sette bir araya geldim. Dev prodüksiyonlu filme 30 milyon TL yatırdığını belirten yapımcıya “Filmin maliyetini karşılaması için ne kadar gişe yapması gerek” diye sordum. “Onu hiç hesaplamadım. Para psikolojisine geçmek istemiyorum, iyi iş çıkaran adam psikolojisiyle ilerlemek istiyorum” yanıtını aldım.

Haberin Devamı

Bu filme 30 milyon yatırdım  ama gişe hesabı yapmadım

Film platonuzun bulunduğu bu arazi size mi ait?

- Hayır, bu 300 dönümlük araziyi bir firmadan kiraladık...

Daha önce burada hangi yapımları çektiniz?

- “Diriliş Ertuğrul” ve “Mehmetçik Kûtulamâredizilerini çektik. “Kuruluş Osman”ın çekimleri de burada devam ediyor. Bir de Özbekistan’a proje çekiyoruz. Burası artık Türkiye’nin en büyük film platolarından biri. Bu platoyu daha birçok projede kullanacağız.

“Türkler Geliyor: Adaletin Kılıcı” ilk sinema filminiz mi?

- Evet...

Ekranda başarılı dizilere imza atarken neden sinema sektörüne girmek istediniz?

- Ben aslında hep sinema yapmak istiyordum. Sektörde 6’ncı yılım, bu süreçte Türkiye’nin en büyük film platolarından birini kurdum. Hedeflerime adım adım yaklaşıyorum. Nasip olursa bundan sonra yılda 5-6 film yapacağım.

Haberin Devamı

Peki Bozdağ Film, hep tarihi yapımlara mı imza atacak?

- Tarihi yapımlar için iyi bir altyapı oluşturduk. Başka yapım şirketlerine nazaran profesyonel bir şekilde tarihi projeler yapmak istiyorum. Bu bizim diğerlerinden farkımız olacak. İleride tabii ki günümüz işleri de yapacağım ama şu anda daha çok tarihi işlerle yürümek istiyorum.

Günümüzde geçen projeler var mı elinizde?

- Evet, hikayelerim var... Ancak biraz titiz davrandığım için bizim projeler biraz geç geliyor.

Tarihi projeleri çekmek daha zor değil mi?

- Evet daha zor çünkü atlar, mekanlar ve atmosfer başlı başına bir aktör.

Toplam kaç atınız var?

- 70 eğitilmiş atımız var. İnşallah daha fazla olacak.

Her yıl at sayımızı artırıyoruz ve bunları da eğitiyoruz.

Atları başka prodüksiyonlara da veriyor musunuz?

- Hayır... Çünkü şu an Türkiye’de bizden başka tarihi proje çeken şirket yok gibi...

 Diğerleri neden tarihi proje yapmıyor?

- Anladığım kadarıyla yapımcılar biraz tarihi işler yapmaktan korktu. Bir dekor içinde hikâyeyi çekebilirsiniz ama atlı dört nala, yağmur karda bunu çekebilecek bir gücünüz olması lazım. Bizim ekip o anlamda çok iyi.  Şu an bu platoda 70 marangoz var. Bin kişi çalışıyor, çünkü hiç durmadan devam eden projelerimiz var.

Haberin Devamı

Bu filme 30 milyon yatırdım  ama gişe hesabı yapmadım

Akıncılardan daha büyük oyuncu yok

  Bu filmin hazırlığı ne kadar sürdü?

- Seti üç ayda kurduk. Üç ay da ön hazırlığı sürdü.

Akıncıların hikayesini mi anlatacaksınız?

- Evet... Aslında 2-3 senelik bir proje bu...

Hayata geçirmek için neden bu kadar uzun süre beklediniz?

- Çünkü Akıncıların 300-400 yıllık bir hikayesi var.

Hangi dönemini anlatacağımızı seçmemiz biraz uzun sürdü.

Hangi dönemde karar kıldınız?

- Balkan dönemi, 1456’yı seçtik. İstanbul Fethi’nin hemen ardındaki süreci anlatıyoruz. Hikayeyi yazarken bir dipnottan yola çıktım.

Nedir o dipnot?

- Fatih Sultan Mehmet’in üvey annesi Mara, Mehmet’in babası vefat edince Sırp krallığına dönüyor. Mara annesiyle beraber orada ittifak oluyor, abisi Lazar da başka bir ittifak. Ve bir taht savaşı başlıyor. Fatih de olaya müdahale ediyor. Ben de buradan yola çıkarak “Fatih Sultan Mehmet’in bu müdahaleyi Akıncılar üzerinden yaptığını anlatalım” dedim.

Haberin Devamı

Çekimler ne kadar sürdü?

- 7 hafta... Ama ön hazırlığı dediğim gibi epey uzun sürdü. Filmde yer alan Sungur’un şahin kuşunu mesela 7 ayda eğittik...

Bu büyük prodüksiyonda neden başrolleri neden daha ünlü isimlere vermediniz?

