Bizde tepki yok...

Havaalanlarından geri döndürüyor.
Trump’ın bu kararına karşı dünya ayakta...
Herkes protesto gösterileri düzenliyor, sadece Amerika’nın pek çok eyaletinde değil İngiltere’den İskoçya’ya “Irkçılığa karşı dur” yürüyüşleri düzenleniyor.
Sadece Müslümanlar değil, farklı dinlerden demokrat ve özgürlükçüler bu ayrımcılığa karşı isyan ediyor...
Türkiye’de neden yürüyüşler düzenlenmiyor, Trump’ın kararı protesto edilmiyor?
Müslüman dünyasına karşı yapılmış bu haksız uygulamaya itirazlar yükselmiyor.
Amerika, Türkiye’ye vize yasağı uygulasaydı ayağa kalkardık.
Peki diğer Müslüman ülkelere bu haksızlık yapıldığında neden kalkmıyoruz?
Bize dokunmayan yılan bin yaşasın mı?
Dünyada Müslümanlar, göçmenler için sokaklara dökülen farklı dinden, farklı kültürden o insanlar var ya, hepsine şapka çıkarıyorum...
Dünyayı bu güzellikler kurtaracak işte...

Biz bunu çok sevdik

Bizim evde çocuklar yatana kadar yetişkin kanalları açılmaz, diziydi haberdi izlenmez...
Bu kuralı bozan tek bir program var: Güldüy Güldüy...
Pazar akşamları 5,5 yaşındaki kızım çocukların skeçlerde oynadığı bu komedi programını izleyip yatıyor...
Bayılıyor Güldüy Güldüy’e...
“Madem bu kadar seviyorsun, çekimlerine gidelim mi” dedim, kaçırır mı hemen ‘tamam’ dedi...
Çekim günü gelene kadar da başımın etimin yedi...
Sonunda gittik pazar günü BKM’de yapılan Güldüy Güldüy’ün çekimlerine...
Kulise girdik, birbirinden yetenekli küçük oyuncularla tanıştı Pera.
Onlarla arkadaş oldu, konuştu, eğlendi...
“Nasıl sesinizi değiştiriyorsunuz” diye sorular sordu.
BKM’nin dizi dünyasına onlarca oyuncu kazandırdığı Mutfak’ın, çocuk versiyonu Güldüy Güldüy...
Şimdiden filmlerde oynamaya başlamışlar bile, Ata Demirer’in filmi Olanlar Oldu’da oynayan çocuk oyuncu gibi...
Ben Güldüy Güldüy’ün çocuklar tarafından bu kadar sevildiğini bilmiyordum.
Tıklım tıklımdı salon ve çocuklar kahkahalarla izlediler sahnedeki küçük oyuncuları.
Çocuklara tiyatroyu, sahneyi, sanatı sevdirmek için çok önemli bir iş yapıyor BKM ve Show TV...
O gün 17.00’de başlayan çekimler 20.30’da bitti ama Pera hem salonda, hem kuliste çok eğlendi...
Güldüy Güldüy’le ilgili tek itirazım yayın gününe, pazar akşamı 22.00’de bitiyor program, pazartesi sabahın köründe okula kalkıyor çocuklar.
Cumartesi olsa ne güzel olur...

TRT, kişisel hesapları ekrandan çekecek mi?

Dün sorduğum, “Devletin televizyonu babamızın malı mı” sorusunun takipçisi olacağım...
Dünkü yazıda ana haberi sunan Erhan Çelik’in ismini geçirdim ama bu sorunun tek muhatabı o değil elbet, TRT’nin ekran yüzlerinin tamamı...
En başta da, tüm ekran yüzlerinden sorumlu olan TRT Genel Müdürü Şenol Göka...
Spordan ekonomiye, haberden magazine kadar TRT’nin ekran yüzleri kişisel sosyal medya hesaplarını ekrandan vermemeli...
Orası devletin televizyonu, kimsenin kişisel mecrası değil.
Bu konuyla ilgili bir adım atmayı düşünüyor musunuz Sayın Şenol Göka?
Bir talimatla tüm TRT ekranlarında kişisel sosyal medya hesaplarının yayınlanmasını engellemelisiniz...
Şu an herkesin takipçi sayısını artırmaya çalıştığı durum devlet televizyonu için doğru bir tablo değil.

Reina zaten kapanacaktı

Yılbaşı gecesi yaşanan katliamdan sonra Reina’nın açılıp açılmayacağı merak ediliyordu...
Ortakları kulübün bir daha açılmayacağını resmen açıkladılar.
Açılması saçma olurdu zaten.
Kulübün sahipleriyle, arazinin sahibi olan Doğuş Grubu’nun sözleşmesi zaten mayıs ayında bitiyordu.
Yıllardır sözleşmesi bitecek diye beklenen Reina’nın bulunduğu yerden tahliye edilmesi kesinleşmişti...
Şimdi ortada böyle bir gerçek varken, bir-iki aylığına Reina’yı katliamın yaşandığı yerde açmak çok saçma olurdu.
Reina’nın işletmecileri doğru kararı vermişler, böyle bir markayı da başka bir yere taşımalılar mutlaka...
Reina’nın şu an bulunduğu yeri de Doğuş Grubu yıkıp, yeniden yaparak bambaşka bir mekan açacak...

Bir teşekkür, bir düzeltme...

Hıncal Uluç önceki gün köşesinin büyük bir bölümünü üç farklı yazım üzerine yaptığı yorumlara ayırdı...
Hıncal Abi gibi bir ustanın dikkatli bir okurum olup, her yazımı takip etmesinden gurur duyarım elbette...
Kimi zaman seviyor, kimi zaman dövüyor.
Kimi zaman da polemik yaşıyoruz.
Bu vesileyle dikkat çektiği konuyla ilgili bir düzeltme yapayım.
Nisan’da çıkacak “Sezen’imin Şarkıları” adlı albümü yapan isim Muazzez Abacı...
Ben geçen gün yazıya Muazzez Abacı diye başlayıp Muazzez Ersoy diye bitirmişim.
Hem iki usta Muazzez’den özür dileyip bu düzeltmeyi yapmış, hem de Hıncal Abi’ye teşekkür etmiş olayım...