- Oyuncuları seçerken inandırıcılığını çok önemsedim. Başkaları da “Neden büyük isim yok” diye sordu. Ama bence Akıncılardan daha büyük oyuncu yok zaten. Birçok oyuncu ile deneme çekimi yaptık. Başrol oyuncumuz Emre Kıvılcım’ı bir deneme çekiminde çok beğendim. “Hayalimdeki adam bu” dedim. Filmde Ece Çeşmioğlu ile aşk yaşıyorlar. İkisi de çok iyi oynadı.

 Dönem işi çekmek çok maliyetli

  Bu film size ne kadara mâl oldu?

- Filmin 30 milyon TL’ye yakın bütçesi var... Dönem işi çekmek çok maliyetli. Kurduğumuz dünyanın dekorları, atlar, figüranlar, efektler derken bütçe artıyor.

Haberin Devamı

Sinemada bu tarz işlerin müşterisi var mı?

- Göreceğiz. Riske girdim ama büyük başarı elde edeceğimi düşünüyorum.

Filmin maliyetini karşılaması için ne kadar gişe yapması gerek?

- Onu hiç hesaplamadım. Çünkü hesapladığım an konsantrasyonum dağılır.

Para psikolojisine geçmek istemiyorum, iyi iş çıkaran adam psikolojisiyle ilerlemek istiyorum.

Film ne zaman vizyona girecek?

- 17 Ocak’ta. Türkiye’de 800 salonda gösterilecek. 40’a yakın ülkede vizyona girecek. Güney Kore gibi sinema ihraç eden bir ülkede 100 salonda olacağız, bu büyük bir başarı.

Akıncılar, biraz milliyetçi bir hikaye. Yurtdışında ilgi görür mü?

- Bizim kendimizle derdimiz var. Yurtdışında bizimle ilgili bir sıkıntı yok. Çünkü adamlar prodüksiyonun gücüne bakıyor.

Haberin Devamı

Bu filme 30 milyon yatırdım  ama gişe hesabı yapmadım

Birilerinin risk alması gerekiyor

  Türk dizilerinin yurtdışı satışı çok iyi ancak filmlerde aynı başarıyı gösteremiyoruz. Neden?

- Çünkü sinemaya yabancıyız... PR koşullarını bilmiyoruz. Ama biz tanıtıma da çok önem veriyoruz. Film için özel bir klip bile hazırladık. Şarkının sözlerini Ozan Bodur’la beraber yazdık.Şarkıyı da Arslanbek Sultanbekov seslendirdi. Muazzam bir müzik ortaya çıktı.

Sinemada bundan sonraki tüm işlerde de böyle büyük prodüksiyonlar mı yapacaksınız?

- Ben büyük prodüksiyonlara alıştım, hep büyük prodüksiyon yapmak istiyorum. Çünkü ancak bunu yaparsak sektörü besleyebiliriz. Neden biz bir film yaptığımız zaman tüm dünyadaki sinemalar bizi beklemesin? Bulunduğumuz toprakların tarihi çok kıymetli, birçok hikaye çekilebilir.

Bu hikayeleri çekmeye cesaret edecek güçlü yapımcı var mı sizce?

- Var... Büyük riskler alıp güzel işlere imza atan çok iyi yapımcılarımız var.

Ama Türk sinemasında genelde daha ucuz prodüksiyonlu komedi filmleri çekiliyor...

- Böyle olunca da seyirci izlemiyor. Birilerinin risk alması lazım. Unutulmamalı ki, tarihi değiştirenler hep risk alanlar olmuştur. Biz “Diriliş Ertuğrul’a başladığımızda çadırımız, aynı anda koşabilecek at sayımız yoktu.

Hepsini sırayla yaptık ve sistemi kurduk. Sinemaya para yatıran bir adam o kadar büyük risk alıyor ki. 6 ayda 30 milyon TL nakit koyuyorsun ve sonucunu bekliyorsun, üstelik sonucun ne olacağı belli değil. Yapımcıların sinemaya para yatırması takdir edilmeli.

Burak da Engin Altan da işin hakkını verdi

  “Diriliş Ertuğrul”dan sonra “Kuruluş Osman” nasıl gidiyor?

- 6 bölüm oldu... İyi bir projeye imza attık. Reytingler de iyi geliyor, çıkan işten çok memnunum.

“Kuruluş Osman”ın “Diriliş Ertuğrul”la kıyaslanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

- Tabii sıfırdan bir iş yapsaydık böyle kıyaslanmalar yapılmayacaktı. Ama şimdi iki işimiz kıyaslanıyor. “Diriliş Ertuğrul”, Türkiye’de tutan ve devamı çekilen tek dizi.“Kuruluş Osman”da başrol ve cast’ın yüzde 99’u değişti. Buna rağmen iyi bir reytingle yolumuza devam ediyoruz. İlerleyen bölümlerde reytinglerimizin daha da artacağına inanıyorum.Bir de “Kuruluş Osman”da, 6 bölüm stoksuz gittik. Ama şu yeni yılda dizilere verilen arayı iyi değerlendiriyoruz. Stoğumuz olacak, gümbür gümbür döneceğiz.

Burak (Özçivit) mi Engin Altan (Düzyatan) mı?

- İkisi de benim oyuncum. Engin’le çok güzel bir işe imza attık. Burak’la da yeni bir sürece başladık, o da rolünü layıkıyla yerine getiriyor.

Seyirci hangisi daha çok sevdi?

- Kimi Engin, kimi Burak iyi diyor. Ama aslolan bir şey var, Osman’ın karakteriyle Burak’ın, Engin’le de Ertuğrul’un karakteri örtüştü. Yapımcı olarak başarılı olduğumu düşünüyorum.İki iyi oyuncuyla çalışma şansım oldu. Onlar da işin hakkını verdi.

Türkler imkansızlıklara rağmen sinema sektörüne başarılı

  Yeşilçam’da Akıncıların hikayesi çok çekildi... Sizin filminizin farkı ne olacak?

- Prodüksiyon ve ekip olarak o filmlerin çok üstündeyiz. Dünya çapında bir işe imza attık. Ama Yeşilçam’da o koşullara rağmen o kadar güzel işler yapmışlar ki... Cüneyt Arkın inanılmaz bir aktör, büyük adam. Yapımcı olunca bir de şunu fark ettim. Türkler sinema ve dizi sektöründe tüm imkansızlıklara rağmen çok başarılılar.

Belki de bu başarının nedeni o yokluklara rağmen çekilen Yeşilçam filmleri...

- Kesinlikle öyle... Keşke aradaki o bağlantı süreci kopmasaydı... Ben şuna inanıyorum bizim yaratıcı yönümüz çok yüksek. İyi bir sistem kurabilirsek dünya çapında büyük işlere imza atabiliriz.

Yönetmenlik fıtratımda yok

  Filmin her şeyi burada mı yapıldı?

- Evet, her şey burada ve Türkler tarafından yapıldı. O kadar kaliteli insanımız var ki, gerisi sadece zamanlama ve para... A’dan Z’ye her şeyi Türkler yaptı.

Bu hikayenin senaryosu da mı size ait?

- Evet, Atilla Engin’le birlikte yazdım. Proje tasarımı da bana ait. Full time sahadaydım.

Yarın öbür gün yönetmenlik de yapar mısınız?

- Yapmayacağım, öyle bir şey fıtratımda yok. Zaten bence Türkiye’deki en büyük eksiklik proje tasarımcısı... Proje tasarlamak sadece sahneyi çekmek değil, hangi karakterin hangi kıyafeti giyeceğine karar vermek, kurguya girip matematiği oluşturabilmek. Ben bu konularda emek harcıyorum.

 Barbaros üçlemesi geliyor

  Sırada hangi tarihi hikaye var?

- Barbaros Hayrettin Paşa’nın hikayesini anlatacağız. Çalışmaya başladık.

Film mi dizi mi yapacaksınız?

- Film olacak. Üçleme yapacağız. Bu yaz çekimlere başlayacağız.

Peki “Türkler Geliyor”u tek bir film olarak mı tasarladın?

- Hayır, 5 filmlik seri olacak. Her filmde farklı plato kuracağız.

Bu beş hikayenin hepsi Balkanlarda mı geçecek?

- Evet..

Nasıl bir periyotta çekeceksiniz?

- Her yıl bir filmini yapacağız. Serinin ikinci filminde Akıncıların papalıkla mücadelesini anlatacağım. Bir de yakında çocuk animasyon filmi yapacağız.

Netflıx’ten ne yapımcılar  ne de oyuncular para kazanıyor

  Geçen yıl yaşanan sinemadaki mısır krizi sonrası gişelerde düşüş yaşandı. Bunu neye bağlıyorsunuz?

- Cumhurbaşkanımız sinemacıların istediği yasayı çıkardı. Ancak bu yasaya ilk büyük darbeyi yine yapımcılar vurdu. Bir film vizyondayken dijital platforma satıldı. Bu seyircide hayal kırıklığına neden oldu. Bunun sonucunu da bu yıl gördük. Sinemada 10 milyona yakın seyirci kaybı var. Bundan tüm yapımcılar ders çıkarmalı.

“Türkler Geliyor”u Netflix’e satar mısınız?

- Bir portala satacağız ama bu Netflix mi olur, ona daha karar vermedik. Bir de şu var, dünyada başarı göstermeye başlamışken ne ara sadece Netflix’e iş satan yapımcı hale geldik. Netflix’ten ne yapımcılar ne oyuncular para kazanıyor.

Yapımcılar para kazanmıyor mu?

- Sadece bölüm parası alıyorlar. Ama yapımlarımızı Türkiye’den bir kanala versek, yurtdışı satışlarından da para kazanırız.

 

Yazarın Tüm Yazıları